Yerlikaya, A Haber canlı yayınında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.
"Terörle mücadelede hangi noktadayız?" sorusu üzerine Yerlikaya, İçişleri Bakanlığının yıllardır bölücü terör örgütü, FETÖ, aşırı sol ve dini istismar eden tüm terör örgütleriyle dört koldan mücadele ettiğini söyledi.
Yerlikaya, bölücü terör örgütünün en çaresiz ve zayıf döneminde olduğunu belirterek göreve başladığından bu yana ziyaret ettiği doğu illerindeki güvenlik güçlerinin terörle mücadeledeki kararlılığını gördüğünü ifade etti.
Terörle mücadelede kullanılan teknolojik donanımların en üst seviyede olduğuna dikkati çeken Yerlikaya, "33 yıldan beri bu meslekteyim. Bakan olmadan önce 16 yıl 5 vilayette valilik yaptım. İlk valiliğim Şırnak'tı. Oradan Ağrı'ya gittim. 16 yıl önceki Şırnak'taki terörle mücadelenin durumu ile şimdiki donanım, sayımız, psikolojik üstünlüğümüz, kesintisiz ve başarılı operasyonlarla artık terörün bitme noktasına geldiğini artık terörün bitme noktasına geldiğini övünerek söylemek istiyorum." dedi.
Yerlikaya, terörle mücadele operasyonlarında etkisiz hale getirilen terörist sayısına ilişkin soruya, "Ben göreve geleli 2 ay oldu. Bölücü terör örgütüne yönelik 478 şehir operasyonu icra ettik. Bu operasyonlarda 740 şahıs gözaltına alındı. Bunların 182'si tutuklandı. 88'i hakkında adli kontrol kararı verildi. Aynı dönemde kırsal alanda icra edilen 10'u büyük, 83'ü orta olmak üzere 24 bin 107 operasyonda, 119 terörist etkisiz hale getirildi." yanıtını verdi.
Elde edilen istihbaratın yanı sıra gözetleme kabiliyeti sayesinde teröristleri hareket edemez hale getirdiklerini kaydeden Yerlikaya, aralıksız operasyon düzenlediklerini anlattı.
Kırsaldaki operasyonlara ilişkin bilgileri paylaşan Yerlikaya, "Buraya gelirken arkadaşlarımdan bu an itibarıyla kırsaldaki operasyon sayılarını aldım. Şu anda 454 operasyon devam ediyor. 13 bin 608 vatan evladı görev yapıyor. Allah onların ayaklarına taş değdirmesin." dedi.
Yerlikaya, terörden arındırılan şehirlerin her alanda yaşadığı değişime değinerek doğu illerindeki meralarda bakılan hayvan sayısının arttığını bildirdi.
"Son 2 ayda 1329 şahıs FETÖ'den gözaltına alındı"
FETÖ, DEAŞ ve aşırı sol terör örgütleriyle mücadeledeki son durum ve bunların finans kaynaklarına yönelik mücadeleye ilişkin soru üzerine Yerlikaya, FETÖ'ye yönelik de aynı kararlılık ve azimle başarılı operasyonlar düzenlediklerini söyledi.
FETÖ ve DEAŞ'a yönelik operasyonlara ilişkin istatistikleri paylaşan Yerlikaya, "İçişleri Bakanlığı olarak FETÖ'ye yönelik son 2 ayda 905 operasyon gerçekleştirdik. Bu operasyonlarda 1329 şahıs gözaltına alındı. Bunların 212'si tutuklandı, 261'i hakkında adli kontrol kararı verildi. DEAŞ'a yönelik son 2 ayda 164 operasyon gerçekleştirdik. 290 tutuklama, 44 adli kontrol kararı verildi, 20 terörist etkisiz hale getirildi. Sol örgütlere yönelik de 43 operasyon yaptık. 71 şahıs gözaltına alındı, bunlardan 9'u tutuklandı, 20'si hakkında adli kontrol kararı verildi. 2 terörist de etkisiz hale getirildi." diye konuştu.
