Tüm hediyeleri özelleştiren marka: Hattat Hüseyin

Tüm hediyeleri özelleştiren marka: Hattat Hüseyin
Konya'da 15 yılı aşkın süredir hizmet veren Hattat Hüseyin, hediyelik ürünleri, üzerine yazdıkları kişiye özel yazılarla daha değerli kılıyor. Bünyelerinde bulunan binlerce çeşit ürünlerin tamamına yazı yazabildiklerini söyleyen İşletme Sahiplerinden Mücahit Bulgurcu, "Sloganımızda da söylediğimiz gibi; alın yazısı hariç her şeyin üzerine yazı yazıyoruz" dedi.

Türkiye'de kaligrafi sanatını hediyelik ürünlere uygulayan ilk firmalardan olduklarını dile getiren Hattat Hüseyin İşletme Sahiplerinden Mücahit Bulgurcu, "Hattat Hüseyin, ağabeyim oluyor. Bu işe başladığımız günden bu yana beraber çalışmaktayız. Firmamız kendi çabalarıyla bugün hem Konya’da hem de Türkiye’de bilinen bir noktaya geldi. Ağabeyim kaligrafi sanatıyla ilgilendiği ve bu şekilde yazabildiği için firmamıza da Hattat Hüseyin adını verdi. Kaligrafi sanatını hediyelik ürünlerin üzerine ilk kez uygulayan ender kişilerdendir.  İnternetten hattat diye aratıldığında da ilk sırada Hattat Hüseyin çıkmaktadır. Bu sanata yön veren kişi ağabeyimdir. Camilere yazı yazana hattat derler. Ancak bizim işimiz; o kaligrafi Arapça yazıyı, herhangi bir hediyelik eşyanın üzerine işlemektir. Bunu yaptığımız için de markamız hediyelik sektörüne yön vermiştir. Daha sonra işlerimiz güzel gidince ağabeyim Hattat Hüseyin markasının patentini aldı. Şu anda Kültürpark olan alanda bulunan fuarın içinde 2005 yılında küçük bir yer açmıştık. Orada bir hareketlilik yaşadık. İşlerimiz güzel gidiyordu fakat oradaki dükkanlar kapatıldı. 2007 yılında bir günde oradaki tüm dükkanlar kapanınca üzüldük ve işlerimize kaldığı yerden devam edebilmek için yer arayışına girdik" dedi.

mucahit-bulgurcu-huseyin-bulgurcu-hattat-huseyin.jpg
Mücahit Bulgurcu / Hüseyin Bulgurcu

YAŞANAN ZORLUKLAR BÜYÜMEYE ÖNCÜ OLDU

Fuar alanındaki dükkanlarının kapanmasıyla formda bulunan ve şu an merkez şubeleri olan mağazalarına geçtiklerini ve bu zor günlerin büyümenin öncüsü olduğunu kaydeden Mücahit  Bulgurcu, "Kırmızı Çarşı’nın alt katında kirası 500 TL olan bir dükkan bulduk. 5000 TL hava parası istediler. O dönemdeki maddiimkansızlıklarımızdan dolayı orayı tutamamıştık. Çünkü bize süre tanımadan bir anda dükkanımızı kapatmışlardı. Ağabeyimle birlikte şu andaki merkez şubemiz olan formdaki mağazamızın kiralık olduğunu gördük. Orası da önceki kiracılarıyla mahkemelik olmuş ve yeni sonuçlanmış. Biz gittiğimizde kiralık yazısını 2 gün evvel asmışlar. Aradık ve dükkan sahibiyle görüştük. Bir yıllık kira olan 25 Bin TL’yi peşin istediğini söyledi. Tabi cebimizde paramız yoktu. Eğer biz bu işi yapacaksak orayı tutacağız, macera arayacaksak da Kırmızı Çarşı’nın altındaki dükkanı tutacağız dedik. Borçla açacağımız işletmenin kâra geçebilmesi için de insanların yürüyüş güzergâhında olması gerekiyordu. Böylelikle maceradan vazgeçip formdaki yere odaklandık" ifadelerini kullandı.

