Türk Silahlı Kuvvetlerince (TSK) Ekim 2019'da gerçekleştirilen Barış Pınarı harekatlarıyla terörden kurtarılan bölgelerde, ilk olarak güvenlik ve yerinden edilen sivillerin evlerine dönüşü için çalışmalar başlatıldı.
Geride kalan 3 yılda Türkiye'nin desteğiyle kurulan yerel meclisler bölge halkına hizmet ediyor. Altyapı çalışmaları desteklenirken hayırseverlerin yardımlarıyla da her alanda bölge halkına destek verildi.
Bölgede istikrar ortamının sağlanması, hem ana vatanına dönenlere hem de dönmeyi düşünenlere yeni bir hayat kurma konusunda umut oluyor.
Hayatın normale döndüğü bölgedeki güven ortamı, özel sektörün çeşitli alanlarında yatırımları canlandırdı.
Bölgede açılan tuğla, çimento ve kilit taş üretim şantiyesi, yeni çırçır fabrikaları, hortum imalat atölyesi ile lokantalar gençlere iş olanağı sağladı.
Tel Abyad sınır kapısındaki yetkililerden alınan bilgiye göre, Barış Pınarı Harekatı'nın başladığı Ekim 2019'dan bu yana, Türkiye'den geri dönüşler çerçevesinde yalnızca Tel Abyad'a gelen Suriyelilerin sayısı 30 bini aştı.
"Şu an güvendeyiz, mutluyuz, yaşıyoruz"
Tel Abyadlı İsa Hac Abdullah, yaptığı açıklamada, terör örgütü PKK/YPG'nin evine ve tarlasına el koyması yüzünden 2017'de Tel Abyad'ı terk etmek zorunda kaldığını söyledi.
Terör örgütünün ilçedeki evini ve bahçedeki ağaçlarını kundakladığını ifade eden Hac Abdullah, o yıl 13 kişiden oluşan ailesiyle Şanlıurfa'ya sığındığını belirtti.
Hac Abdullah, Barış Pınarı Harekatı'yla Tel Abyad'ın terörden temizlenmesinden 2 gün sonra, ailesiyle memleketine dönüş yaptığını kaydetti.
İlçede asayişin sağlandığına vurgu yapan Hac Abdullah, "Türkiye olmasaydı hiç kimse dönemezdi. İlçede şu an elektrik bağlandı. İki dereden de sulama şebekesi projesi var, yakında tamamlanacak." dedi.
Örgütün yakıp yıktığı evini tekrar onarıp, yakılan ağaçları da tekrar ektiğini belirten Hac Abdullah, sözlerine şöyle devam etti:
"Her şeye tekrar başladık. Şu an güvendeyiz, mutluyuz, yaşıyoruz. Tarlamı ekiyorum. Burada korkacağım hiçbir şey yok. 'Burada yaşanmaz' diyenler yanılıyor. Kimse 'Sen nesin, nereye gidiyorsun?' diye bana soramaz. Bunların hepsi Türkiye sayesinde oldu."
"Tel Abyad'da protez merkezi açma planım var"
İsmail Hüseyin de terör örgütlerinin Tel Abyad'ı işgal etmesiyle 2014'te, ailesiyle Şanlıurfa'nın Akçakale ilçesine sığındığını anlatarak burada yeni kültür, iş anlayışı ve yeni bir hayata entegrasyon süreci başladığını kaydetti.
Lise eğitiminin ardından 2019'da Türkiye'de yabancı uyruklu öğrencilerin katıldığı Yabancı Öğrenci Sınavına (YÖS) girdiğini söyleyen Hüseyin, İstanbul'da Aydın Üniversitesinde Yüksek Meslek Okulu Diş Protez Teknisyenliği bölümünü bitirdiğini belirtti.
Hüseyin, 2022'de ailesiyle Suriye'ye temelli dönme kararı aldığını belirterek, ilçedeki yerel meclise bağlı ticaret odasında çalışmaya başladığını söyledi.
Güven ve istikrarın sağlandığını bir ortamda yeni yatırımlar da olduğunu kaydeden Hüseyin, "Tel Abyad'da protez merkezi açma planım var. Hem bir ihtiyacı karşılamış olurum hem de bölge halkına faydam olur." şeklinde konuştu.
Hüseyin, ilçede konutların inşası için yeterli alan ve iş gücünün olduğunu vurgulayarak "Briket evler yapılır ve istihdam fırsatı sağlanırsa insanların memleketlerine geri dönmeleri için hiçbir engel kalmaz." şeklinde konuştu.
Hüseyin, bu yıl bol yağmur yağdığını belirterek, "Bereketli rekolteler umuyoruz. Mutluyum, huzurluyum. Bu bölge yaşanabilir bir bölge." dedi.
"Burada yeninden bir hayat kurdum"
Hammada Ebu Faysal da 2013'te Akçakale ilçesine sığındığını söyleyerek gümrük kapısında hamallık işleri yaparak ailesini geçindirmeye çalıştığını anlattı.
Tel Abyad'a 2020'de dönerek evini onardığını aktaran Ebu Faysal, burada evlenip 2 çocuk babası olduğunu söyledi.
"Burada yeniden bir hayat kurdum. Bu yıl bol yağmur yağdı. İnşallah mahsul iyi olacak." diyen Ebu Faysal, bu yılın geliriyle yeni tarla kiralamayı planladığını da sözlerine ekledi.