Zayıf siyasi aktörlerin konsorsiyumu…

Şenol Metin

Kapatma davaları, Ergenokon, Ayışığı Balyoz gibi adlarla kodlanan darbeleri, Cumhuriyet mitingleri ve son olarak 15 Temmuz hain FETÖ Kalkışması gibi büyük badireler atlatmasına rağmen Ak Parti, Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Türkiye’ye bir iktidar sorunu yaşatmadı.

Recep Tayyip Erdoğan’ın inşa ettiği Ak Partili yıllara bir eleştiri getirilecekse muhalefet kurgusuna getirmek gerekir. Vesayet altında tutulmak üzere kurgulanmış siyasal sistemimizin zayıf siyasi aktörler üretmesi beklenmesine rağmen iktidar boyutunda bu olmadı. Batılı siyasal bilimcilerin STRONGMAN dedikleri güçlü liderliği ile Recep Tayyip Erdoğan teoriyi çökertmiştir. Muhalefet cephesinde ise zayıf siyasi aktörlere dayalı kurgu son derece başarı ile çalışmaktadır. Türk siyasi sistemi ne yazık ki güçlü muhalif aktörler üretememiştir.

2023 Seçimlerinin bu soruna neşter vuracağını düşünüyorum.

2023 seçimlerinde Türkiye'nin zayıf siyasi aktörlere dayalı muhalefet kurgusunun çalışıp çalışmadığı bir kez daha test edilecek. 2023 seçimlerinde zayıf siyasi aktörlerin konsorsiyumu ile şekillenen kurgunun tasfiye olacağını, güçlü muhalif liderlerin ortaya çıkışı için zemin olacağını değerlendiriyorum.

2023 Seçimleri ile Türkiye muhalefetinin kurumsal liderliğinin, temsilinin zaafiyeti tescillenip, yeni güçlü aktörlere zemin oluşturacak. Başka;

Türkiye’nin ana muhalefet kimliği olarak kurgulanmış olan CHP’nin, ana aksından koparak mezhepçi, etnik kimliği önceleyen yapıların kontrolüne geçmesi ile ana muhalefet rolunu ifa edemediğini bir kez daha test edeceğiz.

 İYİ Partinin lideri erkeksi jargon ile kadın profili üzerinden ana muhalefet liderliği için hazırlanıyor. Milletin güçlü lider talebi İYİ Parti kadrolarında farkedilmişe benziyor. Bu liderliğin pazarlamasını ise milliyetçilikten ulusalcılığa savrulan, Erdoğan karşıtlığını Devlet Bahçeli’nin Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan etrafında kenetlenişine yönelik kızgınlığa tevdi eden, ağırlığı akademisyenlerden oluşan yapılar yapmakta. 15 Temmuz sonrası süreçte Devlet Bahçeli’ye biat etmiş gözüken ancak has daire sohbetlerinde 2016 Mayısında kongre hezimetini ‘Niye başaramadık!’ hayıflanmasında ifade eden bu zevat, bir kısım milliyetçi STK’lar üzerindeki örgütlü gücü ile mobilize olmuş durumda.

2023 sonrasında seçim sonuçları üzerinden kariyer planlaması da yapan bu kadroların bir seçim dönemi daha beklemesi gerekecek gibi…

2018 Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi ‘Bize (CHP, Saadet ve İYİ Parti)  Abdullah Gül’ü aday göstermemiz telkin edildi.’ ifşaatı Meral AKŞENER’in kendisine tanımlı Türkiye muhalefetinin ikinci düzey lideri rolünü kabullenmeyeceğinin ifadesidir.  2018 seçimlerinde elinde fazla seçenek olmadığı için katlandığı bu düşük profile 2023 sonrası süreçte katlanmayacaktır.

Birleşirler, Birleştirirler…

Türkiye’de seçimler sadece ülkeyi kim yönetecek sorusuna cevap veren yöntem olarak seçimden ibaret değildir. Son yıllarda yapılan tüm seçimlerimizde bu husus çok daha belirgindi. 2023’te öyle bir seçim olacak. 2023 Seçimleri Muesses Nizam, Global Monarşi, Üst Akıl olarak adlandırılan fluu güçler/yapılar ile Milli Güçler/Yapılar arasında olacak.  

Evet; Bir komplo dili gibi gözükse de o kadar gerçek ki…

Aksi halde nasıl izah ederiz; 15 Temmuzda milli bir duruş ile ülkeyi uçurumdan çekip almak için kader arkadaşlığı yapmış olan iki liderden biri Devlet Bahçeli’nin MHP’sine karşı ’15 Temmuzdan hemen önce ‘Ben Başbakan Olacam’ diyerek içindeki sevdaları deşifre eden Meral Akşener’in İYİ Parti’sinin Milliyetçi Türklerin oyunu alsın diye monte edilmesini…

Aksi halde nasıl izah ederiz; Milli Görüş okulundan yetişmiş, Milli Görüş teşkilatının her kademesinde görev yapmış Recep Tayyip Erdoğan’a karşı Milli Görüşün diğer partisi Saadet Partisi ve Temel Karamollaoğlu’nun mütedeyyin kesimin oyunu alsın diye monte edilmesini…

Aksi halde nasıl izah ederiz;  Hayatı Rahmetli Erbakan Hocama zulmetmekle geçmiş CHP’nin Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun  Erbakan Hocamın vefatının sene-i devriyesinde onur konuğu olarak davet edilebilmesini, Erbakan Hoca sağ olsaydı CHP ile ittifak kurardı açıklamasını... 

Aksi halde nasıl izah ederiz; Bölücü Terör Örgütü PKK’nin siyasi kanadı HDP’nin ‘İYİ Parti Genel Başkan yardımcısı Yavuz Ağıralioğlu için yaptığı en galiz hakaretlere İYİ Partinin sessiz kalışını, sonrasında ise Yavuz Ağıralioğlu’nun Genel Başkan Yardımcılığından alınmasını….

Aksi halde nasıl izah ederiz; Kemal Kılıçdaroğlu’nun iktidara geldiğimizde ilk çıkaracağımız KHK’nın tüm KHK’lıları göreve iade etmek olacağı açıklamasını…

Evet; 2023’te sadece bir seçim yapmayacağız…

Erbakan Hocam Partileri Milli Görüş ve Diğerleri diye tasnif ederdi.                 

Rahmetli Erbakan Hocamdan öğrendiğimiz O’na da Abdulhamid Han’dan tevarüs eden bir düşünme sistematiği var.

Abdulhamid Han, karar verirken eğer tereddütü var ise o günün Muesses Nizamının, kararını öğrenir, tam zıddını yaparmış.

Evet,  Global Monarşi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a karşı herkesi birleştirmiş. FETÖ, PKK, DHKP, HDP…

28 Şubatın Zalimlerinden CHP ile Mağdurlarından Saadet Partisi birleştirilmiş.

Milliyetçi Türklerin Partisiyim diyen İYİ Parti ile Bölücü terör Örgütü PKK’nın siyasi kanadı HDP birleştirilmiş.

Peki Global Monarşiyi bu kadar kızdıracak ne yapıldı?

‘Dünya Beşten Büyüktür.’ Derseniz,

‘Beş Ülkenin iki dudağının arasına Dünya’yı mahkum edemezsiniz.’ Derseniz,

Yalnızca Türkiye’nin değil,

Yalnızca Müslüman halkların değil,

Tüm mazlum milletlerin umudu haline gelmişseniz,

BİRLEŞİRLER, BİRLEŞTİRİRLER…