YAŞAMI SWOT ANALİZİYLE YÖNLENDİRİN

Sedat Dönmez

Pazarlama hayatın her alanında olması gereken bir kavram. Biz genel de satış ve pazarlamayı bir tuttuğumuz için “Pazarlama” kelimesinden korkarız. Hatta “Kendini pazarlamak” terimi bile ayıp gelir genelde. Oysa pazarlamayla hayatın her alanına iç içeyiz. Şirketler pazarlama karmasını oluştururken müşteri açısından bakar, müşteri tatminini göz önüne alır. İletişim karmasında halkla ilişkiler, reklam, sponsorluk pazarlama odaklı yapılmalı ve işlenmeli. Özellikle halkla ilişkiler pazarlamanın dışında tutulur hep. Çünkü iletişim karmasının üvey evladı gibi oldu halkla ilişkiler. Müşteri temsilciliğini, sekreterliği halkla ilişkiler olarak gördük. Belediyeler, özel kurslar kim varsa halkla ilişkiler kursu açtı. E tabi bu gelişim halkla ilişkilere darbesini vurdu. Şirketlere halkla ilişkileriniz pazarlama odaklı olmalı dediğinizde anlamaz ve yadırgar tavırlarla yüzünüze bakıyor. Daha önce de değinmiştim halkla ilişkiler mesleğinin kendini pazarlamaya ihtiyacı var.

Kendinden pazarlamak deyince konumuzun özüne dönelim. Yaşam içerisinde sürekli bir girişim içerisindeyiz. Toplumsal bir çevre içindeyiz. Bu nedenle ilk önce insan kendi pazarlama karmasını oluşturabilmeli. Şirketlerimizden, çalıştığımız kurumlardan önce aslında kendi pazarlama bileşenlerimizi toparlamalıyız. Bir ürün olarak önce kendimizi el almalıyız yani. Çünkü pazarlama demek hayatın ta kendisi demek. Bizim giyimimiz, konuşmamız, nerelerde bulunduğumuz, sohbet ederken seçtiğimiz kelimeler ve birçok şey pazarlama karmamıza hizmet eder. Günümüz etkileşimli pazarlama döneminde insanlarla markaları birbirinden çok keskin çizgilerle ayırmamız hata olur. Hayata pazarlama anlayışıyla bakarsak daha berrak, daha geleceğimizi planlayabilen bireylere dönüşebiliriz. Hayatınızdaki her tercihi kendinize yaptığınız SWOT analizi ile karar verebilirsiniz. Pazarlama bu analizden beslenir. Stratejilerinizi bu analiz sonucuna göre yönlendirirsiniz. SWOT analizini hatırlatmak adına söylüyorum firmaların rakiplerine göre güçlü zayıf, yaşadıkları pazar ortamına göre fırsat ve tehditlerini ortaya koyduğu analiz yöntemi. Eğer kendi adımıza iyi bir SWOT analizi yapabilirsek eğitim hayatımız da iş hayatımız da özel hayatımız da bizi mutlu edecek seviyeye ulaşır. SWOT analizi ile sevgilinizi bile değiştirebilirsiniz. Bir şirkete başvururken oturun ve kendi SWOT analizini yapın. Sizin bu işe başvuracak kişilere göre güçlü ve zayıf yönleriniz neler, başvurduğunuz sektördeki fırsatlar ve tehditler neler. Sektör içerisindeki fırsatları ancak güçlü yönlerinizi daha da güçlendirerek zayıf yönlerinizi güçlendirerek değerlendirirsiniz. Böylece sektörün tehditlerini de fırsata dönüştürürsünüz. Daha canlı bir örnekle açıklayalım, iş başvurdunuz fakat rakiplerinize göre eksiğiniz yabancı dil. Demek ki zayıf yönünüz bu. E sektörde de her yerde yabancı dil isteniyor. Sektörün tehdidi yabancı dil. İyi bir SWOT yapar da bunu fark ederseniz. Yabancı dil eksiğinizi giderecek bir strateji geliştirirsiniz o zaman bu gördüğünüz zayıf yönünüz belki de sizin en güçlü yönünüz olabilir. Bu hayatınızdaki tüm kararlar için geçerli olan bir kural, kendi analizinizi yaparak stratejilerinizi buna göre kuramazsanız iş dünyasında da başarılı olmanız mümkün değil. Eksikleri göremeyip ben ne yapacağım diyerek zaman geçirirsiniz.

AK PARTİ İLETİŞİMİ YOĞUN TUTUYOR

Birkaç hafta öncesinde siyasal iletişime değinmiştik. Seçim sürecindeki iletişim çalışmalarını yakından takip ediyoruz. AK Parti televizyon reklamlarıyla yoğun bir iletişim sürdürüyor. Diğer partilerimiz ise şu an bayrak ve sokaklarda araba gezdirerek iletişimlerini sürdürüyor. Bu açıdan AK Parti’yi tebrik etmek gerekiyor. İletişimde 1-0 önde diyebiliriz. Özellikle “Ben lafa değil icraatta bakarım” stratejisi diğer partileri zora sokacak gibi duruyor. Bakalım diğer partilerimizden nasıl bir iletişim cevabı gelecek. Tatlı bir iletişim rekabeti bekliyoruz.