İnşaat sektörünün insanların en temel ihtiyacının giderilmesi üzerine kurulduğunu ifade eden İnşaat Mühendisleri Odası Konya Şube Başkanı Hasan Özgür Yetiştirici, hiç bitmeyecek bir alan olduğunun altını çizdi. Sektörde ara eleman sıkıntısı yaşadıklarını dile getiren Yetiştirici, eğitim politikasında sorunlar olduğunu söyleyerek konu ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
‘HİÇ ÖLMEYECEK BİR SEKTÖR’
İnşaat sektörünün her zaman var olacağını ifade eden Yetiştirici, “İnşaat mühendisliği insanların en temel ihtiyacının giderilmesi üzerine kurulmuştur. Ama sadece ev olarak düşünmemek lazım. Ticari alanlar, endüstriyel yapılar, büyük yapılar, yol, su kanalları, köprü gibi geniş bir kapsamda değerlendirmek gerekiyor. Yüzyıllardır hiç ölmeyen ve ölmeyecek bir sektör. Deprem kuşağında bir ülke olarak da her geçen gün inşaat mühendisliğinin öneminin arttığını görmekteyiz. Mesleğimiz çok değerli ve her geçen gün o değerin daha da arttığını gözlemliyoruz. Kendimizin ve çocuklarımızın barınma, okul, eğitim, ticaret, AVM gibi her alana dokunan mühendislik hizmetiyle hayatımızı kolaylaştıran bir mesleğin mensubuyuz.” şeklinde konuştu.
‘İŞ GÜVENLİĞİ FARKINDALIĞI OLUŞTURULMALI’
İnşaat sektöründe iş güvenliğinin önemini vurgulayan Yetiştirici, “İş dalları ‘az tehlikeli, tehlikeli, çok tehlikeli’ olarak 3 sınıfa ayrılmıştır. İnşaat sektörü ise ‘çok tehlikeli’ sınıfa giriyor. Yüksekten düşme, asansör boşluğuna düşme, elektrik çarpmaları gibi birçok tehlike inşaatta bulunuyor. Bu konuda farkındalık oluşturmalıyız ki önemleri de alınsın. Konya’da bu bilinç diğer yerlere göre daha fazla. Madenlerde, limanlarda, tersanelerde çok tehlikeli durumlar hasıl. Bu noktada eğitimler çok önemli. İşe başlayacak kişinin hem sigortasının yapılması hem de iş güvenlik eğitimlerinin verilmesi lazım. İş sağlığı noktasında muayenelerinin periyodik olarak yapılması gerekiyor. Kurtarma ipleri dediğimiz ağlar geriliyor.
Asansör ve merdiven boşluklarının korunaklı olarak çevrilmesi gerekiyor. Uyarı levhalarının mutlaka asılması lazım. İnşaat çevresinin de iyi bir şekilde belirlenip, giriş çıkışların kontrollü bir şekilde sağlanması gerekiyor. İşçilerimize mutlaka baret, emniyet kemeri, çelik uçlu ayakkabı gibi kişisel koruyucu malzemelerinin tam olarak teslim edilerek sürekli eğitimler verilmesi gerekiyor. Onları bilinçlendirmek, eve tek parça halinde götürmek biz inşaat mühendislerinin ve şantiye şeflerinin sorumluluğundadır.” diye aktardı.
‘ARA ELEMANI KAYBETTİK’
Sektörde ara eleman sorunundan bahseden Yetiştirici, “İnşaatların insan gücüne dayalı bir mekanizmada üretimi söz konusu. Şu anda usta ve ara eleman problemi yaşıyoruz. Kalifiye elaman eksikliği hissediyoruz. 11 ili vuran büyük depremden dolayı da birçok kalifiye inşaat ustası deprem bölgesine gitti. Ara eleman sıkıntısını, yanlış eğitim politikalarının sonucu olarak görüyorum. Her ile bir üniversite, mühendislik fakültesi ve ikinci öğretimler açıldı. Bir dönem teknoloji fakülteleri de bizimle denk sayıldı. Biz sayı olarak çoğaldık ama maalesef nitelik olarak yeterli olamadık. Daha donanımlı mezunlar vermeliydik. Hep mühendis mezun edip piyasaya sürdüğümüz için ortada ara elemanı kaybettik. İnşaat mühendisi arkadaşlarımız mezun olduktan sonra hem kişisel gelişimlerini hem de mesleki anlamda donanımlarını yürütmeleri lazım. Biz de oda olarak meslek içi eğitimler düzenleyerek bu eksiklerini tamamlamaya çalışıyoruz.” ifadelerine yer verdi.
‘KENDİLERİNİ YETİŞTİRMELERİ GEREKİYOR’
İnşat mühendisi öğrencilerinin kendilerini uygulama alanında yetiştirmeleri gerektiğini söyleyen Yetiştirici, “Çok büyük bir sektör. Kendi ve yan dalları ile beraber birçok sektörü de ateşliyor. Son dönemlerde inşaat sektörünün sorunlarının inşaat mühendisliğine de yansıdığını görüyoruz. Doğru tasarım ve uygulamada yeterlilik noktasında eksikliklerimiz oluyor. Bunları gidermeye çalışıyoruz. Üniversitelerimizden eğitim alıp, piyasaya çıkan arkadaşlarımız maalesef ki uygulama noktasında eksik kalıyorlar.
Teoride varlar, hocalarımız gerekli altyapıyı sunuyorlar ama uygulamada bir yetersizlik görüyoruz. Arkadaşlarımız mühendis olarak mezun olduklarında ‘ben mühendisim, bu işi yapmam’ düşüncesindeler. Oysa usta-çırak ilişkisi içerisinde şantiyede birçok şey öğrenebilirler. Kendilerini yetiştirmeleri lazım. Egolarımızı bir kenara atıp, o mesleğin içerisinde kendimizi geliştirmenin derdine düşmemiz lazım. Bir konuda mutlaka uzmanlık edinilmesini tavsiye ederim. Bir mühendis, inşaat mühendisliğini ilgilendiren her şeyden bir şey bilmeli ama bir konuda her şeyi bilmeli.” sözleriyle konuşmasını sonlandırdı.