Sosyalleşme ailede başlar okulda devam eder
Bu hafta söyleşi kuşağımızda Psikolog Duygu Ayhan ile çocukların okula yeni başlama süreci, okula uyum, çocukların psikolojisi ve anne ve babaların neler yapması gerektiğini konuştuk. Ayhan, “Sosyalleşme ilk olarak ailede başlar ve okul ile devam eder” dedi.
OKULA YENİ BAŞLAYAN ÇOCUĞUN PSİKOLOJİSİ
Sosyalleşme ilk olarak ailede başlar ve okul ile devam eder. Ancak okul yaşamının başlangıcında kimi çocuk heyecanlı kimi ise korkulu bir süreç yaşar ve bu süreçte anne ve babasının desteğine ihtiyaç duyar. Ev ortamında aşırı ilginin bulunduğu tek ve rakipsiz olduğu bir ortamdan ayrılıp kendisi gibi pek çok arkadaşının olduğu ortama uyum sağlaması zaman alır, okul ortamına girmek ve aynı zamanda evden uzaklaşmak anlamı da taşıdığından duygusal olarak gel-gitler yaşandığı bir dönem başlamış olur. Okulun ilk günlerinde ebeveynlerinden ayrılmak istemeyen çocuğun anne veya babanın sürekli olmamak kaydıyla yanında bulunabilirler.
ÇOCUĞU OKULA BAŞLAYAN EBEVEYNLER NELERE DİKKAT ETMELİ?
Soğukkanlı ve tutarlı olun; Çocuk evden ayrılmak istemediğinde veya korku, kaygılarını ifade ettiğinde soğukkanlı ve kararlı olun. Pek çok anne baba da çocuğun okula başlamasında ayrılma anksiyetisi yaşar ve unutmayın ki çocuğunuz sizin hislerinizi çok iyi anlayabilir ve daha dirençli kaygılar geliştirebilirler. Öncelikle ebeveynler bu duruma uyum sağlamalıdırlar ki çocuklar süreci kolay atlatabilsinler. Ebeveynler çocuğun sınıf öğretmeni ile kuracağı ilişkiyi desteklemelidirler.Saldırgan tutum ve davranışlardan kaçının; Çocuğun korku ve kaygılarını görmezden gelip kırıcı tutum ve saldırgan davranışlar çocuğun uyum sürecini olumsuz etkiler. Gerekirse çocuğunuzla derse girin; Okulun ilk gününde çocukla derse girme konusunda öğretmenin kararına saygı gösterilmeli. Annesinden ayrılmak istemeyen ve okula karşı tepki gösteren çocuğun yanında ebeveynlerden biri derse girebilir ancak bu durum süreklilik göstermemelidir.
PEKİ ÇOCUKLARA YAKLAŞIM NASIL OLMALI?
Çocukla birlikte derse girmek birkaç günü geçmemelidir. Çocukla her zaman açık ve anlaşılır tarzda konuşulmalı; okula direnç gösteriyorsa korkusunun nedenleri ortaya çıkarılmalıdır. Çocuğa güven duygusu verilmeli ‘’ okulun bahçesindeyim’’ ‘’çıkışta seni alacağım’’ ‘’kapıda bekliyor olacağım’’ gibi cümlelerle çocuk sakinleştirilmelidir. Karşılaştırıcı tutum içinde olunmamalı; başka çocukların davranışları motivasyonunu artırır düşüncesiyle veya iyi örnek olarak kesinlikle gösterilmemelidir. Her çocuk tek ve özeldir. Her birinin yeni bir durum ve olaya karşı geliştirdiği tepkide farklıdır. Rehber öğretmenle işbirliği içinde olunmalı; adaptasyon sürecinin ne zaman sonlandırılacağı konusunda rehber öğretmenden bilgi alınmalı, okul ve öğretmenle işbirliği içinde olunmalıdır. Korku veya tedirginlik bir veya iki haftadan uzun sürdüyse profesyonel bir destek alınmalıdır. Rehber öğretmen ilk baş vurulacak profesyonellerdir eğer ki sorun ortadan kalkmazsa Çocuk Ruh Sağlığı uzmanlarına baş vurması gerekir.
SÜMEYRA ARSLAN KASAP / YENİ HABER GAZETESİ