Terörün finansmanına karşı yürütülen mücadelenin önemine işaret eden Yerlikaya, Adalet, İçişleri, Hazine ve Maliye bakanlıkları olarak bir komisyon kurduklarını, bu komisyonun haftalık toplantı düzenlediğini ve üçüncü toplantının dün düzenlendiğini söyledi.
Yerlikaya, "Son 5 yılın rakamını vereyim, 174 milyon 807 bin 979 lira fon ele geçirildi. Bununla beraber 2020-2023 yıllar arasında terörizme finansman sağlayan 1395 şahsın ve 190 kuruluşun mal varlıklarını dondurduk." bilgisini verdi.
Milli Savunma Bakanlığı ve Milli İstihbarat Teşkilatı ile koordinasyon içinde hareket ettiklerini belirten Yerlikaya, terörle mücadelenin son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar kararlılıkla devam edeceğini vurguladı.
"Şu anda 4 milyon 888 bin 286 düzenli göçmenimiz var"
Düzensiz göçle mücadele sorusu üzerine Yerlikaya, bakanlık olarak göç alanında da son derece titiz ve hassasiyetle çalıştıklarını kaydetti.
Yerlikaya, düzensiz göçün küresel sorun olduğuna işaret ederek "Şu anda 4 milyon 888 bin 286 düzenli göçmenimiz var. Bu kimselerin biyometrik kayıtları bizde. Nerede oturduklarını, turistse hangi otelde kaldıklarını, nerede misafir edildiklerini biliyoruz. Bu 4 milyon 888 bin 286 düzenli göçmenin 3 başlık altında dağılımını söyleyeceğim; 3 milyon 325 bin 14 geçici koruma altında bulunan Suriyeliler. 294 bin 880 uluslararası koruma kapsamında olan göçmen. Bir de turizm, çalışma, sağlık gibi çeşitli konularda yasal ikamet izni veriyoruz, her ülkenin olduğu gibi, bunlar da 1 milyon 268 bin 392." ifadelerini kullandı.
Yerlikaya, vatandaşların düzenli göçmenlerle ilgili bir meselesinin olmadığını, düzensiz göçmenlerle ilgili arzusunu ise bildiklerini belirterek, düzensiz göçmenlere karşı yıllardır mücadele ettiklerini anımsattı.
"İstanbul'da 9 göç mobil noktası kurduk"
Bu mücadele kapsamında başlattıkları yeni uygulamaya değinen Yerlikaya, şöyle devam etti:
"Şu anda İstanbul'da 9 göç mobil noktası kurduk. İçinde bizim GöçNet biyometrik yani parmak okuma sistemimiz... Dolayısıyla kayıtlı olanları biliyoruz dedik ya kayıtlı biri olup olmadığını orada check ediyoruz. Yani güvenlik güçlerimiz sahada birinden şüphelendi, üzerinde kimlik yok, ona '10 dakikalık mesafede göç noktamıza kadar bize eşlik edebilir misiniz' diyor. Geliyorlar oraya. Parmak okutma sonucu ekranda pasaport olmadığı ortaya çıkınca kendisinden özür diliyor, teşekkür edip gönderiyoruz. Diğer bir şık, eğer yoksa üzerinde o zaman onu geri gönderme merkezimize transfer ediyoruz."
Yerlikaya, Türkiye'de şu anda yaklaşık 16 bin kapasiteli geri gönderme merkezleri olduğunu belirterek "İstanbul'da farklı bir uygulama yaptık. Önceden bu göç mobil noktaları olmadan kimliği olmayınca Tuzla'ya götürüyorduk. Bu sefer hoşnutsuzluklar oluyordu. Bunu ortadan kaldırmak için bu çareyi bulduk. Şu anda 9 olan mobil göç noktalarımızı yakında 39'a çıkaracağız ve hiçbir zaman durmadan 24 saat esaslı o ilçedeki güvenlik birimlerimizin kimlik bilgisi sorgulamasında tatmin edici cevap almadığı yabancıları bu noktaya getirip GöçNet üzerinden 4 milyon 888 bin kayıtlı olandan olup olmadığını ortaya çıkaracak ve ona göre hareket edeceğiz." diye konuştu.
