Allah kelamı Kur’an’dan mü’minlere emir şöyledir: “Gücünüz nispetinde Allah’a karşı sorumluluklarınızı yerine getiriniz.” (Tegâbun, 16). Müminden gücünü aşan şeyler istenmiyor. Akaid kitaplarımızda; “teklifin güç yetirilen şeylerde olduğu” ifade edilir. Yarın kıyamet gününde Yüce Allah tek tek bizleri gücümüz nispetinde yapıp yapmadıklarımızdan hesaba çekecektir.
Filistin davasının yılmaz savunucusu ve Hamas’ın kurucusu Şeyh Ahmet Yasin, hayatını tekerlekli sandalyede idame ettirmiş bir kahramandır. Felçli olmasına rağmen Filistin davasına sahip çıkacak bir nesli yetiştirmiş ve o nesilden bir hareket çıkarmıştır. 1917, 1948’lerden beri Filistin’in özgürleştirilmesi uğruna nice isimleri bilinen ve bilinmeyen kahramanlar vatanları için onurları için kanlarıyla topraklarını suladılar. Şehadet, bir çağrıdır tüm nesillere ve çağlara diyerek gitmişti, Metin Yüksel. Cezayir’in büyük düşünürü Malik b. Nebi.. Nesiller birbirlerine gizli bir mesaj taşır, demişti.. İşte bugünlerde bu Allah erlerinin fikriyatları Filistin İslam davasında tek tek tecelli ediyor.
Hatırlayalım. Şeyh Ahmet Yasin, 22 Mart 2004 Pazartesi günü sabah namazından sonra cami çıkışında Yahudilerin ABD yapımı F16 savaş uçağından attığı üç füze ile şehit edilmişti. O, sadık arkadaşı Dr. Abdülaziz el-Rantisi ile birlikte Filistin’in bağımsızlığı için mücadele veren Hamas’ı kurmuşlardı. Ahmet Yasin'in şehadeti sonrasında Abdülaziz El-Rantisi'ye ölümden korkup korkmadığı sorulunca, ona “ölümden hiçbir zaman korkmadığını” söyleten işte bu şehadet aşkı idi. Netice öyle de oldu.
Siyonist İsrail, Hamas’ın kurucu liderleri Salah el-Aruri’den sonra İsmail Haniye’yi, şimdi de onun yerine geçen Yahya Sinvar’ı şehit etti. Siyonistler Hamas’ın lider kadrosunu yok etmekle Filistin davasının yok edileceğini zannediyor. Bilmiyor ki, Şehit Yasinlerin, Rantisilerin, Arurilerin, Haniyelerin, Sinvarların arkasından binlerce bağlıları Filistin davası için varlıklarını sürdüreceklerdir. Onların açtığı cihat yolu asla kesintiye uğramayacaktır.
Gazze’de 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana bizzat Siyonistlerle cephenin en önünde gerilla savaşı veren Yahya Sinvar.. Filistin direniş tarihinin ilk kahramanı değildi, kesinlikle son kahramanı da olmayacaktır. O, şehitler kervanının bir ferdi oldu. Onun gibi binlerce kardeşi 1917’den beri Filistin toprağını canları, kanları ile suladı. Filistin direnişinin şehitler nehrine her gün yeni diriliş kanları akıyor. Bu zamana kadar milyonlarca şehit Filistin’in özgürlüğü için can verdi. Hala da vermeye devam ediyor. Bu bağlamda her bir Filistinli yaşayan bir şehit olarak bu kutlu yürüyüşlerini sürdürüyor.
