TEK EKSİK PUAN

İsmail Koç

Spor Toto Süper Lig’de 18. Haftanın kapanış maçında deplasmanda Fenerbahçe karşısında aslanlar gibi mücadele eden bir Torku Konyaspor izledik.

Yeşil Beyazlılar, Kadıköy’de oynadığı futbolla göz doldurdu ve taraflı tarafsız herkesin takdirini topladı.

Torku Konyaspor maçı kaybetmesine rağmen bundan sonrası için çok şey kazandı. En büyük kazanımı da özgüven…

Mesut Bakkal ve talebeleri istediklerinde ve iyi konsantre olduklarında neler yapabileceklerini tüm Türkiye’ye gösterdiler.

Fenerbahçe’li oyuncuların öne geçtikleri golün ardından sevinçleri -hatta kaleci Volkan’ın kalesinde çıkarak orta sahaya kadar koşup gelmesi- Torku Konyaspor’un rakibini nasıl bunalttığının  ve zorladığının kanıtıydı.

Torku Konyaspor maça çok iyi hazırlanmış. Rakibine sahayı daraltıp pas yapmasını engelleyen, kazandığı toplarla kontra ataklarla pozisyon arayan bir takım izledik.

Maçı takip edenlerin ortak yorumu “Torku Konyaspor bu futbolu kalan maçlarda da oynasın Avrupa Kupalarında oynar” oldu.

Torku Konyaspor maçı neden kaybetti sorusunun cevabı ise yine aynı,  yan toplardaki zaaf…

Yenilen iki gol de yandan gelen toplar ve adam paylaşımındaki hatalar…

Fenerbahçe’nin iki golünü de stoperlerinin, Bruno Alves ve Egemen’in atması bunun en büyük kanıtı.

Ev sahibi ekibin hücum oyuncularına özellikle de Emenike’ye oyunda kaldığı sürece nefes aldırmayan Torku Konyaspor savunması, yan toplarda uyuyunca sonuç hüsran oldu.

Selim ve Kokoloviç maç boyunca harika bir futbol sergileyip neredeyse hatasız oynadılar.

Fenerbahçe’nin en büyük gol silahı Emenike bu maçta Torku Konyaspor savunması arasında adeta kayboldu. O kadar iyi marke edildi ki Emenike bir ara sinirlerine hakim olamayıp oraya buraya saldırdı.

Hatta bu maçta birkaç takım Selim’i izlemeye gelmiş. Selim geleceğin yıldız adaylarından ve çok iyi yolda.

Maçtan önce herkesin merak ettiği konu hiç şüphesiz Hleb’in performansıydı.

Yeni transfer Alexander Hleb Torku Konyaspor tarihinin en kariyerli futbolcusu orası kesin. Fenerbahçe karşısında da bize Barcelona ve Arsenal gibi takımlarda boşuna oynamadığını, kumaşının kaliteli olduğunu gösterdi.

Belaruslu oyuncu zaman zaman Djalma ve Gekas ile pas alışverişleriyle hücum hattında tehlike yaratsa da tam olarak hazır değil.

Konya’ya gelmeden önce bir buçuk ay antrenman yapmamış olmasının sıkıntısını çekiyor ancak ilerleyen haftalarda çok daha iyi bir Hleb izleyeceğimizden eminim.

Pazartesi akşamı (Fenerbahçe taraftarları hariç) tüm Türkiye Fenerbahçe ile deplamanda karşılaşan Torku Konyaspor’un arkasındaydı.

Çünkü Fenerbahçe alacağı bir galibiyetle en yakın rakibi ile puan farkını 10 yapacak ve şampiyonluk yolunda çok önemli bir adım atacaktı.

Ne yazık ki Torku Konyaspor bir sürprize daha imza atamadı.

Maçın hakemi Ali Palabıyık ise maçın genelinde iyi bir maç yönetmesine rağmen Fenerbahçe’li oyuncuların bazı sert müdahalelerinde kartına başvurmadı.

Kaleci Volkan’ın ceza sahasında yaptığı sert müdahaleye ise devam dedi.

Sonuç olarak Torku Konyaspor bir deplasman maçından daha eli boş döndü. Yeşil beyazlılar Helen ligin deplasmanlarda an az puan toplayan takımı konumunda.

Fenerbahçe karşında Torku Konyaspor en azından bir puanı hak etmişti ancak olmadı.

Oynanan oyun ve sahadaki mücadele ise ilerleyen haftalar için büyük ümit verdi.

Bundan sonraki ilk maç Roberto Carlos yönetimindeki bu sezonun flaş ekibi Sivasspor. 2 Şubat Pazar günü saat 16.00’da Konya’da oynanacak mücadele futbol adına çok şey vaad ediyor. Benden söylemesi.