Aslında dün gündem yoğundu, Konya’daki tartışmalı müdürlerden SGK İl Müdür Cem Dinç ve Konya İl Müftüsü Şükrü Özbuğday merkeze çekildi…
İl Kültür ve Turizm Müdürü başta olmak üzere birkaç il müdürünün daha görevden alınabileceği konuları kulislerde konuşuluyor…
Peki, Cem Dinç’in yerine kim getirilecek?
İnanız bilmiyorum,
Sayın Şükrü Özbuğday’ın yerine kim getirilecek?
Bu konuda birkaç isim var, İstanbul’daydım ve orada Prof. Dr. Ali Akpınar Hocaya teklif götürüldüğünü duydum…
Prof. Dr. Ali Akpınar Hoca bu görevi kabul etti mi?
Bilmiyorum…
Bildiğim Ali Akpınar Hoca değerli bir insan, Konya Müftülüğünü de el hak en güzel bir şekilde yürütür…
Fakat ayak oyunlarının, hırsların en keskin olduğu kurumların başında gelir müftülükler ve Diyanet…
Onun için de biliyorum, şu an için çok farklı kanallardan çok farklı isimler siyasilerin önüne gelip gitmektedir…
Neticede kim olursa olsun, Konya’mız için hayırlı olsun…
Neyse Tahir Hocamızı yazacağız bugün…
Önce şunu ifade edeyim, Konya’da Tahir Büyükkörükçü (K.S.) Hocamız konusunu bir medya kuruluşu tekeline almış görünüyor…
Yanlış, Tahir Hocam kimsenin reklam aracı, televizyonun izlenme aracı değildir ve olamaz.
Tahir Hocamız ahir zamanda, Konya’mızın derleyip toparlayan bir Evliyasıydı, Allah Dostuydu ve öyle kalmalıdır…
Bu arada tabi Sayın Abdurrahman Büyükkörükçü’nün de kendi üzerine düşen büyüklüğü yapamayıp, bir medya kuruluşuna tamamen angaje olması bu durumu ne yazık ki tetikliyor, açık yüreklilikle ifade edelim…
Tahir Hocam vefat edinceye kadar ailesinin olabilir ama artık değildir, Tahir Hocamız sadece Konya’nın bile değildir, bütün ümmetindir…
Ümmetin yol göstericilerindendir…
Hem de ahir zamanda bizlere yol göstermiştir, eğitmiştir, İslami Gençlik nasıl olur? İslam Davası nedir? Bize anlatmıştır, hepimizi yetiştirmiştir…
Konya’mızın dünya çapında bir değeri olan ve fakat kıymeti bilinmeyen Değerli Ağabeyimiz Türk Tasavvuf Müziği Üstadı Hafız Ahmet Çalışır’la Tahir Hocamızı konuşmalısınız mesela…
Gençleri nasıl eğitirmiş Tahir Hocamız, bunu dinlemelisiniz?
Sadece kürsüde Hoca değildir, Tahir Büyükkörükçü (K.S.)…
O her yerde hocaydı…
Erenköy onunla Şereflenirdi, çok küçük yaşlarda elini öpmüştüm Tahir Hocamızın…
Sonraki yıllarda da defaatle ziyaretlerine gittik…
Her defasında konuşmalarında, sukutlarında da bizi eğitirdi…
Kendisine Mahmut Sami Ramazanoğlu (K.S.) Efendimiz icazet vermiş aslında ama o hiçbir zaman Konya’da kendini merkeze alarak bir çalışma yapmadı…
Dişçi Baba ile Yahyalıda, Kavacık Mahallesinde yaşamış, gönül sultanı Hacı Hasan Efendimizle arasındaki sevgi, muhabbet hala dillere destandır…
Nesiller boyu da anlatılacak bunlar elbette…
Allah için sevmek, Allah için nefret etmek nedir? Biz onlardan öğrendik…
Onun için diyorum, Tahir Hocamızı anlamak da anmak da öyle kolay değildir beyler…
O bir Allah Dostuydu, gül kokanlardandı, kürsüden konuşurken sözleri kalbimizi titretir, gözümüzden yaşlar gelirdi…
Tahir Hocamız Yüce Peygamberimizin Ahir Zamanda varislerindendi ve O ne söylüyorsa, Hadisten, Sünnetten, Ayetten, Kuranı Kerimden söylüyordu…
Hayatı boyunca bir milim bile doğru yoldan sapmayan örnek ve önder bir Derviş, Allah Dostu Bir Evliya…
Kendisini güç delisi yapmış, parayı her şey olarak gören, kendisinden başka kimseyi önemsemeyen, kodamanların başaracağı bir şey değil Tahir Hocamızı anlamak…
Rabbimiz, bizi Tahir Hocamızı anlayanlardan eyle, onun gittiği yolda olmaktan biz Razıyız, bizi o yoldan ayırma…
Fatihalar, Yasinler, Hatimler Tahir Hocamıza…
Allah’ın dostu tefekkürle anılır kardeşler, televizyonumuz daha çok izlensin diye anılmaz…
Söylemiş olalım ve bilin, Hakkı tavsiye etmeyi biz Tahir Hocamızdan öğrendik…
Şükür…