EĞİTİM(E) (M)OLA
2016 /2017 Eğitim Öğretim Yılı sona erdi. 17 milyon öğrenci serbest kaldı. YAZ TATİLİ uzun bir zaman dilimi. Bu zaman dilimini amaçsız BOŞA geçirmek, İSRAFIN en tehlikelisi.
Yaz tatilinin başlaması vesilesi ile eğitim uzmanları, öğretmenler, tatil zamanının değerlendirilmesi açısından çeşitli öneriler/tavsiyeler yaparlar. Bu tür tavsiye ve önerilerin ne kadar önemsendiği, uygulamaların neticesinde belli olur.
Eğitim işinde boşluk olmaz. Boşluk verilir, ihmal edilirse, istenmeyen neticelere götürebilecek olumsuzluklarla doldurulabilir.
“Beşikten mezara kadar eğitim” gerçeğinden hareket ederek, EĞİTİME MOLA vermeden, bütün zamanlarımızı EĞİTİM OLA anlayışı ile doldurmaya çalışmalıyız.
Ülkemizin; iyi yetişmiş insan kaynaklarına her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyduğu bu zamanda, PAHASI OLMAYAN ZENGİNLİK KAYNAĞI ÇOCUKLARIMIZIN zamanlarını boşa geçirme lüksünde olamayız.
Okulların kapanması ile sonlanan örgün eğitim faaliyetleri, yaz tatilinde HAYAT İÇİN ÖĞRENME anlayışı ile YAYGIN EĞİTİM faaliyet alanına yoğunlaşmalıyız.
Bilgi dağarcığını doldurmanın imkanları oldukça fazla olan zamanımızda, çocuklarımıza HAYATA DAİR neler öğretebildiğimizi/öğretebileceğimizi düşünmek zorundayız.
Çocuklarımıza kazandırdığımız bilgilerin ışığında, yaşamını kolaylaştırıcı pratikleri kazandırma çabasında, YAZ TATİLİ önemli bir fırsattır.
Her öğrencinin yaş, bilgi, beceri, ilgi, alanları farklı farklı olmasından dolayı, yapılacak çalışmaların planlanmasını çeşitlendirecektir.
Çocukların mutlu ve istekli bir şekilde eğitim alabilmelerini sağlamak anlayışından hareket edildiğinde başarı elde etmek mümkün olur.
Yaz tatili eğitim programları, yıl içinde yapılan çalışmaların dışında, pratiğe dönük alanlarda ve uygulamalı olması başarıyı ve ilgiyi arttırır. Uygulanacak programlarda sosyal aktivitelere, oyunlara, gezilere yer verilirse, çalışmalara zenginlik kazandırır.
Okullar –özellikle özel okullar- belediyeler, Diyanet İşleri Başkanlığı, kurslar ve eğitim işi ile ilgilenen Sivil Toplum Kuruluşları, “YAZ OKULU” çalışmaları yapamak amacı ile sundukları imkanlardan yararlanmak gerekir.
Monotonluktan kurtulmak, yaşamı disipline etmek, zamanı değerlendirebilmek için “OYUN İÇİNDE ÖĞRENME PROGRAMI” ile sunulan imkanları kaçırmamak gerekir.
Zamanı “NİTELİKLİ ZAMAN” dilimi haline getirebilmenin gayretinde olmalıyız. Zamanın pahası olmayan bir değer olduğu gerçeğini unutmayalım?
Yaz tatili programını yalnızca çocuklar için düşünmenin dışında, anne/babalar, veliler bu işin neresinde olmalı sorusuna cevap olmak üzere şunları sıralamak mümkün:
-Tatil deyince, eğlence ve oyun akla geldiğine göre; ev ortamlarını eğlenceli hale getirmek maksadı ile çocukların ilgisini çekebilecek oyunları birlikte oynamalı.
-Becerilerini geliştirmek, dikkatlerini yoğunlaştırmak amacı ile, ev işlerini güce uygun paylaşarak yapmalı.
-Sorumluluk kazandırmak, öz güvenlerini sağlamak amacı ile ev ihtiyaçlarını satın almak üzere küçük alış/verişlerde görevlendirilmeli.
-Akraba/dost ilişkilerinin azaldığı bu dönemde, tatili fırsata çevirmek gerekir. Çocuklarımızla akraba ve dost ziyaretleri yapmalı. Akraba ve dost ziyaretleri vesilesi ile, kaybolan değerlerimizi yeniden öğrenme fırsatı yakalanmış olur. Büyük bir aile sarmalında birlikte yaşamanın hazzına varılır.
-Çevremizden başlayarak ulaşabilecek yerlere geziler düzenleyerek, yaşam ortamlarının çeşitliliğini göstermeli.
-Kitap okuma ihmal edilmemeli. Seviyelere uygun hikaye ve roman okunabilmeli.
-EN ÖNEMLİSİ; Dini değerlerimizi, kitabımız KUR’AN-I KERİMİ okumayı ve anlamayı, öğrenme çalışmaları birinci önceliğimiz olmalıdır. Her iki dünya saadetini, dünya düzenini sağlayan KADİM DEĞERLERİMİZİN ihmal edilmesinin sonuçlarını zaman zaman görebiliyoruz.
Çocuklar geleceğimizdir. Bilgili, öz güven sahibi, hayatın gerçeklerini okuyabilen, sağlam karakterli yeni bir NESİL, sağlıklı ve sihhatli bir SEVGİ TOPLUMU demektir.
Çocuklarla birlikte mutlu, huzurlu bir ömür dua ve dileği ile, İYİ TATİLLER.