Dizi karakterlerinin eşarbını bağlamak daha zor bir iş

Huzur Sokağı ’nın Şükran ve Zeliha’sının yeni stil danışmanı Nurdan Işık Heybeli, karakterlere imaj çizmenin zor olduğu görüşünde: “Normalde eşarbımızı takıp çıkarız ama çekimlerde belli hassasiyetler var. Bol bağlarsanız, kamera mimikleri yakalayamıyor.”

Dizi karakterlerinin eşarbını bağlamak daha zor bir iş

Ekranların en çok reyting alan dizilerinden Huzur Sokağı... Oyuncuların performansı, çekimler, konusu kadar karakterlerin giyim tarzıyla da konuşuluyor. Sevilen dizi karakterlerinden Şükran ve Zeliha’nın ‘imaj’ını belirleyen Nurdan Işık ise 26 yaşında, genç bir stil danışmanı.

Diziyi ve kariyerini Star Gazetesi konuştu...

İşte o söyleşi:

-Huzur Sokağı’na nasıl dahil oldunuz?

İstanbul Moda Akademisi’nde stil danışmanlığı eğitimi aldım, Paris Istituto Marangoni’de kısa süreli proje odaklı çalışmalara katıldım. Birçok tesettür markasının katalog ve moda çekimlerini yapıyorum, tasarımcılarla çalışıyorum. Yeni koleksiyonların hazırlanmasından ürünlerin katalog ve moda çekimlerine kadar her şeyiyle ilgileniyorum. Huzur Sokağı ile çalışmama vesile olan kişi ise marka iletişim koordinatörlüğünü yaptığım sefamerve.com internet sitesinin kurucularından Oya Okur Erciyes’tir.

-Dizide Sinem Öztürk Şatır’ın canlandırdığı Şükran karakterini ve Gülden Dudarık’ın canlandırdığı Zeliha’nın stil danışmanlığını yapıyorsunuz. Kıyafetleri de her zaman tartışma konusu oluyor. Siz nasıl bir yenilik getirdiniz?

Dizinin konsepti, ulusal kanallarda bir ilk. Dolayısıyla da başlangıç evrelerinde sistemi oturtmak adına deneme-yanılma yöntemlerine başvurulmuş olabilir. Ben diziye dahil olduğumda ‘Bu iş, hiç de dışarıdan göründüğü gibi değil!’ dedim. Kendi eşarbımızı taktığımız gibi olmuyor yani... Bir kişinin stil danışmanı olabilirsiniz ama bir dizi karakterinin stil danışmanlığını yapmak çok farklı.

-Örneğin?

Şükran’ın başını neden o kadar sıkı bağladığı soruluyor mesela... Eşarbın ya da şalın biraz bol kalması, oyuncunun mimiklerini ve yüzünü tam olarak göstermiyor. Kamera açısına dikkat etmelisiniz. Yapım ve yönetmenin de belirlediği bir çizgi var. Onun dışına çıkmak teknik olarak mümkün değil.

-Şu anda nasıl yorumlar alıyorsunuz?

Açıkçası başladığım andan itibaren Şükran’ın yeni stiliyle ilgili çok olumlu dönüşler aldık. ‘Yeni stil’i diyorum çünkü ben başladığımda Şükran, ev hayatından çıkıp bir dernekte aktif olarak çalışmaya başlamıştı. Bir iş kadını görünümüne ihtiyaç vardı, ben de bu durumu gözönüne aldım. Tabii vücut tipine göre de kıyafet seçimi önemli. Ne kadar zarif, o kadar iyi! Zeliha karakteri ise kayınvalidesiyle aynı evde yaşayan, yeni evli genç bir kadın. Uzun, bele oturan etekler tercih ediyorum, onun için. Yüz yapısı eşarba daha uygun, şal yakışmıyor.

-Şükran’ın gelinliğinin çok eleştirildiğini hatırlıyorum. Şimdi ise Zeliha’nın gelinliğini siz seçmişsiniz sanırım.

Şükran’ın gelinliği eleştirilince, açıkçası Zeliha’nınkinde çok hassas davrandım. Çok şükür ki kafamdaki gelinliği buldum! Hem kulak memesi ve boynu kapatacak bir gelin başı olmalıydı, hem de şık ve asil durmalıydı. Güzel tepkiler aldık, kanalı arayıp çok soran olmuş.

-Dizideki diğer oyunculara da danışmanlık yapıyor musunuz?

Eğer çok yoğunsam, sadece Gülden ve Sinem’in stylingini yapıyorum. Eğer o gün çok işim yoksa kendimi figüranların bile şallarını bağlarken buluyorum!