Yöntem farklı sonuç aynı!
Sosyal medyanın iyiden iyiye hayatımızın bir parçası olması ve televizyon programlarında, dizilerde insanların bilinçaltına bir hap gibi yerleştirilen uygulamalar, sözler insanlardaki özentiyi biraz daha artırıyor.
İnsanlar orada gördüklerini, yaşananları kendileri de yapmak ve yaşamak istiyor. Belki buna imkanı yok ama hayatındaki çoğu şeyden fedakarlık edip bunlardan aldığı ‘sen bunu yapmalısın’ mesajını uyguluyor.
Aldatmalı aile yapılarının yansıtıldığı dizilerin yanı sıra daha çocuk denecek yaştaki kızların 3 tane jüri denilen zibidinin önüne çıkarılıp, moda diye yüksek maliyeti olan ve hiç işe yaramayan giysilerle millete izlettirildiği programları hepiniz görmüşsünüzdür.
Üzücü durum ise çoğu kişinin de yaşantısı o programlar olmuş. Onla yatıp onla kalkıyor.
Aile yapıları zaten hiçe sayılmış kimsenin umurunda bile değil. Belki farkında, belki de değil ama o insanların topluma etkisine göz yumuyor. Birazda insanlar gündemde tutuyor bunları. İzlenmese bir süre sonra yok olup gideceğini unutmamak gerek.
Geçtiğimiz günlerde iPhone X satışa sunulmuş. Bizim vatandaşımız da çok önemli bir şeymiş gibi gece yarısı filan dinlemeden satış noktalarında sıraya girmiş.
Bunu insani bir durum olarak değerlendirelim diyelim. O da insan, onun da istekleri, düşünceleri var. Tabi imkanı olanlar için demiyorum bunu. Ama imkanı da olsa gece yarısı sıraya girecek kadar ne özelliği olabilir bu telefonun ben anlayamıyorum.
Birde asgari ücret ile çalışan insanları orada görünce haliyle şaşırıyor insan. Yani hangi mantıkla 5 maaşına denk gelen bu telefonu alınır. Benim aklım almıyor. İhtiyaç mı yoksa değil mi orasını bilemem ama ben lüks olduğu kesin.
Keşke herkes istediğinin en iyisini alsın. İmkânı yokken bile bile o sıkıntıları göze alıp o telefona o kadar para verdirtiyorlar. İşte bu durumda böyle olunca özendirmek için gözümüzün içine sokulmaya devam ediyor.
Son söz olarak bazı olayları gündemde tutarak reklamını daha fazla yapıyoruz. Örneğin son zamanlardaki Black Friday etkinliği. Bunu yapanların, ortaya çıkaranların niyeti ve zihniyeti zaten belli. Buna karşılık Türkiye’deki firmalarda ‘Hayırlı Cumalar’ etkinliği ile indirime gitti. Adının farklı olması neyi değiştirdi. Sonuçta hepsi kapitalizmin ekmeğine yağ sürmüş olmuyor mu?