Saygıdeğer Kardeşlerim,
Her geçen gün teknolojik ürünlerin her alanda artıp her yeni günde de geliştirildiğini görmekteyiz. Bu, aslında pek de memnuniyetle karşılanacak bir durum değil. Her ne kadar temelinde yatan şeyin dünya ekonomik tarihinin ve insanoğlunun refahının yükseltilmesi bu vesileyle de daha yeni, daha gelişmiş ürünlerin tüketime sunulması olsa da dediğim gibi “memnuniyet veren” bir durum yok!
Genel açıdan böyle bir durum söz konusu çünkü kapital sistemin modern köleleştirme oyunu ve alanı olan teknolojiden bahsediyoruz. Ancak adeta var edilme gayesi kapitalizme, sömürüye karşı gelmek olan aziz milletimizin oyun kurucu olarak bu alanda boy göstermesi işleri güzelleştirme sinyali verdi, olumlu anlamda da ses getirdi. Bu durum Türkiye’nin sanayi alanındaki istihdamını olumlu etkilemekte kalmadı. Özellikle bölgede ve inşaAllâh çok yakın bir gelecekte de Osmanlı bakiyesi olan ve dahi dünyanın en ücra köşelerine kadar ulaşacak bir yapıya kavuşacak!
Teknolojinin daha doğrusu emperyal güçlerin zalimliklerini kusan teknoloji inşallah bizim öncülüğümüzde insanlığın yarasını saracak bir hâl almaya başlıyor!
İslam’ın ve Müslümanların yine o güzel çağlara dönmesi, yeniden üç kıta yedi iklime hükümran olması teknoloji üretmekle olacak!
Bu sebepten dolayı millî ve manevî mayası sağlam olan insanımızın bir araya geldiğini gördüğüm Milli Teknoloji hamleleri; mutluluğumu tarif edemeyeceğim, edebilsem de satırlara sığdıramayacağım bir hâl alıyor!
“(Ey iman edenler!) O (düşman)nlara karşı gücünüz yettiği kadar (her türlü) kuvvetten ve bağlı (besili) atlardan (harp araçlarından) hazırlayın ki, onunla Allâh’ın düşmanı, sizin düşmanınınız ve onlardan başka sizin bilmediğiniz, Allâh’ın bildiği diğer (düşman) kimseleri korkutasınız. Allah yolunda sarf ettiğiniz her şey(in karşılığı) size eksiksiz ödenir, asla haksızlığa uğratılmazsınız”
(Enfal Sûresi/60.Âyet)
Bu mütedeyyin ve idealist insanımız, bir araya gelip muhteşem işler başardılar, yaptıkları hamlelerle ürettikleri teknoloji ile masum insanların kanı üzerine kurulan “sözde dünya düzeni”ne çomak soktular!
Zaten çok yüksek bir potansiyele sahip olan aziz milletimizin tek ihtiyacı imkân ve teknik altyapının oluşmasıydı. Bu konuda önderlik eden nice isimden biri olan ve bu altyapıyı “kendi öz kaynaklarıyla” gençlerimize sunan Özdemir BAYRAKTAR (Rahmetle anıyorum.) ve oğulları Haluk & Selçuk BAYRAKTAR’a minnettarım ve bu vatanın bir ferdi olarak onlara teşekkürü boynumun borcu biliyorum!
Son günlerde görüyoruz ki bizim medarıiftiharımız olan BAYKAR bazılarının mutsuzluk sebebi oluyor. TV kanallarına çıkıp birilerinin “Şanlı Ordumuz” için kimyasal silah kullandı, iftirasını atarken bir başkası devletten para aldı, diye iftira atıyor. Sonra da bu kişiler birbirini kucaklıyor. Aslında her şey apaçık bir biçimde ortada!...
Kurulu düzenlerin karşısına dikilen bir Türkiye, belli ki çok rahatsız ediyor ve yine taşeronluk yapmaya and içmiş sözde bizden olanlarla sahneye çıkıyorlar! Bu oyunu hep biliyorduk ama şimdi bu oyunu bozup “oyun kuran” Türkiye var. Daha da ötesi “Türkiye Yüzyılı”nı inşa edecek bir liderimiz var! Dediğim gibi bunun farkında olan emperyalistler de boş durmayıp içerdeki uzantılarını üstümüze salıyorlar. O kadar aciz bir durumdalar ki yeni bir sistem arayışından dem vurup konuştukça batıyorlar.
Oyun bozup kendi oyununu kuran Türkiye’nin itibarını zedelemek, bizim millî ve yerli şahsiyetlerimizi karalayıp onları küçük düşürmeye çalışarak, iftira atarak kısacası her yolu deneyerek üzerimize geliyorlar. Önümüze set çekmeye çalışıyorlar. Başaramayacaklar!
Çünkü Türkler bu sefer teknolojik bakımdan 21. yüzyıla hazır hatta “Kızılelma, Anka-3” gibi insansız savaş uçağı modelleri daha dünyada ar-ge çalışması bile değilken bizde neredeyse envantere girecek! Elhamdülillah!!! Bunun yanında nitelikli ve genç nüfusumuzun varlığı ayrıca geleceğe umutla baktıran nüfus artış hızımız da çok korkutuyor birilerini.
Sancılı bir süreçten geçiyoruz ama bu aziz millet, çok uzun zamandır verdiği imtihanına bir süre daha dayanıp 2023 seçimiyle toplumumuzun ve inşaAllâh insanlığın yararına olacak gelişmeler için son bir fedakârlık yapmak zorunda, zorundayız! Bu emekler heba olmamalı, bu birikim yok edilmemeli!
Hepimizin refahı saadet ve selameti için safları sımsıkı tutarak, omuz omuza vererek tarih yazma fırsatını değerlendirmeliyiz! Şerefli ecdadımıza layık olup bu zorlu süreci de Allâh’a(cc) sığınarak birlik ve beraberlik içinde geçeceğiz inşaAllâh!
Biz sadece Türkiye için değil, ümmet için ve dünya mazlumları için oy vereceğiz; bunu asla unutmayalım aziz kardeşlerim! Çünkü Türkiye, Türkiye’den çok büyük; gönül coğrafyamız çok çok büyük! Bizi bekleyenler var, yiğit düştüğü yerden doğruldu. Son gayretle ayağa kalkıp koşmak için 2023 bizim için büyük bir fırsat!..
Allah(cc) hepimizin aklını, gönlünü, kalbini pırıl pırıl eylesin. Hakkı göstersin, hakkı işletsin. Dünyada ve âhirette itibarlı, şerefli, güçlü, kuvvetli, aziz, emin ve bahtiyar insanlar olmak nasip olsun bizlere.
Selâm ve duâ ile…