Türkiye Karate Federasyonu Başkan Adayı Aslan Abid Oğuz, seçimde iddialı:

İSTANBUL (AA) - HİLMİ SEVER - Türkiye Karate Federasyonunun 11 Aralık Cumartesi günü Ankara'da gerçekleştirilecek olağan seçimli genel kurulunda başkanlık için yarışacak üç adaydan biri olan Aslan Abid Oğuz, projeleriyle karate camiasına yeni bir heyecan getireceklerini belirterek, seçimde iddialı olduğunu söyledi.

Ercüment Taşdemir ve Murat Delihasan'la birlikte başkanlık için yarışacak Aslan Abid Oğuz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Üç isim, yeterli 45 imzayı alarak aday olmayı hak etti. En çok imzayı ve delegeyi ben aldım, bunun için camiamıza teşekkür ediyorum. Ciddi farkla önde götürdüğümüz yarışı, teslim ettiğimiz imzalarla tescil etmiş olduk. Diğer adayların da aralarında 20'şer fark var. Seçimin diğer bileşenlerinin etkisi ve verdikleri destekle şu ana kadar önde götürdüğümüz yarışı kazandığımızı 11 Aralık'ta göreceğiz Allah'ın izniyle." ifadelerini kullandı.

Salgın sürecinin seçimi bir yıl geciktirdiğini aktaran Oğuz, "Yaklaşık 2 sene önce yola çıktığımızda, 29 yeni projeyle yola çıktık. Bu projelerin karateyi çok daha ileriye götüreceğine inanmıştık. Bu projeleri camiamıza sunduk, anlattık, bire bir temas ettik. Edirne'den Van'a karatenin olduğu her yere gittim, camiamıza, hocalarımıza projelerimizi anlattım. Demek ki büyük bir karşılık bulmuş ki bu durum geçen hafta teslim ettiğimiz imzalarda da açık ara önde olmamızı sağladı. Kamu kuruluşlarından imza talebimiz olmadı. Çünkü biz camiamıza, özellikle de Spor Bakanlığına sadece kulüplerin bize verdiği desteği göstermek istedik ve bunda da başarılı olduk. Seçimin diğer bileşenlerinin de desteğinin bizim yanımızda olmasıyla birlikte seçimi tahmin ettiğimiz gibi açık ara farkla alacağız." şeklinde konuştu.

- "Özellikle hakemler için yapılmamışları yapmak için yola çıktık"

"Karate için yapmak istediğimiz çok şey var. Hakemler, antrenörler ve sporcular, bu üç ana parçanın her biri için özellikle hakemler için yapılmamışları yapmak için yola çıktık." diyen Türkiye Karate Federasyonu Başkan Adayı Oğuz, şunları kaydetti:

"Hakemlerin oyu yok, neden hakemlere bu kadar ilgi gösteriyorsun, diye tatlı eleştiriler de aldık ama hep şunu söyledim, hakemlerin sorununu çözdüğümüz zaman antrenörlerin de sorununu çözmüş olacağız. Çünkü antrenörlerimizin yarı problemi hakemlerle ilgili. Yetersiz, organizasyonlarda yorgun hakemlerle, alınan kararların yanlışlığıyla. Sabah 8'den gece 24'e kadar görev yaptığı için tatamide uyumak zorunda kalan hakemlerin görmediği, yanlış verdiği kararlarla antrenörlerimiz ve sporcularımız mağdur olmakta. Antrenörlerimize mali sorunlarını çözmek için hazırladığımız projelerle de destek olacağız. Sporcuların milli takıma seçilmelerindeki problemi gidermek için dünyada da kullanılan ranking sistemini kullanacağız. Çünkü çok iyi bir sporcu, anlık başarısızlıkla milli takıma girme şansını kaybediyor. Yıl içindeki performansına baktığımızda bu sporcunun milli takımda olması gerektiğini düşünüyoruz. Bunun için ranking sistemini devreye soktuğumuzda bu gibi problemleri ortadan kaldıracağız."

- "Türkiye Karate Federasyonunun maalesef şu ana kadar bir kamp tesisi yok"

Tesisleşmeyle ilgili çok güzel projeleri olduğunun altını çizen Aslan Abid Oğuz, "Türkiye Karate Federasyonunun maalesef şu ana kadar bir kamp tesisi yok. Bütçemizin çok büyük kısmını 5 yıldızlı otellerde uzun sürelerce yapılmış olan kamplara ayırmak zorunda kalıyoruz. Fakat hem kanunun hem devletin verdiği imkanlar var. Şu an atıl olarak kullanılmayan bu tarz tesise dönüştürülmeye mümkün yerleri kullanma imkanımız var. Bu, Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından verilen bir hakkımız. Belki bir yıllık bütçemizin tamamıyla böyle bir tesisi hazırlayarak önümüzdeki yıllardaki harcamaları amorti etmiş olabileceğiz. Bu da camiamız için çok önemli." ifadelerini kullandı.

Hakemlerin ve antrenörlerin ödedikleri vize ücretleriyle ilgili çalışmaları olduğunu da aktaran Oğuz, "Sporcuyu, antrenörü, hakemi gelir kaynağı olarak görmüyoruz. Onlardan alınan tescil ücretlerini kaldıracağız. Milli sporcular gururumuz fakat bir sporcu milli olduğunda 1000-1200 liraya millilik belgesi almak zorunda kalıyor. Bu ciddi bir külfet. C milli bir sporcu B milli olmayı bekliyor, millilik belgesini almıyor maddi külfetten dolayı. Millilik belgesi gururdur, bu gururun engellenmemesi gerek. Üç yıllık görev sürecinde tüm projelerimizi hayata geçireceğimizi biliyoruz ve inanıyoruz. Karate, voleybol ve basketboldan sonra en çok lisanslı sporcuya sahip spor dalı. Dünyada da yetenek olarak başarılı olduğumuz bir spor. Judoda, atletizmde devşirme sporcularımız var ama karatede dereceler yapan, olimpiyatta madalya alan sporcularımız kendi öz evlatlarımız." değerlendirmesinde bulundu.

2024 yılında Fransa'da düzenlenecek Yaz Olimpiyatları'nda karatenin yer almayacağı yönündeki açıklamalara da değinen Oğuz, şöyle konuştu:

"2020 Olimpiyatları Japonya'da yapıldığı ve Japonya'nın milli sporu olduğu için ev sahibi kontenjanından dahil olmuştu. 2024 yılında Fransa'da maalesef böyle bir problemle karşı karşıyayız ama hem Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi hem de Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) ile yapacağımız organize çalışmalarla, bu konuda baskı unsuru oluşturarak karatenin yine hak ettiği olimpiyatlarda olmasını sağlamak istiyoruz. En azından 2028'de bunu gerçekleştireceğimize inanıyoruz. Bu konuda çok ciddi talep var. Karatenin sert bir spor olduğu için olimpiyatlardan çıkarıldığı konusunda yanlış bir algı var. Öyle bir şey yok, boks daha darbeli ve sert bir spor. Hakem kararlarının müsabakanın neticesini belirlediği de iddia ediliyor, buna da katılmak mümkün değil. Hakem kararları her spora etki ediyor. Karateyi bu yüzden olimpiyatlardan çıkarmak hakkaniyete uymayacaktır. Hakemin olduğu her yerde sonuca etki vardır, önemli olan niyettir. Karateyi tekrar olimpiyatlara kazandıracağımıza inanıyoruz."