Zincir marketlerle ilgili dün kaleme aldığım yazı sonrası çok sayıda destek mesajı aldım. Hem yakın çevremden hem de sosyal medyadan iletişim kurduğumuz birçok kişi beni motive etti.
Bu konuyu gündemden düşürmememiz noktasında talepte bulunan, sabıkası bozuk zincir marketleri haberlerimizde ve köşe yazılarımızda sürekli sıkıştırmamız gerektiği konusunda bizleri uyaran ve cesaret veren tüm okurlarıma teşekkür ederim.
Hepimizin aynı gemide olduğunun bilinciyle gücümüz yettiğince bu konuda mücadele edeceğimizi bir kez daha hatırlatmak istiyorum.
Nitekim, bu soyguncu zincir marketler konusunda dün, AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda önemli açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan net bir mesaj verdi.
“Kurdaki dalgalanmaya son verdiğimiz gibi hayat pahalılığının önüne de biz geçeceğiz. Hayat pahalılığının belini de biz kıracağız. Marketler, çarşı pazar eğer vatandaşımıza hububatta, meyvede hala zulmetmeye devam ediyorsanız tüm dolaşan denetim ekiplerimizle sizlerin sırtına bineceğiz. Fırsatçılık yaparak halkımızı mağdur edenleri affetmeyecek, hepsinden yaptıklarının hesabını soracağız. Her şey sırasıyla olacak, vakti zamanında yapılacak.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, KDV indirimi noktasında üzerine düşeni yapmıştı. Şimdi de bunu suiistimal eden zincir marketler noktasında üzerine düşeni yapacaktır. Ben buna inanıyorum.
Erdoğan’ın dün yaptığı açıklamalarının içinde en önemli iki başlıktan birisi de AK Parti Belediyelerine yaptığı su indirimi talimatıydı.
Bu talimata ilk yanıt Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay’dan geldi.
Yüzde 7 KDV indirimine ilave olarak Konya Büyükşehir Belediye Meclisi’nde su tarifelerinde yüzde 7 daha indirim kararı alındı. Başkan Altay, böylece Konya Modeli Belediyecilik anlayışıyla su fiyatlarında yüzde 14’lük indirim yaptıklarını ifade etti.
Böyle zor bir zamanda böyle önemli bir fedakarlığı takdir etmemiz gerekiyor.
Üstelik, elektrik maliyetleri nedeniyle su aktarımında son zamanlarda maliyet yüzde 30 artmıştı. Konya’ya su akışını sağlayan su pompalarının yaktığı elektrik hayli maliyet oluşturuyordu. Bu sebeple de normalde suya yüzde 30 zam gelmesi gerekiyordu.
Ama Konya Büyükşehir Belediyesi üzerine düşeni fazlasıyla yapmış görünüyor. Bu indirimle birlikte dolaylı yoldan Konya’da su indirimi yüzde 44 seviyelerine ulaştı diyebiliriz aslında.
Toplu ulaşımda sivil bilete 2 yıldır, öğrenci biletine 4 yıldır zam yapmayan Konya Büyükşehir Belediyesi, enflasyonla mücadele konusunda üzerine düşeni her aşamada yapmaya devam ediyor.
Konya’da geçtiğimiz günlerde bir indirim haberi de Karatay Belediyesi’nden gelmişti.
Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca’nın talebi ve çalışmaları neticesinde Karatay Halk Ekmek Fabrikası, ekmeğin fiyatını 2,35’ten 2 TL’ye indirmişti. Burada da hem Hasan Kılca hem de Karatay Halk Ekmek Fabrikası’nın işletmecisi Ömer Faruk İyibildiren üzerine düşeni yapmıştı.
Ben, Konya’da üzerine düşeni fazlasıyla yapanlardan bir diğeri olan TMO Konya Baş Müdürü Mustafa Yılmaz'la ilgili de birkaç satır yazmak istiyorum.
Dünkü yazımda TMO ile ilgili birkaç öneride bulunmuştum. Ayrıca TMO’nun çalışmalarını manşetimize taşımıştık. Bugün kendisinin misafiri olacağız inşallah. Toprak Mahsulleri Ofisi’ni daha yakından tanıyacağız.
TMO Satış Marketi’nin fiyat politikası ve zincir marketleri dengelemek için nasıl devreye alınabileceği noktasındaki önerilerimi biraz daha genişleterek kendisine aktaracağım.
Ayıca buradan Toprak Mahsulleri Ofisi Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Ahmet Güldal’a da sesleniyorum. Konya’daki TMO Satış Mağazası’nın başarısının tüm ülke sathına yayılmasını, şube sayısının artmasını, bayilik modelleri ve kargo satış modeli üzerinde çalışılmasını temenni ediyorum.
Tıpkı yem ve un sektöründe olduğu gibi marketçilik sektöründe de TMO’nun hayati öneme sahip olduğunu söylemem lazım.
Yukarılarda bahsettiğimiz ‘Konya Modeli Belediyecilik’ gibi ‘Konya Modeli TMO’ da çok değer görür diye düşünüyorum.
Milletin yanında yer alarak üzerine düşeni yaptığı için öncelikle Ahmet Güldal’a, sonra da büyük bir eforla işini titizlikle yaptığına şahit olduğum Mustafa Yılmaz'a teşekkür ederim.
Halkı soyup soğana çevirenleri gündeme taşıdığımız kadar, böylesine zor zamanlarda halkın ve milletin derdine ortak olan kim varsa gündeme taşımamız, onlara teşekkür etmemiz gerekiyor.
Kendilerinden Allah razı olsun.