Ne kadar göçmenin sınır dışı edildiği sorusuna Yerlikaya, "Son 2 ayda 35 bin 797 düzensiz göçmen yakaladık, bunların 16 bin 18'i sınır dışı edildi, 19 bin 502 düzensiz göçmenin de geri gönderme merkezlerimizden sınır dışı işlemleri devam ediyor." şeklinde cevap verdi.
Göçmen kaçakçılarına yönelik operasyonlara değinen Yerlikaya, "2 ayda bu organizatörlere yönelik öyle başarılı operasyonlar yaptık ki bunun sayısı 2 bin 27. 1124 şahıs gözaltına aldık, 245 şahıs tutuklandı, 160 şahıs hakkında adli kontrol kararı verildi." bilgisini verdi.
Yasa dışı göçmenlerin Türk sınırından nasıl girebildiği, sınır güvenliği konusunda neler yapılması gerektiğiyle ilgili soru üzerine Yerlikaya, sınır güvenliği konusunda yakın zamanda Van'da, Tendürek'te incelemelerde bulunduğunu, durumu yerinde gördüğünü belirtti.
Türkiye'nin 2 bin 949 kilometre kara sınırının bulunduğunu, Bakanlığın güvenliği maksimum dereceye getirebilmek için Suriye ve İran sınırına 1109 kilometre güvenlik duvarı, ayrıca devriye yolu, aydınlatmalar, elektro-optik kuleler yaptığını belirtti.
Yerlikaya, sınırda 139 zırhlı güvenlik aracının devamlı gezdiğini, İHA ile de sürekli sınır hattını kontrol ettiklerini kaydetti.
"Yasa dışı geçişleri sıfırlamak mümkün mü?" soruna karşılık Yerlikaya, "Buna çalışıyoruz. Henüz duvarın yüzde 20'sini bitiremedik. Duvarın olmadığı yerin arkasına hendekler açtık. Hudut birliklerimizi tek başına da bırakmıyoruz. Jandarmamızla, polis özel harekatımızla da uyum ve koordinasyon içerisinde onları destekliyoruz." ifadesini kullandı.
"Bir yasa dışı göçmenin sınır dışı edilmesi ne kadar süre alıyor?" sorusu üzerine Yerlikaya, "Bazı ülkelerle bizim iletişimimizde eğer seyahat izin belgesini ne zaman veriyorsa ilk uçakta gönderiyoruz. Bazı ülkelerde bunu almak zaman alıyor, bazılarında kısa sürüyor. O yüzden düzensiz göçle mücadele, topyekun verilmesi gereken bir mücadele." dedi.
Yerlikaya, düzensiz göçle mücadelede sosyal medyada dezenformasyon yapıldığını, bunların inandırıcılığının olmadığını anlatarak, vatandaşlara doğru bilgiyi, gerçek rakamları vermeye devam edeceklerini ifade etti.
Mahallelerde yabancı ikameti
"Göçmenler bazı şehirlerin, bazı bölgelerinde yoğunlaşmış vaziyette. Hatay örneğinde olduğu gibi, 'Bugün yerel seçimler olsa Suriye kökenlilerin gösterdiği aday belediye başkanı olacak' gibi iddialar bile gündemde. Bu konudaki değerlendirmeniz nedir?" soruna yanıt verirken ise Yerlikaya, bu konudaki tedbiri aldıklarını belirtti.
Yabancı sayısının, Türk vatandaşı sayısına oranla yüzde 20'yi aştığı mahalleye ikamet izni verilmediğini anımsatan Yerlikaya, "Bir sayı vereyim. İstanbul'da bu minvaldeki mahalle sayımız 10 ilçemizde 54 mahalle. Peki Türkiye genelinde; Türkiye genelinde 32 binin üzerinde biraz mahalle var. 1169 mahalle bu noktada tedbir amaçlı kapatıldı." diye konuştu.
