Tarım ülkesi olmasına rağmen Türkiye’nin 2006 yılına kadar bir tarım kanunu yoktu. Tarım politikalarının amacını, kapsamını ve konularını belirleyen 25 Nisan 2006 tarihinde 5488 sayılı “Tarım Kanunu” yürürlüğe girdi. Birçok akademisyenin, sahadan uzman ekiplerin katkısı ile tarım kanununda bazı değişikleri içeren yeni ilave kanun hazırlandı. TBMM’de kabul edilerek yasalaşan 422 sıra sayılı Kanun ile tarım ve orman alanlarındaki birçok konuda yeni bir dönem başlıyor.
23 Mart 2023, tarihinde “Orman Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair 422 Sayılı Kanun” üretim planlaması, sözleşmeli üretim, boş kalan arazilerin üretime kazandırılması ve orman köylülerimizin refah seviyesinin artırılması, ilaç etken maddesi olarak kenevir yetiştiriciliği konusunda önemli düzenlemeler gibi birçok önemli konuyu içeren kanun değişikliği teklifi TBMM’de kabul edildi. Bu kanunla üretim daha planlı hale gelecek.
Değiştirilen yeni kanun ile Tarım Kanunu’nun 7. Maddesinde yapılan değişiklikle çiftçiler üretim yapmadan önce Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan izin almaları gerekiyor. İzin alınması gerekiyor denilince hemen bir bürokrasi ve evrak işlerinde müteşekkil bir angarya anlaşılmasın hemen. İzinden maksat; bakanlık, arz ve talep miktarı ile yeterlilik derecesini dikkate alarak hangi ürün veya ürün gruplarının üretileceği ile tarım havzası veya işletme bazında asgari ve azami üretim miktarlarını belirleyecek.
Özetle kanuna göre, tarımsal üretimin planlanması, gıda güvencesi ve güvenliğinin temin edilmesi, verimliliğin artırılması, çevrenin korunması ve sürdürülebilirliğin tesis edilmesi için Bakanlıkça belirlenen ürün veya ürün gruplarının üretimine başlanmadan önce Bakanlıktan izin alınır. Bakanlık, arz ve talep miktarı ile yeterlilik derecesini dikkate alarak hangi ürün veya ürün gruplarının üretileceği ile tarım havzası veya işletme bazında asgari ve azami üretim miktarlarını belirler.
Neden böyle bir izine ihtiyaç duyuldu?
Ekonomik, sosyal ve çevresel açıdan yaşanan gelişmeler ile küresel iklim değişikliği tarımsal üretimi önemli ölçüde etkilemektedir. Diğer taraftan artan nüfus ve kentleşme ile gıdaya olan talep artışı, doğal kaynakların etkin bir şekilde kullanılmasına imkân sağlayacak planlamaları zorunlu hale getirmektedir.
Tarım politikalarının amaçları, ilkeleri ve öncelikleri doğrultusunda ülkemizde tarımsal üretimi planlamak, gıda güvencesi ve güvenliğini temin etmek üzere üretim öncesinde Bakanlıktan izin alınmasını sağlayacak düzenlemelere ihtiyaç duyulmaktadır.
Yapılacak bu düzenlemeler ile arz ve talep durumuna göre üretim gerçekleştirilerek, kaynakların sürdürülebilirlik ilkesi çerçevesinde verimli kullanılmasına imkân sağlanacaktır.
Bakanlığın belirlediği ürün ve ürün gruplarında izin almadan ekim yapanlara tarımsal desteklemelerden 5 yıl men cezası ve ayrıca idari para cezası verilecek. Yasaya göre, izin almadan üretim yapanlar önce yazılı olarak uyarılacak.
Uyarı tarihinden itibaren 12 ay içerisinde bu maddeye uygun faaliyette bulunmayanlar, uyarı tarihinden itibaren 5 yıl süreyle hiçbir destekleme programından yararlandırılmayacak.
Yazılı uyarı ve desteklerden men cezasına rağmen bir sonraki takvim yılında da faaliyette bulunduğu tespit edilenlere, ürün grubuna göre bu faaliyetten elde edilecek yıllık brüt hasılanın yüzde birinden beşine kadar idari para cezası verilecek.
Bugünlerde yaşanan soğan arzının azlığı bu konunun daha iyi anlaşılmasına imkân sağlayacaktır. Ülkemizde her yıl bir ürün fazla olur ve onun fiyatı o sene çok düşer. Bir sonraki sene de o ürün kimse ekmez ucuz olduğu için, gereken kâr marjını yakalayamadığı için. Bu seferde az ürün olduğu için fiyatlar normalin çok üzerinde yükselir.
Bu sene kuru soğan fiyatları çok yükseldi. Neden çünkü geçen yıl soğan üretimi çok olduğu için, arzı çok olduğu için fiyatlar düştü. Üretici de istenilen karı elde edemediği için bu sene az ekti. Ürün az olduğu için de talep fazlalığından, soğanın fiyatları anormal bir şekilde arttı. Seneye üretim artar, yine fiyatlar düşer. Bu döngü bu şekilde sürüp gider.
Ülkemizde bazı ürünler sürekli böyle bir döngüye girer. Karpuz bir sene çok pahalıdır, bir sene çok ucuz. Patates bir sene pahalıdır bir sene çok ucuz. Üretici bir sene kar eder bu ürünlerden bir sen istediği karı elde edemez. İşte bu anlamda yapılan bu değişiklik çok yerinde bir değişiklik. Şehirde bir şey üreteceğiniz zaman mutlaka bir yerlerden izin almak gerekiyor. Ekmek üretecekseniz belediyeden izin almanız gerekiyor, ticaret odasından izin almanız gerekiyor. Yine sanayide bir parça üretecekseniz, sanayi odasından, belediye vs. yerlerden izin almanız gerekiyor. Peki, tarımla ilgili bir üretimde neden izin alınmıyor? Tarımda da bu şekilde izin alınması gerekiyor. İzin alınmasını istemek engellemek maksatlı bir şey değildir. Burada izinlerin amacı; bir planlama ve standardizasyon içindir.
Izdırap olsun, diye ya da işi yokuşa sürmek için ya da üretimi yavaşlatmak, engellemek için, bu tür angarya olsun diye yapılan işler değildir. Tarımda izine dayalı üretimde aynı gerekçelere matuf. Burada hem ülkenin istediği ürün üretilmiş olacak, hem ihtiyaca göre ürün üretilmiş olacak dolaysıyla da hem üretici zarar etmeyecek hem de tüketici aşırı pahalı ürün tüketmemiş olacak. Burada hem üretici kazanacak hem de tüketici.