Yunus Emre Enstitüsü dünyanın dört bir yanında Türkçe öğrenen öğrencileri buluşturdu
Yunus Emre Enstitüsü tarafından düzenlenen "Uluslararası Konuşma Kulübü', dünyanın dört bir yanında Türkçe öğrenen öğrencileri bir kez daha buluşturdu.
Yunus Emre Enstitüsü tarafından düzenlenen "Uluslararası Konuşma Kulübü', dünyanın dört bir yanında Türkçe öğrenen öğrencileri bir kez daha buluşturdu.
Yunus Emre Enstitüsü öncülüğünde "Günümüzde ve Gelecekte Teknolojinin Hayatımızdaki Yeri" konusunun ele alındığı etkinliğe Mısır, Ukrayna, Filistin, Bosna Hersek, Avustralya, Romanya, Kosova, Senegal, Güney Kore, Kuzey Makedonya, Sırbistan, İran, Avusturya, İspanya, Almanya, Fas ve Ürdün'den 40'a yakın öğrenci katıldı. Yunus Emre Enstitüsü Türkçe Eğitim Müdürü Prof. Dr. Yavuz Kartallıoğlu, yaptığı konuşmada Enstitünün yeni teknolojilerden yararlanarak karantina sürecinde eğitimlerine devam ettiğini vurguladı. Prof. Dr. Kartallıoğlu, Yunus Emre Enstitüsünün dijital Türkçe öğrenim faaliyetlerine yönelik ilginin çok yüksek olduğunu da kaydetti.
Günümüzde ve gelecekte teknolojinin yeri konusunda fikir alışverişinde bulunan öğrenciler, teknoloji kullanımının günlük hayatlarının vazgeçilmez bir parçası haline geldiğini, internet, bilgisayar ve akıllı telefonlar sayesinde özellikle karantina sürecinde arkadaşlarıyla iletişimlerini sürdürmek, alışveriş yapmak, dünyadaki son gelişmeleri takip etmek, müzik dinlemek, film izlemek, dil öğrenmek gibi birçok ihtiyaçlarını karşılayabildiklerini ifade etti. Etkinliğe Sırbistan'dan katılan Nina Doltic, daha önce sokaklarda elinde kitap veya gazete tutarak yürüyen insanları görmenin mümkün olduğunu fakat şimdi akıllı telefonların kitap ve gazetenin yerini aldığını, teknolojinin hayat temposunu aşırı şekilde hızlandırdığını, insani duygulara yer bırakmadığını, insanların gitgide yalnızlaşmasına neden olduğunu söyledi.
Faslı Fadoua Ahouarı, çocukların büyüklerin kontrol ve denetimi olmadan teknolojik imkânları kullanmalarının tehlikeli olabileceğini belirterek, "çocukların uzun saatler bilgisayarın önünde oyun oynamalarının onların sosyal yönlerini zayıflatabileceği ve oyunlardaki şiddet öğelerinin ruh hallerini olumsuz etkileyebileceği" uyarısında bulundu.
Kudüs'ten katılan Mohammed Natsheh, yapay zekaya dayanan robotların verilen işleri yüksek hızda ve kaliteli bir şekilde yapabilmelerinden dolayı birçok alanda, özellikle üretimde insanoğlundan daha uygun bir seçenek olduğunu ifade etti. Natsheh, hayatımıza getirmiş olduğu tüm imkanlara karşın teknolojinin sağlığa olası zararlarına da değindi.
Kosova'dan etkinliğe katılan Abi İberdenmaj, günlük yaşam alışkanlıklarının teknolojinin gelişmesiyle sürekli olarak değiştiğini, insanların büyük oranda teknolojiye bağımlı hale geldiklerini ve bunun çok da olumlu bir olgu olmadığını ifade etti.
Güney Koreli Sinh Hyon Kim ise teknoloji sayesinde eğitim alanında imkanların arttığına değinerek, eğitim alanındaki teknolojik gelişmelerin olağanüstü ve olumlu bir gelişme olduğunu belirtti.
Etkinliğe Mısır'dan katılan Yasemin Fevzi, teknolojinin aynı zamanda bir savaş aracı olarak kullanıldığına dikkat çekerek, kişisel bilgilerin çalınması ve sosyal medya üzerinden yayılan yalan haberlerin olumsuz sonuçlarına değindi. Yasemin Fevzi, tüm olumlu yanlarına karşın teknolojinin risklerinin farkında olmak gerektiğini vurguladı.
Dünyanın 48 ülkesinde 60 merkezi bulunan Yunus Emre Enstitüsü, farklı coğrafyalardan onlarca öğrencinin bir araya geldiği Uluslararası Konuşma Kulübü etkinliğini sürdürerek farklı ülke ve kültürlerden insanların Türkçe ortak paydasında bir araya gelmesini sağlıyor. Uluslararası Konuşma Kulübü etkinliğinin 4'ncüsü dünyanın farklı coğrafyalarında binlerce kişi tarafından canlı yayında izlendi.
İHA