Yerlikaya, bu sorunun kaynağında çözüleceği konusunda yapılan açıklamaların hatırlatılması üzerine şunları kaydetti:
"Suriye'nin kuzeyinde güvenli bölgeler oluşturulduğunu, bunun kaynağında bir çözüm olduğunu söyledi. Bu güvenli bölgelere şu ana kadar 562 bin gönüllü geri dönüşün olduğunu bildiren Yerlikaya, "Sınırlarımızdan başlamak üzere 81 ilimizde, valilerimizin koordinasyonunda bütün güvenlik birimlerimizle, diğer kurumlarla eşgüdüm içerisinde organizatörlere hem nefes aldırmayacağız hem de görmüş olduğumuz kaçak göçmenleri insani, vicdani ve hiç kimsenin kınamadığı, ayıplamadığı herkesin takdir ettiği bir ortamda geri dönüşlerini de sağlayacağız."
"31 bin 864 çadır olayını en kısa zamanda kaldıracağız"
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'taki depremlerin ardından barınma konusunda gelinen durumun ne olduğuna ilişkin soruya Yerlikaya, bugün depremin 171. günü olduğunu hatırlattı.
Bakan Yerlikaya, İçişleri Bakanlığı ve AFAD olarak yaptıkları hizmetlere ilişkin şu ifadeleri kullandı:
"Şu anda 1 milyon 935 bin 375 afetzedemize geçici barınma hizmeti veriyoruz. Çadırda, tesislerde, konteynerde ve kira yardımı olarak... Barınma hizmeti ilk akut dönemde insanlara çadır vermek, tesislerde misafir etmek şeklinde başladı. Şimdi artık kalıcı konutlara geçinceye kadar iki noktada toplanmak istiyoruz. Nedir o; ya konteyner, ya kira yardımı. Dolayısıyla göreve geldiğimiz iki ay önce 177 bin 600'dü çadırda kalanların sayısı, bu sabah itibarıyla aldığım rakam 31 bin 864. Sayın Cumhurbaşkanımızın da talimatı bu yönde, 31 bin 864 çadır olayını en kısa zamanda kaldıracağız. Bir ay sürmeyecek, bir ay içinde kaldıracağız. Konteyner hazırlığımızı bitirdik.
Tesislerde 78 bin 890 misafir ediliyordu. Bunun sayısı da bugün sabah aldığım rakam 29 bin 192. Akut dönemde insanlar Kredi Yurtlar Kurumu'nda, Milli Eğitim Bakanlığı pansiyonlarında, kamu kurum ve kuruluşlarının misafirhanelerinde barındırılıyordu. Ama gelinen noktada, yakında üniversitelerimiz açılacak. Kıymetli bakanımız, okul öncesinde bu yurtların ön hazırlıklarını yapabilmek için bana en az 1-1,5 ay zaman ver ki ben boya, temizlik yaptırayım diyor. Biz de valilerimize bizzat talimat verdik. Oradaki depremzedelerimize benim selamımı söyleyin, kalıcı konutlarla ilgili süreç biliyorsunuz ekim ayından itibaren Allah'ın izniyle o 180 bin konut peyderpey teslim edilmeye başlanacak. Ama biz buradaki bulunan misafirlerimize her birinin özel durumunu tek tek inceleyerek 78 bin 890'dan 29 bine indirdik. Bu tamamen ortadan kalkacak. Dolayısıyla şu anda onlar 'Konteyner istiyorum' diyorsa konteyner veriyoruz, 'Kira yardımı' diyorsa kira yardımı yapıyoruz. Dolayısıyla barınmayla ilgili artık biz bir ay sonra sadece şunu konuşacağız. Ya kira ya konteynerde kalanlar şeklinde bir geçici barınma hizmeti veriyor olacağız."
572 bin 959 vatandaşın şu anda konteynerde kaldığını belirten Yerlikaya, hane bazlı olarak da 318 bin 295 depremzedeye kira yardımı yapıldığını kaydetti.