Türkiye Avrupa ve Amerika Politikalarından Vazgeçmelidir
Konu malum Kırım, neyse dün Putin Rus askerlerine dönün çağrısı yaptı da biraz ortam sakinleşti…
Rusya Kırıma saldırırsa, Ukrayna’yı işgal ederse bunun neticesi ne olur, sorusu ülkemizde çok fazla sorulmuyor…
Zaten hep böyle oluyor, biz önceden olayı tahlil yapamadığımız, Avrupa’nın ve Amerika’nın politikalarının peşinden gittiğimiz için ne yazık ki milli duruş sergileyemiyoruz…
Sonradan acı bizi buluyor ve ondan sonrada sadece insani yardım yapabiliyoruz…
Neticede kıyım büyük oluyor, yıkıcı oluyor…
Neyse konumuza dönelim, öncelikle şunu ifade edeyim, biz Müslüman’ız ve bütün sorunları Kuran ve Sünnet ölçüsünde çözmeye çalışırız…
Bunun bedeli ne olursa olsun böyle hareket ederiz…
Elbette strateji, diplomasi, politika, siyaset geliştirmek gerekiyor ve bunların hepsine evet ama şunu ifade edeyim, bizim gibi bir ülkeye, bir Müslüman topluluğa bu denli ABD ve Avrupa’nın peşine düşerek politika geliştirmek yakışmıyor…
Doğumlar 9 ayda olur, kutlu doğum, güzel doğum böyle olur biliyorum ama artık bu doğumun vaktinin geldiğine inanıyorum ve Türkiye’nin artık ABD ve Amerika ile müttefik olma durumundan çıkması gerektiğini düşünüyorum…
Bakın bu ülkeye en büyük düşmanlıklar Amerika, İngiltere, Fransa, Almanya’dan gelmiştir…
Bu ülkeler ile işbirliği kurmayalım demiyorum, kuralım ama artık onların peşinden gitmeyelim…
Bugün cemaat bile Amerika’ya Avrupa’ya, İsrail’e hizmet yaptığı için bu ülkeye ihanet etmedi mi?
O adam hala Amerika’da yaşamıyor mu?
Türkiye düşmanlarının etkisinde kendisini Türkiye’nin hükümet komiseri zannetmiyor mu o zavallı adam…
Amerika bizi Suriye’de terk etmedi mi? Mısır’da terk etmedi mi? Sadece çıkarları için buralardaki zalimlere müsaade ettiler…
Evet, gün gerçekten Yeni bir Türkiye kurma vaktidir…
Sayın Başbakanım, Sayın Cumhurbaşkanım, Sayın Dışişleri Bakanımız Ahmet Davutoğlu artık bu işlerde yol ayırma, makas değiştirme vakti gelmedi mi?
Finans sistemimizi Keynesyen ekonomiden kurtararak, Avrupa’nın Amerika’nın bizi sınıflandırdığı “gelişmekte olma” çizgisinden çıkma vakti gelmedi mi?
Kendi tankımızı, kendi füzemizi, kendi roketimizi devletimizin kuracağı fabrikalarda üretme ve NATO’ya hayır deme vakti gelmedi mi?
“Demokrasiyi ben sizden öğrenecek değilim” diyerek Avrupa Birliğini elimizin tersiyle itme vakti gelmedi mi?
Önce Ahlak ve Maneviyat diyerek nesillerimizi şeytanın yıkıcı oyunlarından kurtarma vakti gelmedi mi?
Şu meydanlara bakın, Balıkesir’e, Tekirdağ’a, Niğde’ye, Osmaniye’ye bakın, meydanlar Başbakanımıza inanıyor, bu cemaatin ihanet içerisinde olduğunu görüyor ve AK Partiye destek veriyor…
Hal böyle iken bu ülkede bu millet size inanmışken Türkiye hala aynı yerde kalabilir mi?
Biz gelişmiş bir ülkeyiz, insanımızın geneli eğitimli…
Dünya çapında profesörlerimiz var, her alanda araştırmalar yapıyor, her alanda icatlar yapıyorlar…
Bugün hastanelerimizde dünyada yapılan bütün ameliyatlar çok rahat bir şekilde yapılabilmektedir…
Akıllı telefon, dokunmatik teknolojisi, X ışınları, nano teknoloji, tarım, genetik, organik tarım, gıda endüstrisi ve teknolojisi, uzay teknolojisinde, füze teknoloji, uçak teknolojisi, metalürji, malzemem mühendisliği, mikro çipler, her alanda mimari, her alanda mühendislik gibi konularda bugün çok rahat bir şekilde dünyanın her ülkesiyle yarışabilecek düzeydeyiz…
Finans, diplomasi entelektüellerimiz, edebiyatımız, sanatımız, sinemamız, medyamız dünyanın her ülkesiyle çok rahat bir şekilde yarışabilecek düzeydedir.
Türkiye Pensilvanya’dan oturan ihanetçi başıyla yönetilebilecek, şekil verilebilecek bir ülke değildir…
Türkiye ABD ve Amerikalarının politikalarına tabi olacak bir payanda değildir…
Sizce de artık bunları ilan etmemizin vakti gelmedi mi?
Nerede ise kıyamet kopacak, hala titreyip kendimize gelmeyecek miyiz?