ŞUBE SAYISI 3'E YÜKSELDİ                                               

Form şubesinde yakaladıkları başarıyla birlikte hızla yoluna devam ettiklerini ve günümüzde üç farklı şubeyle hizmet verdiklerini söyleyen Mücahit Bulgurcu, "Ağabeyimin okuldan arkadaşı İsmet Günay ağabeyin yanına gittik. O bize yardımcı oldu ve hakkını ödeyemeyiz. Kendisi de bir yerde çalışıyordu. Kredi kartını verdi. Bir kısmını o şekilde çözdük. Geri kalanını da anne babamızdan temin ederek tamamladık ve tam olarak 25 Bin TL’yi denkleştirdik. Cebimizde yine 50 lira para kalmamıştı. Dükkanı tuttuk. İçerisi harabe gibiydi. Masraf edecek paramız yoktu. Bir mobilyacı bulup taksitle içeriye masraf yaptık. İlk sene para kazanamadık. İkinci sene biraz biraz olmaya başladı. Üçüncü sene sistemimiz oturdu.  5-6 yıl geçtikten sonra işlerimiz de iyi olduğu için yan tarafımızdaki boş dükkanı da tuttuk. 10 senedir de orada duruyoruz. Formdaki yerimizde uzun süre hizmet ettikten sonra şimdi de 6 ay kadar önce hem Zafer’de hem de Alaaddin’de iki şube daha açtık. İkisini de devraldık. Zafer şubemiz daha evvelden bijuteri dükkanıydı. Onu da konseptimize dahil ederek buradaki şubemizde bijuteri ürünleri de satmaya başladık. Yine aynı şekilde bu ürünlere de isim yazabiliyoruz. O ürünleri de kişiselleştirerek farklılık katmış oluyoruz" dedi.

"HER ŞEYİN ÜZERİNE YAZI YAZIYORUZ"

Sloganlarında da olduğu gibi alın yazısı hariç her şeyin üzerine yazı yazabildiklerini dile getiren Mücahit Bulgurcu, "Şu anda halihazırda merkez Form şubemiz, Zafer ve Alaaddin şubelerimiz olmak üzere 3 farklı mekanda hizmet vermekteyiz. Form şubemizin alt katında hem büyük atölyemiz, hem de ayrıca yine orada depomuz bulunmaktadır. Yurtdışından gelen ürünlerimizi de orada depolamaktayız. Sonuçta toptan satmıyoruz. Perakende sattığımız için rutubet almaması için güzel şekilde muhafaza ediyoruz. Alaaddin şubemiz Zafer Tramvay durağının tam karşısında bulunmaktadır. Zafer şubemiz de Kırmızı Çarşı’nın girişindeki otobüs duraklarının karşısındadır. Form da Gedavet’te bulunmaktadır.Hattat Hüseyin olarak sloganımız; ‘Alın yazısı hariç her şeyin üzerine yazı yazıyoruz’ şeklindedir. Suya bile yazabiliyoruz. Yani; akarsu değilse, kalıcı bir suysa ebru sanatıyla ona da yazı yazabiliyoruz" diye konuştu.

"BİNLERCE ÇEŞİT ÜRÜNLE HİZMETİNİZDEYİZ"

Ürün portföyleri hakkında da bilgi veren Mücahit Bulgurcu, "Sadece hediyelik eşya sektöründe yaklaşık 1200 çeşit ürünümüz bulunmaktadır. Bijuteri işine de girdiğimiz için toplamda yaklaşık 5 bin çeşit ürünümüz vardır. İşe başladığımızda ağabeyimle ikimiz çalışıyorduk. Şu anda 20 kişi Hattat Hüseyin bünyesinde istihdam edilmektedir. Atölyemizde stok grubumuza bakanlar, mağazalarımızda çalışanlar ve işletmelerimizin başında olanlar ekibimizin birer parçasıdır" dedi.

