Doğan Medyanın 'operasyon merkezi' görevini üstlenmesi manidar
28 Şubat'ın en önemli destekçisi Doğan Grubu medyasının adeta 'operasyon merkezi' görevini üstlenmesini hukukçular manidar buldu: 'Sivil cuntanın soruşturulmaması için işbirliğine gidildi'
Siyasete yapılan operasyonla bir anda 'amiral gemisi' konumuna geri dönen Hürriyet'in yayınları, 28 Şubat tahliyelerini ve postmodern darbenin sümenaltı edilmek istenen 'sivil ayağını' yeniden gündeme getirdi. Devam eden ve Çevik Bir'in de tahliyesi ile tutuklu sanığın kalmadığı 28 Şubat davasında sıra, Refah-Yol'a darbenin medya kanadına gelmişken Hürriyet'in siyaset karşıtı operasyonun içinde baş aktör olması, '28 Şubat'ın sivil kanadının soruşturulmaması için işbirliğine gidildi' yorumlarını da beraberinde getirdi.
ANLAŞMA HİSSİ VAR
28 Şubat davası müdahil avukatı Hüsnü Tuna, son operasyon ile 28 Şubat davası arasında bir bağlantı olduğunu düşündüklerini söyledi. 28 Şubat'ın sivil ayağının kapatılmasına karşılık yürütülen operasyona destek verildiği hissinin oluştuğunu belirten Tuna, 'Özellikle mahkeme başkanının tavrı ve tanıklara karşı izlediği politikaya bakılınca öyle bir anlaşma ihtimal dâhilinde. Ama delilimiz olmadığı için evet böyle bir anlaşma var diyemiyoruz' dedi. Tuna, Fethullah Gülen'in 'Yaşlı başlı adamları içeride tutuluyor' serzenişi ve bu çerçevede gelişen tahliyelerin de bu bağlantılarla birlikte yorumlandığına işaret etti. Sivil cuntanın medya ve yargı ayağının isim isim belli olduğunu söyleyen Avukat Cüneyt Toraman ise, 'Eğer savcı iddianameyi düzenlemiş olsaydı bu isimler şu an sanık olarak yargılanıyor olacaktı. Tüm isimler belli ancak savcı iddianameyi hazırlayamadı. Uluslararası bir operasyon, buna ben de katılıyorum' diye konuştu.