Hamas’ın, şehit İsmail Haniye’den sonra başkanı olan Yahya Sinvar, Filistin davası tarihinde gelecek nesiller için mesaj vererek bu dünyadan ayrıldı. Her bir Filistinli imanında bir bir sadakatlerini göstermektedirler. Onların her birisi Kur’an’ın şu şekilde övdüğü yiğitlerdir: “Müminlerden bazı kimseler Allah’a verdikleri sözü yerine getirdiler, kimileri onun yolunda can verdiler, kimileri de ecellerini bekliyorlar; (vaadlerini) asla değiştirmediler.” (33/Ahzap 23). İşte Yahya Sinvar da bu yiğit Müslüman önderlerden birisidir. Onlar, bu dünyadan şerefli bir şekilde ayrılırken bütün Müslümanlara Filistin meselesinin, Kudüs davasının sadece Arap milletlerinin bir davası olmadığını, aksine Arap, acem bütün Müslümanların davası olduğunu haykırarak gittiler. Onlar Ortadoğu’da barışın, istikrarın, güvenliğin ve emniyetin ancak başkenti Kudüs olan ve toprak bütünlüğüne sahip özgür bir Filistin devletinin kurulmasıyla gerçekleşeceğini canlarıyla ödeyerek gittiler. Eğer bugün, Cumhurbaşkanımızın haykırdığı adil bir dünya düzeni olsaydı, başta zalim ABD olmak üzere uluslararası aktörler Ortadoğu’da barışın ancak Filistin davasının adil bir şekilde çözülmesiyle gerçekleşeceğinden emin olurlardı.
Kana doymaz canavar Netanyahu, Allah’ın günü öldürme, yıkım ve yıkmakla övünüyor. Çünkü iktidarda kalması savaşı sürdürmesine bağlı. Bu nedenle Gazze ve Batı Şeria’da yaptığı yıkımlarla doymayan Netenyahu ve savaş şürekâsı, şimdi de Lübnan’a saldırmaya devam ediyor. Onun amacı habire topraklarını genişletmek ve haksız yere yeni topraklar ilhak etmektir. Hâlbuki tüm Arap İslam dünyasının güvenliği Filistin devletinin kurulmasına bağlıdır. Bunu herkes görüyor da neden İslam dünyasının gafil liderleri görmüyor? Yoksa topraklarını İsrail’e kolayca peşkeş çekmeye mi hazırlanıyorlar? Filistin düşerse, Suriye, Lübnan, Irak, Mısır ve S. Arabistan düşer. Siyonistler toplumları hazırlamak için bu ülkelerin de içinde yer aldığı haritaları yayınlıyor. Hala görmüyor musunuz?
Başkan Yahya Sinvar’ın şehadetinden sonra geride bıraktığı terike de bize derin mesajlar veriyor: Mendil, Kur’an, dua kitabı, tespih, zikirmatik, mermi, el feneri, pasaport, şeker.. Dünyalıklarınız bu kadar olsun Ey Müslümanlar diyor. “Direnirken mağlup olan milletler kısa zamanda ayağa kalkar, teslim olan milletler ise, bir daha ayağa kalkamaz.” İşte Sinvar, giderken Filistin’in ve İslam dünyasının gençlerine direnin, kazanacaksınız mesajı vererek gitti. 1948 Nekbe’sindeki vahşi katliamlar sonrasında sağ kurtulan ve evlerini bırakıp sürgüne gitmek zorunda bırakılan Filistinlilerin evlerinin anahtarlarını yanlarında götürmelerinin sebebi de tekrar geri gelme umudunu nesillerine bir mesaj olarak taşımalarıdır. Bu anahtarların hikâyesini her Filistinli çocuklarına anlatarak bu dünyadan göçmektedir. Bu anahtarlar nesilden nesile anlatılan mesajın somut şifreleridir.
Her Müslüman gibi Filistinli Müslümanlar da ölümün ve hayatın yalnız Yüce yaratanın elinde olduğuna inanmaktadır. “Onlar; “De ki: evlerinizde dahi olsanız. Eğer birilerinin kaderine ölüm yazılmışsa, ölüm (gelir) onu yatağında da bulur.”(Âl-i İmran 154). İslam akaidine göre ister normal ölümle isterse öldürülmek suretiyle veya başka bir sebepten ölen her insan Allah yanında mukadder olan eceli ile ölür. Dolayısıyla her Filistinli Müslüman bu inançla yaşamaktadır. Bu inançla yaşayan bir millet ise asla mağlup olmayacaktır. İnşallah zulmün bânisi Siyonist İsrail kaybedecek, adâletin temsilcisi Filistin’in yiğit Müslümanları kazanacak ve ebediyen Kudüs Filistin İslam devletinin başkenti olarak kalacaktır.
Ruhun şad olsun İslam ümmetinin aydınlık yüzü Yahya Sinvar. Yolumuz, yolunuzdur. Ümmetimizin başı sağ olsun.