Konya’ya Yatırımcı Çekmek
Konya tıkanmıştır… 1990’lı yılların ortalarında oluşan sinerji Konya’yı bir noktaya getirmiş ve bugün itibariyle Konya bu sürecin zirvesine ulaşmış ve tıkanmıştır.
Konya’nın açılımı, yeni bir sinerji sürecinin oluşması için yeni ve farklı düşüncelere, yeni ve farklı aktörlere ihtiyaç vardır…
Geçen yazımda da yazmıştım, Konya’nın tıkanmasını açmanın yollarından birisi kamunun Konya’ya dev bir ağır sanayi fabrikası kurması gerekmektedir.
Son on yılın Konya’sına bakın toplamda 1 milyar doları bulan bir tane fabrika yatırımı var mı?
Hayır yok?
Konya’nın eskiden dinamizmini Konya Şeker, Krom Manyezit, Eskişehir Alüminyum, Ilgın Şeker, Konya Çimento gibi kurumlar oluştururdu.
Bu Fabrikaların tamamı 1950 sonrası Konya’ya yapılmış büyük yatırımlardır.
Bir de buna TÜMOSAN’ı ekleyebiliriz ama ben TÜMOSAN’ın hiçbir zaman tam kapasite çalıştığına ve asıl fonksiyonunu yerine getirdiğine inanmıyorum.
Ne yazık ki hala TÜMOSAN gerekli dinamizmi sağlayamıyor…
Neyse, şimdi soru şu, son 20 yılda Konya’da yukarıda saydığımız fabrikaların düzeyinde bir sanayi yatırımı yapıldı mı?
Kamu eliyle yapıldı mı?
Özel sektör eliyle yapıldı mı?
Son 20 yılda Konya’da en büyük dinamizmi İttifak Holding, Konya Şeker ve Kombassan Holding sağladı.
Bu kurumlardan Konya Şeker dışında İttifak ve Kombassan’da son 10 yıldır fabrika kurmadı…
Adamları bezdirdik, yatırım yaptılar diye suçlu görüldüler, ne yapsınlar onlarda başka alanlara yatırıma yöneldiler…
Ayrıca son 3o yıldır da Konya’da ağır sanayi denilebilecek bir tane bile fabrika kurulmadı…
İşte bu noktada şunu ifade etmek istiyorum, Konya birlik ve beraberlik içinde devletin Konya’ya büyük bir kamu yatırımı yapmasını sağlamalıdır.
İsterseniz otomobil fabrikası deyin, isterseniz, tank fabrikası deyin, isterseniz füze fabrikası deyin, isterseniz helikopter fabrikası deyin fark etmez…
Konya’ya devasa bir fabrika yapılması gerekiyor.
Bu ağır sanayi yatırımıyla Konya yeniden dinamizm yakalayabilir…
Konya’nın kısa zamanda Ankara Adana otoban hattını yatırıma aldırması da gerekiyor.
Konya şu anda Türkiye gelişim ağının dışındadır.
Gelişim ağı Gaziantep’ten başlamakta, içine Adana’yı almakta, Ankara, Eskişehir, Bilecik, Kocaeli İstanbul’u içine alan ve diğer taraftan da Bursa ve İzmir ile bir birine bağlanan bu hattır ve kesinlikle değişmelidir.
Yok edilmelidir demiyorum, bu hatlara yeni hatlar eklenmelidir, Konya’nın tıkanmasını aşacak da bu büyük atılımdır.
Ama bu kamusuz olmaz.
Özel bir yasayla oluşturulacak bu ağır sanayi yatırımına da Konyalılar ortak olabilir.
Konyalılar, dış sermaye ve kamu katkısı ile oluşturulacak özel sermaye yapısı bu yatırımı yapar.
Fakat yönetimi tamamen kamu tarafından korunmalıdır…
Bu ağır sanayi yatırımıyla Konya’nın lojistiği de yeniden yapılandırılır.
Konya karadan da Adana ve Mersine otobanla indiği zaman daha rahat bir ihracat alanı oluşacaktır.
Netice itibariyle Seydişehir Alüminyum fabrikası yapılınca biliyorsunuz hem yol, hem de elektrik santrali yapılmıştır.
Konya’ya yapılacak böyle bir yatırımla da farklı yan sanayi ve lojistik imkanlar da gelişecek, kamu bu yatırımla Konya’ya soluk aldıracaktır…
Konya’nın büyümesi gerekiyorsa, bu mevcut durumdan en az on kat büyümek şeklinde olacaksa, bu köylerle, bu şehirlerle, bu mahallelerle, bu sanayilerle, bu tarımla, bu ovayla, bu dağla ve daha da önemlisi bu mantıkla o kalkınma hayal olur…
Ancak bu mantıkla Konya sadece yüzde 10 büyür önümüzdeki 20 yılda…
Biz en az 10 kat büyüsün diyorsak, büyümesini istiyorsak, lütfen gerçekçi planlarla, kalkınma hamleleri ile Konya’ya bakmaya, algılamaya, seçenekler sunmaya çalışalım…
Ya da kendimizi kandırmış oluruz, bugünde olan budur…