Yazın telafi eğitimi olacak mı?

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk CNN TÜRK'te Cüneyt Özdemir'in sorularını yanıtladı.

Yazın telafi eğitimi olacak mı?

Bakan Selçuk'un açıklamalarından satır başları:

Bizim için önemli olan şey şuydu dünyanın zor zamanında başka ülkeler neler yapıyor, eğitimle ilgili önlemler bakımından ve biz neler yapıyoruz. Uluslararası düzeyde bir takip sürecine girdik. 128 bin öğretmenimiz bilişim sertifikaları aldılar.

İnternet erişimi anlamında söylüyorum ilk hafta biz söyledik. Burada katmanlar var. Bir öğrenci için EBA TV'de ihtiyaç duyduğu tüm dersler günde 3 kez tekrar edilecek şekilde var. Erişimin birinci kanalı. İkinci boyutu şu ben LGS sınavına gireceğim bunlara özel kanallar var. Diyelim ki YKS'ye gireceğim benim bir şekilde bilemediğim bir soru var. Bunun için özel hattımız var. EBA destek merkezi var. İngiltere TV yayını mesela geçen ay BBC günde 3 saat televizyon yayınına başladı.

PANDEMİ BİTİNCE ESKİSİ GİBİ OLACAK MI?

Uzaktan eğitimi istisnai bir durum olarak değil, değişen eğitimin bir parçası olacağını düşünüyorum. Öğrencilerin, velilerin okulla etkileşimi değişecek. Okul aile birliklerinin hiç olmadığı kadar daha iyi hale geleceğini düşünüyorum.

"İL BAZINDA BAKILACAK"

Benim bu konuya bakışım şöyle: Biz okullardan sorumluyuz. Benim önüme tablo geliyor günlük olarak. Bu tablolar çerçevesinde ben dünyada hangi okulların açık olduğunu hangisinde kapalı olduğunu biliyorum. Bütün bunları izlerken bizim risk tablomuzda risk değerlendirme çıtamız diğer ülkelere göre daha düşük. Riske girme ihtimalimiz şu seviyeye geldiğinde kapatırız diyoruz. Bizim kapatmamız lazım diyorum. Bir taraftan dikkat ederseniz hiç açmayın ya da hiç kapatmayın tartışması var Türkiye'de. Ben Türkiye'ye bakarak karar vermeliyim. Virüsün ya da küresel salgının ne getirdiği ne götüreceği başlangıçta belli değildi. Bütün ülkeler hazırlıksız yakalandı. Baştan daha merkezi kararlar alındı. Dördüncü senaryo yerinde karar senaryosuydu. Hangi ilacın verileceği bile tartışma konusuydu o aylarda. Bu kadar karmaşanın olduğu bir yerde başlangıçta dağınıklığa yol açabilecek bir karar yerine öncelikle merkezi... Daha önce de köy okullarını açtık sadece, meslek okullarının uygulama derslerini açtık sadece. Önümüzdeki süreçte yerinde kararın yaygınlaşma dönemine geldi. Önce il bazında bakılacak, ilçe bazında sayın valiler karar verecek.

YAZ TATİLİ NASIL OLACAK?

Yaz tatiliyle ilgili bir karar alınması gerektiğini düşünüyorum. Yaz aylarında kitlesel olarak herkes için değil ama özellikle kritik gruplar için matematik, bilim, oyun kampları, atölyeler, bütün bunların devam etmesi gerekiyor. Tatille ilgili mevcut dönemde karnenin tarihiyle ilgili bir değişiklik olabilir netleşmemekle beraber. Öğrencilerimizin tamamı yaz boyunca okulda olacaklar diye bir kararımız yok. Ama bunun biraz uzamasıyla ilgili çalışmalarımız var.

ÖĞRETMENLERİN AŞI TAKVİMİ

Köy okulları meselesi ilkokullar gündeme geldiğinde açılan sınıfların öğretmenlerinden başlamak üzere bir öncelik olsun diye bir karar çıktı kabineden. Aşının Türkiye'ye geliş planlamasına göre öğretmenlerimizin aşı planlamasını yapıyor. Öğretmen ve diğer çalışanlar özel okullar dahil açılan sınıflardan başlamak üzere Sağlık Bakanlığı bunun planlamasını yapıyor.

