BÖLÜM BAŞKANLIĞINA KİLİT Mİ VURULDU

Selçuk Üniversitesi ile ilgili polemik yaratacak yazı yazmak istemiyordum fakat dünkü aldığım bilgileri yazmadan içim rahat etmez diye düşündüm ve yazma gereği duydum. Bildiğiniz üzere Selçuk Üniversitesi Reklamcılık bölümünde yeni bir atama gerçekleşmiş ve Prof. Süleyman Karaçor Bölüm Başkanlığına getirilmiş, Doçent olan Hüseyin Altunbaş’ın Başkanlık görevi alınmıştı.

Ardından Hüseyin Altunbaş’ın öğrencileri olaya tepki göstermiş, bizde gazeteciler olarak Rektör Hakkı Gökbel’e bu konuyu sormuştuk. Sonunda lütfedip bir basın açıklaması yaparak durumu açıklamıştı. Ama aldığım bilgilere göre Bölüm Başkanlığına getirilen Prof. Süleyman Karaçor bölüme uğramıyormuş. Öğrenciler, henüz kendisiyle tanışmak nasip olmadı diyor. Kamu Yönetiminde derslere girmeye devam ediyormuş.

Sayın Hakkı Gökbel Hocam, Bölüm Başkanınız nerede? Reklamcılık Bölümüne sadece Yüksek Lisans açmak için mi bu atamayı yaptınız. Madem prosedür ve yönetmelik adamısınız ve bu yönetmelikten dışarı çıkmıyorsunuz neden Bölüm Başkanınızın halen Kamu Yönetiminde işlerine ve derslerine devam etmesine izin veriyorsunuz?

Madem Bölüm Başkanı, o zaman gelip koltuğunda oturması gerekir. Öğrencileriyle tanışması gerekir. Şu an Reklamcılık Bölüm Başkanlığı odasının kapısı kilitli haldeymiş. Ne yapılmaya çalışılıyor anlam veremedim.

Rektörlükten yapılan açıklamadan sonra Profesörün bölüme geldikten sonra Doçentin Başkanlıktan düştüğünü ve otomatik olarak yönetmelik gereği Profesör olan er kişinin Bölüm Başkanı olması gerektiği açıklanmıştı. Buna saygı duyduk. Hüseyin Altunbaş’ı savunma çabası içerisinde de değildik. Hüseyin Altunbaş’ın yaptığı işleri ve bölümde öğrencilerine verdiği değeri biliyorduk sadece.

Fakat Profesör’ün yani Bölüm Başkanı Odasının kapısının kilitli olmasıyla birlikte öğrenciler pasifleştirilmiş oldu diye düşünüyorum. Hüseyin Altunbaş artık etkinlik yapmayacağını söyledi. Yeni gelen Bölüm Başkanı’nın düzenlemiş olduğu etkinliklere katılırım demişti. Ama ortada Bölüm Başkanı yok… Ne olacak bu Reklamcılık bölümünün hali Hakkı Hocam…

Ayrıca biz gazeteci isek, Şehrin her noktasında olup bitenle ilgili yazı yazar, görüşlerimizi bildiririz. Gazetecilik kamu yararına yapılan bir iştir. Gazeteci üniversitedeki bölüme atanan hocadan tutunda, Belediye’nin aldığı çöpçüye kadar her şeyi araştırıp yazabilir. Kimse bize işimizi öğretmesin. Ortada doğru olmayan bir durum varsa sonuna kadar ben karşısında dururum. Bu konuda şehrimizde bütün kurumlar merceğimiz altındadır. Gelen istihbaratlar çerçevesinde doğruluğunu araştırıp yazma lüksüne sahibiz. Kimse kusura bakmasın…