“Fani dünyaya aldanmayın”
Konya Büyükşehir Belediyesi’nin Ramazan Ayı’nda düzenlediği Rahmet Akşamlarının konuğu olan tasavvuf müziği sanatçısı Erkan Mutlu, Konyalılara unutulmaz bir gece yaşattı. Program sonrası gazetemize özel açıklamalarda bulunan Mutlu Konyalılara, “Bu dünya fanidir sakın aldanmayalım. Her dakikamızı verimli geçirelim” mesajını verdi.
Neden tasavvuf müziğini tercih ettiniz?
Öncelikle bütün okurlarımızın Ramazan-ı Şerif’ini tebrik ediyorum. Ramazan Bayramına sıhhat, afiyet içerisinde kurtuluşa erenlerden olarak erişebilmeyi Allah’tan niyaz ediyorum. Bu sorunun cevabı çok eskilere dayanıyor. Tasavvufa ilgim Cenab-ı Hakk’ın benim üzerimdeki bir takdiri, bir muradıdır. Ben Erkan Mutlu olarak müziğin farklı alanlarında da çalışma yapan biriydim. Aranjör olarak, müzik yönetmeni olarak da görev yapıyordum. Çok daha eski yıllarda yaşım çok gençken bu alanlarda da çalıştım. Müziğe olan tutkum, yaradılışım, kabiliyetim itibariyle bu çalışmaların yapılmasına öncülük ediyordu. Müzik ve sanata olan ilgim bunu tetikliyordu. Bunlar 70’li yıllara dayanıyor. Aradan yıllar geçtikçe yaşım ilerledikçe müzikten ziyade müzik çevreleri dikkatimi çekmeye başladı. O müziğin insanın ruhunu daraltan, sıkan noktaları dikkatimi çekmeye başlayınca bir süre müziği bıraktım. Bu dünyadan 2 yıl uzaklaştım ve karar vermiştim. Artık böyle müzik çalışmaları yapmama kararı aldım. Daha sonra müzikten kopamadığımı anladım ve 1990’ların başında almış olduğum müzik eğitimiyle ilgili olarak ilahileri modernize etme çalışması yaptım. Bu tamamen benim müzikal zevklerimi tatmin etmekti. Çünkü o dönemlerde dini musikide ciddi bir ekonomik piyasa söz konusu değildi. O dönemde piyasaya çıkan bir albüm özellikle gençlik tarafından ciddi bir ilgi gördü. Tabi ben işin o tarafıyla çok ilgilenmiyordum aslında. Fakat yapım şirketleri bunun çok ilgi gördüğünü görünce hemen ikincisini yapmak istediler. İkincisiyle devam ettim. O başlangıç ve meşguliyet bugüne kadar geldi. İnşallah son demimize kadar devam eder.
Daha önceki söyleşilerinizde “Zaman olarak sıkıştığımda ilahi bir güç yardımcım oldu” demiştiniz. Bu konuyu açabilir misiniz?
Tasavvuf musikisi benim mesleğim değil onun altını çizmek istiyorum. Benim mesleğim yok aslında. Ben musikiyle ilgili yaratıldığıma inanıyorum. Yıllar ve ömür bunu gösteriyor. Tasavvuf musikisi ise benim ve ailemin, yani sanat yönetmenliğimi yapan eşimin, bizim hayat tarzımız bu. Bizim için meslek değil. İlahi takdir her şeyde var. Rabbimiz dilemeden hiçbir şey olmuyor. Fakat son yıllarda ben Mehmet Akif Ersoy’un Safahat şiirlerine yaptığım bestelerden oluşan “Aşiyan” adlı albümde dediğiniz konuyu çok güçlü bir şekilde yaşadım. Çok kısa bir süre içerisinde bitirilmesi gereken bir çalışma olmasına rağmen, gerçekten bazen çok tıkandım. Hatta bir seferinde yapmış olduğum bestenin bir tanesi uzun süre üzerinde çalışmış olmama rağmen Akif’in sözleri o besteyi kabul etmedi. Belki çıkış yolu bulurum diye biraz üzerine gittim. Bestenin yarıdan fazlası oluşmuş olmasına rağmen sözler kabul etmedi. Olmadığı kanaatine vardım ve artık bir gece kendi kendime dedim ki zorlama artık. Bu sözler bu müziği, bu besteyi istemiyor. Onu dediğim anda zaten o besteyi çöpe attım ve aynı sözlerle başka besteler nasip oldu. Dolaysıyla bunlar takdir-i ilahi. Çok ilginç şeyler yaşıyoruz.
Belediyemizin vatandaşlara sunduğu “Rahmet Akşamları” programları hakkında ne yorum yaparsınız?
Büyükşehir Belediye Başkanımız Tahir Akyürek Beyefendiyle yıllardan beridir hem tanışıyoruz hem görüşüyoruz. Kendisi son derece saygıdeğer ve Belediye Başkanlığı noktasında çok büyük işler yapan ve yapmaya devam edecek olan bir başkanımız. Bu vesileyle kendisini saygıyla selamlıyorum. Rahmet Akşamları adı üzerinde rahmete vesile oluyor. Tasavvufta çok güzel bir söz vardır. “Çekilirsen aradan, kalır seni yaradan” Biz bu akşamlarda nefsimizi aradan çıkarabildiğimiz oranda rahmetle buluşuyoruz. Seyircilerimizle birlikte çok güzel bir gece yaşadık. Rahmet Akşamları’ndan biz de istifade ettik. Kalbimizin, maneviyatımızın coştuğu bir gece yaşadık. İnşallah nice yıllar ömrümüz oldukça bu güzel sahnede Konya’mızda, güzel seyircilerimizle buluşuruz. Büyükşehir Belediyemizin kültür bölümüne özellikle teşekkür etmek istiyorum. Organizasyonlar gerçekten çok zor işlerdir. Yıllar önce Altınbaşak festivali vardı. O zamanlar imkanlar da yoktu tabi ama bugünkü kadar organize olunamıyordu. Gerçekten bugün gelinen nokta muhteşem. Emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum.
Konyalılara ne mesaj vermek istersiniz?
Konyalılara Erkan Mutlu olarak acizane mesajım, bu dünya fanidir sakın aldanmayalım. Bu dünya çok hızlı geçiyor. N’olur aldanmayalım. Ramazan’ı şerif çok hızlı geçiyor, ne olur iyi değerlendirelim. Her bir dakikası, bir akşamı, bir gecesi çok değerli. Ahiretimize yarayacak işler yapalım. Şu fani ömrü ebedi saadet dolu bir hayata ömre çevirebilmenin yollarını arayalım. Birbirimize dua edelim. Ramazan ayında bulunan Kadir Gecesi rabbimizin bildirmesiyle bin aydan daha hayırlı bir gece. Bu gece 80 küsür seneden daha değerli. Bu uzun bir insan ömrü demektir. Yani demek ki biz Allah’ın izniyle bu geceyi ihya edebilirsek kârlı çıkarız. Bunun ne kadar güzel bir şey olduğunun tarifi mümkün değil. Ebedi bir hayatı, ebedi bir davayı Allah’ın izniyle kazanmak dünya üstünde bir şey. Sözlerim bunlar. Konya halkını çok seviyorum. Konya bir başka tabi. Onlar da beni seviyorlar. Bunu biliyorum, hissediyorum. Hepsini sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. Ramazan Bayramlarını da şimdiden tebrik ediyorum.
HÜSEYİN KOYUNCUOĞLU
Kaynak:YENİ HABER