Acemlerin “Azeri” Oyunu
Bir müddet önce önce farsça bir dergi gördüm. İran Eğitim Bakanlığının siparişiyle 28 milyon adet basılan dergi, ilkokul çocukları için destekleyici eğitim materyali olarak düşünülmüş. Buraya kadar her şey normal olarak görülüyor. Ancak, derginin içersinde, Azerbaycan Türklerine karşı ciddi çarpıtmaların ve yanlışların olduğunu gördüm.
Derginin benim gördüğüm sayfasında Azerbaycan Türkleri hakkında “Azeriler” diye bir başlık açılmış. Başlığın içersinde dikkatimi çeken kısmı olduğu gibi yazıyorum, “Azeriler, İranlıdır. Onlar, Doğu ve Batı Azerbaycan Eyaletlerinde (İran egemenliğindeki Azerbaycan Türklerinin yoğun olarak yaşadığı bölgeler) yaşarlar. Azeriler bunlardan başka eyaletlerde de yaşıyorlar.” Yazının devamında daha da ileri giderek: “Eski zamanlarda, Azerilerin gerçek dili farsçaydı. Fakat, yüz yıldır ki, bunlar Türkçe konuşuyorlar” diyor. Yani, buradaki yazıdan da anlaşılacağı üzere dergi, Azerbaycan Türklerini sonradan Türkleşen Fars asıllı “Azeriler” olarak görüyor. Tekrardan altını çiziyorum, bu dergi, İran Eğitim Bakanlığı tarafından desteklenen bir dergi.
Burada bir şeye daha dikkat çekmek istiyorum. Beni az çok tanıyanlar bilir ki, kimliğine bakmaksızın, yanımda Azerbaycan Türklerine “Azeri” diyen herkesi uyarmışımdır. Bazen, bunu söylediğimde “canım ne farkı var ki? Biz o anlamda söylemiyoruz” diyorlar. Hatta bu hassaslığımdan dolayı beni kınayanlar bile oluyor arada. Eminim bu yazıdan sonra benim ne demek istediğimi anlarlar. Bu bir İran oyunudur. Gayesi de bizi, kendi soyumuzdan ve tarihimizden uzaklaştırarak, yeni ve sahte bir kimlik vermektir. Bunun bir adım ilerisi, Kuzey Azerbaycan, yani bağımsız Azerbaycan Cumhuriyetini de İran toprağı olarak göstermektir ki, bunu da yapmaya başladılar artık.
Derginin vukuatları sadece bununla da kalmıyor. Derginin başka bir yerinde, İran’daki milletler ve yaşadıkları bölgeler anlatılırken, Azerbaycan’ın batı kısmından, Kürt yurtları olarak bahsediliyor. Bu meseleni daha önceki yazılarımda da dile getirmiştim. İran, egemenliği altında bulunan Güney Azerbaycan bölgesinin Türkiye ile sınır olan batı kısmına, yıllardır PKK’nın İran kolu olan PEJAK ve sempatizanlarını yerleştiriyor. Böylece Azerbaycan bölgesiyle Türkiye arasında bir terör koridoru oluşturmayı planlıyor. Ayrıca, İran için sorun oluşturan Kürtler ile Azerbaycan Türkleri arasında etnik bir gelirim çıkararak, her iki unsuru kontrolü altında tutmak istiyor.
Burada bize düşen görev, bizden görünüp bizden olmayanlara karşı tedbir almamızdır. İran hiçbir zaman bizden olmadı, bundan sonrada bizden olmayacak. İran’a düşman olamayız, fakat dostta olmamız mümkün değil. Sadece tedbirlerimizi sıkı almamız gerek ki, sonrasında pişman olmayalım. Akıllı insan musibet geldikten sonra çare arayan değil, felaket gelmeden önce önlemini alan kişidir.