Sabrın sonu selamet
Süper Lig’de Aleksandar Stanojevic’i en çok eleştiren yazarlardan birisi olarak bugün Hoca’nın hakkını teslim etmek istiyorum. Stanojevic göreve geldikten 3 gün sonra kupadan elendi. Takımı 60 gün boyunca gol atamadı. Galibiyet alamadı değil, gol bile atamadı. Ligdeki ilk maçta Ankaragücü yenilgisi ve taraftarların kendi üzerine olmasa da stadyumdan duyduğu protesto. Transfer döneminde giden oyuncular ve kadrosunun bozulması, şöyle bakıldığında kabus gibi bir süreç gibi görünüyor değil mi?
Belki de çok eleştirileceğim ama şunu söylemek gerekir bu kaostan sonra son 11 maçta (bay dahil) 22 puan çıkarmak başarı mıdır, elbette başarıdır. Hoca’yı eleştirdiğim yönleri İlhan Palut’tan bu yana süre gelen gol yedikten sonraki futbolcuların kırılma eyleminin devamıydı. Takımın sorunu devam ediyorsa katkı sağlamadınız demektir. Ancak Stanojevic’in takımı ilk 4-5 maçlık kötü gidişat sonrasında gol yedikten sonra artık oyundan düşmedi ve hücumu düşünerek goller attı, Galatasaray maçı başlangıçtı.
Baktığımızda önemli olan Konyaspor’un puan kazanmasının haricinde oyunda yenilgiyi kabul etmemesi önemliydi. Şimdiki fotoğraf kendisine güvenen, gelecek sezonun planlarını yapmaya çalışan bir Hoca görüyoruz. Kale ve savunma bloğu tamam. Merkeze 2 transfer gerekiyor. Kanatlar ve forvetlerde çok fazla sirkülasyon olacak, planı iyi yapmak önemli. Çünkü muhtemelen transfer bütçesi buraya verilecek. Pozeulo kalması için de uğraşılmalı. Sistem belli, takviyeler de gelirse başarı gelecektir.