Tuz Gölü'nde yetişiyor, Gezeravcı uzayda inceleyecek! İşte o bitkinin sırrı

Alper Gezeravcı, Uluslararası Uzay İstasyonu'na ulaşarak 14 gün boyunca gerçekleştireceği deneyler arasında Tuz Gölü'nde yetişen Schrenkiella Parvula adlı tuzlu koşullara dayanıklı bitkiyi kullanacak. Bu bitki, stres altındayken hızla gelişerek diğer bitkilerden farklı bir büyüme tepkisi gösteriyor. Deneyin amacı, bitkinin uzayda yüksek tuzluluğa karşı gösterdiği toleransı inceleyerek, gelecekteki uzay görevlerinde kullanılabilirliğini değerlendirmek.

Tuz Gölü'nde yetişiyor, Gezeravcı uzayda inceleyecek! İşte o bitkinin sırrı

Türkiye resmen uzaya ilk adımı attı. Türkiye'nin insanlı ilk uzay yolcusu Alper Gezeravcı, 19 Ocak TSİ 00.49'da ABD'nin Florida eyaletindeki Kennedy Uzay Merkezi'nden yapılan fırlatmayla Uluslararası Uzay İstasyonu'na (ISS) doğru yola çıktı.

Gezeravcı, 14 gün boyunca yapacağı 13 deney arasında bulunan "Extremophyte" deneyinde kullanmak üzere, Tuz Gölü'nde endemik olarak yetişen Schrenkiella Parvula adlı bitkiyi yanında götürdü. Proje kapsamında bitkinin uzay ortamında tuz ve diğer stres etkenlerine tepkileri incelenecek.

SCHRENKİELLA PARVULA BİTKİSİ NEDİR?

Schrenkiella parvula, son derece tuzlu koşullarda büyüyebilen hatta gelişebilen bir bitkidir. 2022 yılında Dinneny Lab'da yer alan bir makaleye göre, araştırmacılar bitkinin bu koşullara nasıl adapte olabildiğini anlayarak, benzer şekilde diğer bitkileri stresli ortamlara dayanacak şekilde geliştirmenin yollarını bulmaya çalışıyor.

Araştırmalara göre, Schrenkiella parvula, çoğu bitkiyi öldürecek durumlarda bile sadece hayatta kalmakla yetinmiyor, aynı zamanda gelişimini sürdürmeyi de başarıyor. Nature Plants'in bir raporuna göre, Stanford Üniversitesi'nden araştırmacılar bitkinin bu stresli koşullar altında daha hızlı geliştiğini keşfettiler.

Çalışmanın kıdemli yazarı José Dinneny, "Çoğu bitki, büyüme için bir durma sinyali gibi davranan bir stres hormonu üretir. Ama bu ekstremofitte yeşil ışık var. Bitki bu stres hormonuna tepki olarak büyümesini hızlandırıyor." açıklamasında bulundu.

Dinneny ve ekibi, bazı bitkilerin "stresle" nasıl başa çıktığı hakkında daha fazla bilgi edinmek için Schrenkiella parvula'yı araştırıyordu. Bulguları, düşük kaliteli topraklarda gelişebilecek ve iklim değişikliği koşullarına cevap verebilecek mahsuller geliştirmede bilim insanlarına yardımcı olabileceği düşünülüyor.

Çalışmanın baş yazarı Ying Sun, "İklim değişikliğiyle, çevrenin aynı kalmasını bekleyemeyiz. Mahsullerimiz hızla değişen bu koşullara uyum sağlamak zorunda kalacak. Bitkilerin stresi tolere etmek için kullandıkları mekanizmaları anlayabilirsek, bunu daha iyi ve daha hızlı yapmalarına yardımcı olabiliriz." şeklinde konuştu.

LAHANA VE ŞALGAMLA AYNI FAMİLYADAN

Araştırmacılar, bitkilerin stresle başa çıkmasını sağlayan abscisik asit (ABA) hormonunu inceleyerek, Schrenkiella parvula'nın diğer bitkilerden farklı bir büyüme tepkisi sergilediğini belirledi. Schrenkiella parvula'nın kökleri, diğer bitkilerin köklerinden daha hızlı büyüyerek, stres altındayken bile etkileyici bir şekilde gelişim gösterdi.

Schrenkiella parvula; lahana, şalgam ve brokoli ile aynı Brassicaceae familyasına ait. Bu bitkinin, iklim değişikliğiyle mücadelede dayanıklı bir tarım seçeneği olarak değerlendirilebileceği düşünülüyor.

DENEYİ, TÜRKİYE'DEKİ EKİP HAZIRLADI

Yaşar Üniversitesi Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi Dekan Vekili Prof. Dr. İsmail Türkan, Ege Üniversitesi Biyoloji Bölümü öğretim üyeleri Doç. Dr. Rengin Özgür Uzilday ve Doç. Dr. Barış Uzilday'dan oluşan ekibin tasarladığı "Extremophyte" deneyiyle, yüksek tuzlu ortamlara dirençli bitkinin çok zayıf yerçekiminde yüksek tuzluluğa karşı gösterdiği toleransı sürdürüp sürdüremeyeceği incelenecek.

Prof. Dr. İsmail Türkan, Uluslararası Uzay İstasyonu'nda (ISS) gerçekleştirildikten sonra Türkiye'de devam edecek olan deney kapsamında bitkinin yüksek tuzluluğa karşı gösterdiği tolerans ve mikro yerçekimi arasındaki etkileşimin ortaya konmasının hedeflendiğini aktardı.

tuz-golunde-yetisen-bitki.webp

Uzay ortamında bu tür bir etkileşimin ilk kez araştırılacağını bildiren Türkan, "Bitkinin bu özelliğinin, diğer gezegenlerde kurulması planlanan üslerde, tuz ve metal içeriği yüksek regolitlerin (Ay ve Mars toprağı) iyileştirilmesi ve astronotların çeşitli atıklarının arıtılmasında kullanılabilme potansiyelinde olduğunu düşünüyoruz." ded.

Bitki sodyum klorür dışında, lityum ve bor gibi elementlere de toleranslı olduğundan uzayda ağır metal ve diğer çevresel streslere karşı toleransın araştırılması konularında ileride yapılacak deneylerde de kullanılabilir olacağını söyleyen Türkan, "Bu ilk bilim misyonu kapsamında ülkemize ait, dünyada model olarak kabul görmüş endemik bir bitki türü ile uzay ortamında ilk kez deney yapılacak olması çok önemli." değerlendirmesinde bulundu.

Kaynak:TR HABER