Sosyal medyada terör
Beş ay içinde Ankara ve Türkiye üçüncü kez terör saldırısı ile sarsıldı ve terörün çirkin yüzü bir kez daha ortaya çıktı. Birçok masum insan hayatını kaybetti. Ankara’daki terör saldırılarının ardından sosyal medya üzerinden birçok yalan ve yanlı bilgiler yayınlandı. 130-140 ölü olduğu, çokça da yaralının olduğu yazıldı, çizildi. İnsanlar bilinçli ya da bilinçli olmadan paniğe sevk edildi. Hatta bazı kendini bilmezler patlamadan sonra ölü ve yaralıları sosyal medya üzerinden paylaşmaktan çekinmedi.
Bunu yapanlar arasında en üst seviyede eğitim görmüş akademisyenler, bilim adamları hatta kendine ‘’ gazeteci’’ diyenler bile var.
Terör sadece Türkiye’nin değil tüm dünyanın ortak bir problemi ancak ne hikmetse kan ve şiddet fotoğraflarını yalnızca Türkiye’de görebiliyorsunuz. Fransa’da terör saldırılar olduğunda tek bir ceset fotoğrafı görebildiniz mi? Göremezsiniz çünkü bizden başka kimse kendi ülkesini kötü gösterecek faaliyetlerde bulunmaz. Bu her alanda böyle. Avrupa’da futbol maçları oynanırken sahaya bir taraftar girse kameralar kesinlikle o taraftarı çekmez. Bizde ise aynı durum yaşansa iyice zoom yapılır.
Gezi eylemlerinde İngiliz Devlet Televizyonu, BBC yaşananlara bire bin katarak canlı yayında tüm dünyaya an be an aktarmadı mı? Orta Doğuda bile her gün insanlar hayatlarını kaybetmesine rağmen Türkiye’deki kadar şiddet görüntüsü görebilir misiniz? Daha önce Charlie olanlar, Fransa’nın yanında yer alanlar şimdi neden Ankara olamıyorlar? Neden tüm Dünya Liderleri teröre karşı tek vücut olup, Fransa’da olduğu gibi Ankara’da teröre karşı yürümüyorlar?
Sosyal Medya böyle zamanlarda insanları paniğe sevk etmekten, bilgi kirliliğine yol açmaktan başka bir işe yaramıyor. Bu gibi yanlış bilgiler Emniyetin de işini zorlaştırıyor.
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu bu gibi toplumda kaosa neden olacak olaylarda Facebook ve Twitter’a erişimi yavaşlatıyor. Bunu bile maalesef hükümeti eleştirmek için bir fırsat olarak kullanmaya çalışanlar var. Ülkenin birlik bütünlüğe en çok ihtiyaç duyduğu anlarda bile tek amaçları hükümeti eleştirmek olanların o bombayı patlatanlardan ne farkı kalıyor? Bazıları eskiden olduğu gibi kan üzerinden siyaset yapmaya, terör olaylarını bile fırsat bilip bu olaylardan faydalanmaya çalışıyor.
Terörün en önemli amacı insanlar arasında bir korku iklimi oluşturarak bir kaos ortamı oluşturmak. Sosyal Medyadaki bazı yayınlar da buna bilerek ya da bilmeyerek hizmet ediyor. Yani sosyal medya dolaylı olarak teröre çanak tutuyor.
Sosyal Medya tam bir bilgi çöplüğü durumuna geldi. Böyle bir ortamda gerçekten doğru bilgiye ulaşabilmek oldukça zorlaşıyor. Sosyal Medyada denetlenmiş, süzgeçten geçirilmiş bilgilere ihtiyaç var. Çünkü sahte hesaplar la yapılan paylaşımlarla manipülasyon yapılarak korku mekanizması harekete geçiriliyor.
Hedef şaşırtma taktikleriyle bizde eylemi yapanlar yerine hükümet suçlanır. Sosyal medyada yazılanlardan çoğu seçimlerle iktidara gelemeyen bir grubun, seçimler dışında ve demokratik olmayan yollarla hükümeti düşürme çabalarından başka bir şey değil.
Kısaca; Sosyal Medya, Asosyal haliyle Ülkemizin, Geleceğimizin hatta insanlığımızın karşısında en büyük düşman gibi duruyor…
Düşmanlarımız aynı belki ama, gelişen her teknolojiyle şekil değiştiriyorlar sürekli…
Korkum en son aldığı hali bir gün hiçbirimiz tanıyamayacağız…