SOSYAL MEDYADA DA AKTİF

Sadece mağazalarında da değil sosyal medya hesapları ve internet siteleriyle de aktif olarak hizmet ettiklerini vurgulayan Mücahit Bulgurcu, "İki farklı Instagram sayfamız bulunmaktadır. @hattathuseyin ve @hattathuseyin_konya kullanıcı adlı hesaplarımızdan ve www.hediyelikcim.com sitemizden ürünlerimize ulaşabilirsiniz. Buralardan müşterilerimiz beğendikleri ürünün siparişini bizlere Whatsapp aracılığıyla verebilirler. Biz de ürün hazırlandıktan sonra kendilerine resmini gönderiyoruz. Daha sonra onayı alınca Türkiye’nin her yerine ücretsiz şekilde kargoluyoruz. Kırılmadan, zarar görmeden müşterimizin eline ürünümüz teslim edilmektedir. Ürünlerimizi teminimiz noktasında ise geçmişte Çin’den getiriyorduk. Bizzat kendimiz sık sık Çin’i ziyaret edip gözümüzle görerek, ürünleri seçerek alıyorduk. Hatta o ürünlerimizin altında da ithalatçı firma olarak Hattat Hüseyin yazar. Bazı ürünleri de kendi isteğimiz üzerine yaptırdık. Yani Türkiye’de hiç olmayan ürünleri Çin’den kendimiz özel olarak yaptırıp buraya getirtiyorduk. Son 2 yıldır pandemi dolayısıyla gitmemeye başladık. Zaten şimdi Çin’den getirmenin fazla bir artı yönü kalmadı. Döviz kurundan dolayı fiyat olarak da Türkiye’deki toptancılarla hemen hemen eş değere geldi. Bu sebeple şu anda ağırlıklı olarak ürünlerimizi İstanbul’dan temin etmekteyiz" ifadelerini kullandı.

TÜM ÜRÜNLERİN ÜZERİNE KALICI BASKI

Bünyelerinde bulunan ya da dışarıdan getirilen tüm ürünlerin üzerine UV cihazıyla kalıcı baskı yapabildiklerini belirten Mücahit Bulgurcu, "Bünyemizde her çeşit yazı yazma sanatı bulunmaktadır. Kaligrafiyi kalemle yapmaktayız. Yakma sanatı, kazıma sanatı ve son teknoloji olarak da lazer ile UV’yi kullanıyoruz. Konya’da hediyelik eşya sektöründe UV makinesini ilk alan biziz. UV, her şeyin üzerine kalıcı baskı yapmaktadır.Aşırı şekilde bir kimyasal temas etmediği müddetçe UV yazıları ya da baskıları kesinlikle ürünün üzerinden çıkmamaktadır. Teknolojiyi işimizin içine kattık. Müşterimiz ürünü bizden aldıysa yazı için herhangi bir ücret talep etmiyoruz. Fakat dışarıdan aldıkları ürünlere de belli bir ücret karşılığında yazı yazabilmekteyiz" şeklinde konuştu.

HEDEF KONYA DIŞINDA DA MAĞAZA AÇMAK

Gelecek dönemdeki hedeflerinin Konya dışındaki şehirlerde de yeni mağazalar açmak olduğunu söyleyen Mücahit Bulgurcu, "Pandemi sürecindeki kapanmalar, bizleri olumlu yönde etkiledi diyebiliriz. Çünkü; insanlar bu süreçleri evlerinde geçirirken sosyal medyayı yoğun şekilde kullandı. Bizler de sosyal medyada aktif olduğumuzdan dolayı ciddi siparişler aldık. Hem Instagram hem Facebook hem de internet sitemizden geri dönüşler güzel oldu. Sosyal medya hesaplarımızda yaklaşık 300 bin organik kişiye hitap etmekteyiz. Pandemi sürecinde mağazalarımız kapalıydı ama Konya içine elden teslimat yaptık. Türkiye’nin her yerine de ücretsiz kargomuz olduğu için günde yüzlerce kargo gönderdik.  Çalışma izinlerimizi çıkardık ve mağazalarımızdaki personellerimizi de atölyemize çektik. Böylelikle kapanma sürecini de verimli geçirmiş olduk. Gelecekle ilgili düşüncelerimiz; bu işi biraz daha kurumsallaştırmak istiyoruz. Örneğin farklı illere bayilikler vermeyi düşünüyoruz. Ağabeyimle bu konuda istişarelerimizi sürdürüyoruz. Öncelikle pandemiden kurtulmamız lazım. Daha sonra farklı şehirlerde de şubeleşmeyi planlamaktayız" diyerek sözlerini tamamladı.

HÜSEYİN KOYUNCUOĞLU / YENİ HABER GAZETESİ

Konya Haberleri