150 milyon dolarlık bütçe ile hazırlanmış bir film. ’KOMPLE TEORİSİ’ filmin adı. Seyredenler bilirler. Başrollerini Mel GİBSON ve Julia ROBERTSAN oynadığı ve gişe rekorları kıran bir film.
Filmin konusunu hatırlayanlar bilirler ;
Komplo teorisi üreten bir taksici ile Adalet Bakanlığın da görevli bir personel ararsın da geçen olaylar filmin konusudur.
Filmde ABD Başkanının Türkiye’ye yapacağı ziyaretten bahsedilir ve taksici başkanın Türkiye’ye gitmemesi gerektiğini çünkü Türkiye’nin güneyinde büyük bir deprem olacağından bahseder..
Filmin gösterime girdiği tarih 1997 yılıdır..
Kısa adı H.A.A.R.P olan ve A.B.D ordusunun hizmetinde olan bir birim. Alaska’nın Gakona Bölgesinde kurulmuş olan bu tesis.
Neden bu bölge ?
Çünkü dünyanın elektro manyetik alanlarına müdahale edilebilecek en uygun nokta.
H.A.A.R.P de her ne kadar masum bilimsel çalışmalar yapıldığı iddia edilse de söz konusu tesisisin ALASKA gibi ıssız bir yerde konuşlandırılması vePENTAGON2un emrinde olması ve özel korunaklı alan ilan edilmesi bu tesis hakkında kısaca bir araştırma yapılması aslında YENİ DÜNYA DÜZENİ savunucularının yeni dünya düzeninden neyi kastettiklerini anlamış oluruz.
Bu yeni dönem savaş tekniği ile
1_İklimler değiştirilebiliyor
2_Yapay depremler oluşturulabiliyor
3_İnsan beyinleri elektro manyetik dalgalar ile ele geçirilebiliyor
4_Kutuplar eritilebiliyor.
5_Termonükleer patlamalar ve daha bir çok kitlesel ölümlere sebebiyet verecek doğal afet görünümlü saldırılar yapılabiliyor..
H.A.A.R.P teknolojisi ya da silahı hakkın da ilk açıklamayı yıllar evvelinden Ahmedi NEJAT yapmıştı ve demişti ki :
‘Batı bizim bulutlarımızı engelleyerek kuraklığa sebep oluyor’.
Sonra Venezüella Devlet Başkanının açıklamaları..
Tarih:17 Ağustos 1999.. 7,4 şiddetinde sallandık ve İzmit / Gölcük depremi..
Hollywood yapımı ‘KOMPLE TEORİSİ ‘ filminde 0.1 lik sapma ile açıkça söylenen deprem..
Akabinde Haiti Depremi yıl 2010..
Japonya Depremi 2011..
Evet artık küresel sermayesi ile ve küresel alanda faaliyet gösteren düşünce kuruluşları eli ile ve zihinleri işgal eden ve dünya halklarını uyuşturan Medyası yanında kitlesel ölümler kusan savaş tekniklerini de Yeni Dünyanın Küresel Aktörleri devreye sokmuş vaziyette..
Küresel ve kitlesel ölümler kusan savaş metotları ile yeryüzü tek bir merkezden yeniden şekillenmek isteniyor ve artık mesajlar açıktan veriliyor…
Peki ya bizler.. Maalesef kaderimizi düşmanın eline teslim etmişiz ..İç çatışmalarla her gün biraz daha ölüyoruz..
Selam ve Dua..