Anadolu Selçuklularının payitahtı Konya’mız 6-7 Nisan 2018 tarihlerinde ünlü devlet adamı Nizâmülmülksempozyumuna ev sahipliği yaptı. Türkiye Yazarlar Birliği’nin düzenlediği uluslararası ilmî toplantıya birçok kuruluş destek verdi. Sekiz oturum halinde gerçekleştirilen bu toplantıda 33 bildiri sunuldu ve tartışıldı.
Bu sempozyumda Büyük Selçuklu Devletinin yöneticileri Sultan Alpaslan ve Melikşahdönemlerinde vezirlik yapan Nizâmülmülk’ün fikrî hayatı ve dönemi, yönetim anlayışı, kurdurduğu nizamiye medreseleri, siyasetnamesi, onun bâtınî hareketlerle mücadelesi, dönemin âlimleri vb. başlıkları altında birbirinden güzel bildiriler sunuldu ve tartışıldı. Bildiğim kadarıyla Nizâmülmülk’le ilgili yapılan ilk uluslararası ilmi toplantı oldu, bu toplantı.
Bendeniz de bu ilmî toplantıya, Nizâmülmülk dönemi âlimlerinden Ebu’l-Meâlî el-Cüveynî’nin vezire ithaf ettiği (büyük bir ihtimalle sipariş olan) “el-Akîdetü’n-Nizâmiyye fî Erkâni’l-İslâmiyye” adlı eser üzerinde durdum. Ayrıca yine aynı müellifin ithafları arasında yer alan “Ğıyâsü’l-Ümemfi’t-Tiyâsi’s-Zulem” adlı esere de değindim. Cüveynî’ye ait olan her iki eser de toplumun ehl-i sünnet çerçevesinde zihni dönüşümünü amaçlayan iki değerli çalışma..Bunlardan ilki, hem Nizamiye medreselerinin ideolojik yapısını ve hem de halkın itikadi yapılandırılmasını önceleyen bir eser. İkincisi ise, ehl-i sünnete göre din-devlet ilişkilerinin nasıl olması gerektiği konusunda geniş bir vizyon sunan bir siyaset kitabı..Özellikle ikinci eser, günümüzde din-siyaset ilişkilerinin tartışıldığı bir dönemde bize ışık tutacak mahiyette.
Ünlü devlet adamı Nizamülmülk’ün yaşadığı dönem ve onun mücadelesi bugüne çok benzemektedir. Bir Arap darb-ı meselinde geçtiği gibi, “bu gece dünkü geceye ne kadar da benziyor!” diyesimiz gelir. Bu, bir başka ifade ile tarihin tekerrürüdür.16 Temmuz darbe kalkışmasında bulunan fetö hareketiyle Nizamülmülk döneminde yaygınlaşan Bâtınîlik hareketi birbirine çok benzemektedir.Tarihte Bâtınîlik,nasları zâhir-batın ayrımına tabi tutan, Müslüman çoğunluğun (sevâd-ı a’zam) itikadından ayrılan, son derece gizli bir şekilde örgütlenen ve meşru yönetimlere isyan eden siyasî grupların genel adı olmuştur. Bunlar İsmailiyye, Rafiziyye, Seb’iyye, Ta’limiyye, İbahiyye, Mazdekiyye, Babekiyye, Karmatilik, Hurremiyye, Mecusilik vb. gibi farklı isimlerle anılmaktadırlar. Görüldüğü gibi bu itikadî/siyasî yapılanma farklı ülke ve coğrafyalarda değişik isimler almışsa da özünde bir değişim olmamıştır. Kendini gizleme biçimi olan takiyye onların en bariz özelliğidir. Haşhaşî hareketi gibi kılık değiştirmiş mesiyanik dini yapılar, Selçuklular döneminde halkın saf imanını bozmakla kalmamışlar, toplumsal istikrar ve huzuru da bozmaya başlamışlardı. Hatta kendilerine engel teşkil eden sünniâlimleri ve devlet adamlarını ortadan kaldırmaktan geri durmamışlardı. Devletin bekâsı için bâtıni hareketlerle askerî, siyasî ve ilmî alanda mücadele eden Nizamülmülk de mübarek ramazan ayında iftardan sonra derviş kılığına girmiş bir bâtınifedaisi tarafından hançerlenerek şehit edilmişti. Kısa bir süre sonra Sultan Melikşah da aynı akıbete uğramıştı.
Büyük Selçuklu Devleti yöneticileri toplumun birliğini sağlamak, yıkıcı ve bölücü bir ihanet hareketi olan bâtınîlerle mücadelede ilim adamlarını devreye sokmuşlardı. Ehl-i sünnet ve’l-cemaat inancını korumada büyük titizlik gösteren Nizamülmülk, güvenlik konularının yanında nizamiye medreselerini yaygınlaştırmakla çözümü eğitimde ve İslam âlimlerinin doğru din anlayışlarını ortaya koymalarında görmüştü. Bu sebepleNizamiyye medreselerinin rektörlüğünü yapmış olan Cüveynî ve talebesi Gazali ciddi eserler vermişlerdi. Özellikle Gazali’nin “Fedâihu’l-Bâtınıyye/Bâtınîliğin İçyüzü” adlı eseri meşhurdur. Bugünü tanımak için âcilen bu eser okunmalıdır. Ayrıca Nizamülmülk’ün bizzat yazdığı “Siyasetnâmesi” de dünü ve bugünü tanımak için bu okumaya dahil edilmelidir.
Ben tekrar 1000. Yılında Nizamülmülk Uluslararası İlmî Toplantıyı düzenleyen bütün taraflara ve bildirileriyle katkıda bulunan ilim adamlarına, iki gün boyunca sunulan bildirileri kaçırmadan dinamik bir şekilde dinleyen katılımcılara yürekten teşekkür ediyorum. Şehit SultanMelikşah ve Mütefekkir Başbakan Nizamülmülk’e Yüce Allah’tan rahmet diliyorum.