PSİKOLOJİK DANIŞMANLAR İÇİN NE DÜŞÜNÜYORSUNUZ?

Dünyadaki ilk 24 saat hizmette olan psikososyal destek merkezini açtık ve kamuda ilk kez sanal robotları hizmete soktuk. 24 saat rehberlik araştırma merkezlerinde görevli olan arkadaşlarımız velilerimizin her türlü sorusuna telefonda cevap veriyorlar. Biz okulu geçen eylülden beri açtığımızda ilk olarak temassız oyun oynuyoruz. Her yaş grubu için ayrı uyum programımız var. 1. gün matematik, fizik demiyoruz. Oyun temelli ve uyumu kolaylaştırabilecek, okulu tekrar hissettirecek birtakım etkinlikler yapıyoruz.

ÖĞRETMEN ATAMALARI

Bizim çabamız daha çok öğretmen alınması yönünde. Kamu maliyet politikasının da bir genel çerçevesi ve toplam kadro sayısı var. Bizim için önemli olan bu pastadaki en büyük payı almak. Şimdi de bir 20 bin atama ilan ettik, çabalarımız devam edecek. Dünyanın her yerinde farklı alanlarda mezunlar var. Milli Eğitim'in ihtiyacı tamamen karşılansa bile dışarıda birkaç yüz bin öğretmen adayı kalacak. Bizim yapmamız gereken şey, mevcut durumdaki açığımızı daha yüksek atamalar yaparak kapatmaya çalışmak. Yaklaşık 40 bin mezun var ortalama. Kamu politikaları çerçevesinde fakülteden her mezun olan istihdam edilir mi diye dünyanın her yerinde bir tartışma var. 

ÜNİVERSİTELER AÇILACAK MI?

Bize bağlı olmadığı için karar vermiyoruz ama bildiğim kadarıyla Sağlık Bakanlığı'nın tavsiyesi uygulamalı derslerle açılması yönünde.

YÜZ YÜZE SINAVLAR

Sınav sadece liselerle ilgili söz konusu. Yeniden düşünür müsünüz şeklinde bir öneri olarak görüyoruz biz bu tartışmaları. Ama bizim eğitim bilimleriyle ilgili bir akademik kurulumuz var. Sonuçta bir karara varıyoruz. İlkokul ve ortaokulda sınavın olmaması yönünde ortak bir karar çıktı. Neden lisede olması gerekiyor da ilkokulda olmaması gerekiyor? Çünkü ilkokulun daha farklıdır, ilkokullarda karne notu vermiyoruz. Ama lisenin akademik hedefleri daha yüksek. Bizim destekleme yetiştirme kurslarımız ağustostan beri açık. Çocuklarımızın geleceğe dönük yapmaları gereken ödevler var. Eylülden 1 Kasım'a kadar olan döneme kadar bir karne notu vermek istiyoruz. Okullar kapanmadan önce %40'ı da sınava girdi. Şu ilde risk yüksek olduğu için okullar açılmayacak dendiğinde sınavlar zaten olmayacak. Sınavların yapılması için ortam müsait. Çok riskli şehirlerde sınav yapmayacağız. Konular zaten sınırlı. Eğer sınav varsa çocuklar hiç bırakmıyor, takip ediyor. Ama hiç sınav yok derseniz bu sefer düşüyor.

OKULLAR NASIL AÇILACAK?

Ayrıntısı pazartesi Kabine'de konuşulacak. Ama genel fotoğraf şu: Her hafta Sağlık Bakanlığı son 7 günde 100 binde görülen vakayı açıklayacak. 4 basamakta ayrılmış olan risk gruplarının hangisinde hangi şehirlerin olduğu belirlenmiş olacak. O şehrin valisi ve İl Hıfzısıhha Kurulu o ilde okulun kapatılması veya açılmasıyla ilgili karar alabilecek. 'Yerinde Karar' bu, önümüzdeki haftadan itibaren süreç bu şekilde işleyecek.