Bu sınavları da kazanmak zorundayız!
Çözüm bulunması gereken en acil konu; Milli Eğitim…
Üniversite sınavına girecek iki milyon çocuk iki milyon aile
TEOG sınavının yerine ne geleceğini bekleyen bir milyon çocuk artı bir milyon aile demek…
2019 seçimlerine kadar da belkide 5-6 milyon kişinin doğrudan sizden yada sisteminizden memnun olacağı yada şikayet edeceği çok önemli bir konusu olacak…
Şu anki duruma göre de Ak Parti çocuğumuz ve geleceğimiz için ‘Güzel bir sistem’ getirdi diyen pek kişiyle karşılaşmadım…
TEOG VE YKS konusunda hiç kimse mutlu değil farkında mısınız?
Ne öğrenciler ne aileler… Herkes şikayetçi…
Milyonlarca ailenin memnuniyetsizliğinin sandığa yansımayacağını mı düşünüyor bürokratlar yada siyasiler?
Tabi dert sadece ‘oy beklentisi’ değil.
Geleceğimizi kaybetme korkusu da yaşıyoruz.
Herşey bu kadar karıştırılıp her iki sistem de kompleks bir hale getirilince bu Reis’in 2019 seçimlerine karşı yapılmış bir suikast mı diye düşünmeden edemiyorum?
Dünyadaki bütün sistemleri inceleyip, kendi tarihinden esinlenip yepyeni, adil hem öğrencileri hemde öğretmenleri hem velileri memnun edecek bir sistem oluşturmak bu kadar mı zor. Yada bu kargaşadan memnun Milli Eğitim ve YÖK.
Ak Parti’nin bugüne kadar olan bütün icraatları hep memnun etti bu ülkede yaşayan herkesi.
Krizlerle savaşırken dünya, Türkiye’yi hayranlıkla izledi.
Aynı dünya Milli Eğitimi izlerken de kıs kıs gülüyor sanıyorum.
Tek çözemediğimiz konu o çünkü…
Attığımız adımların yanında ders yada sınav programını çözememenin nasıl bir açıklaması var çok merak ediyorum…
Bence yok…
Açıklamaya da çalışmıyor hiç kimse…
Oradan çok kolay anlayabilirsiniz bunu.
Ama hükümetin bu işi çözmesi gerek. Hemde acilen.
Bugün uyarmakta yarar var.
Çünkü yarın herşey için çok geç olabilir…
...
Hep aynı cümle;
İdlip’te, Ceraplus’ta, Kuzey Irak’ta ne işimiz var?
Dün; Kıbrıs’ta, Kore’de, Filistin’de ne işimiz var? Diye sorarlardı.
Türkiye’de yaşayan ama Türkiye’den haberi olmayan bir kesimin klasik sorusu bu…
Onlara göre’Hiçbir yerde hiçbir işimiz yok’
Bizim gönlümüzü, sevdamızı, yüreğimizi hiçbir coğrafyaya sığdıramayacaklar…
Onların bu kirli zihniyetlerine karşın çizdikleri hiçbir sınırı kabul etmeyeceğiz…
Konya neyse, Kerkük o olacak hep bizim için.
İstanbul neyse Mekke o…
Sınırlarımız ne Adriyatik’ten başlayacak, ne Türkistan’dan…
Gönlümüze sığan yerden başlar ve biter bizim sınırlarımız…
Bunu anlayamadınız bir türlü.