Dünya ne kadar kötü bir yermiş meğer. Her yanda kan, acı ve gözyaşı…
Cumartesi günü akşamından beri içimizde bir hüzün var. İstanbul’da 45 vatan evladını hain bir saldırı sonucunda kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyoruz. Aradan neredeyse 1 hafta geçmesine rağmen halen bir yanımız buruk gibi…
Elbette ölenle ölünmüyor, hayat devam ediyor ancak yaşananları insanın kabullenmesi de çok zor. 45 şehitle birlikte Konya’da 3 şehidini son yolculuklarına uğurladı. Hainler bu saldırıları gerçekleştirirken bir şeyi gözden kaçırıyor ki o da bize her saldırdıklarında bu ülke insanının birbirine daha sıkı bağlandığı gerçeği…
Allah’ın izniyle ülkemizde kirli emelleri bununlar asla amaçlarına ulaşamayacak, bu ülkeye diz çöktüremeyecekler.
Bir de İslam dünyasının kanayan yarası Suriye var. Türkiye dışında İslam âleminin duymadığı, duymak istemediği Halep…
Halep ölüyor, dünya da karşısına geçmiş seyrediyor. Hatta Esed yandaşları katliam kutlaması yapıyor!
3 yaşındaki çocuğun; "Cennette yemek var mı anne? Varsa ölelim, karnımız doyar." dediği yerdir Halep.
Lanet olsun bunları yapanların insanlığına.
Aslında Suriye’de insanlar değil, insanlık öldü.
Bu yaşananlarda hepimizin suçu var. Hepimiz kabahatliyiz. Kimse ben ne yapabilirim demesin.
Kim kötü ve çirkin bir iş görürse onu eliyle düzeltsin; eğer buna gücü yetmiyorsa diliyle düzeltsin; buna da gücü yetmezse, kalben karşı koysun. Bu da imanın en zayıf derecesidir.( Müslim, Îmân, 78; Ebû Dâvûd, Salât, 248)
Halep’te bir soykırım yaşanırken en azından kalben onların yanında olabildik mi? Yoksa hiçbir şey olmamış gibi dizilerimizi izlemeye devam mı ettik?
Herkesin kendi vicdanı sonuçta.
Tüm bunlar yaşanırken ülkemizde Doğan Grubu'na bağlı bir televizyon ve sosyal medya hesapları katil Esed'in katliamını zafer olarak geçti. Çocukların diri diri yakıldığı, türlü türlü işkencelere maruz bırakılan Halep halkından tek satır haber geçilmezken bu insanlık dışı katliam zafer olarak anıldı.
Bu da sözün bittiği yer. Bundan sonra ne anlatsak ne yazsak boş…
Türkiye dıştaki düşmanlardan daha çok içteki düşmanlara dikkat etmeli. Bu topraklarda Türkiye’nin geleceği kadar çalışanlar kadar, ülkenin aleyhine çalışanlar da bir hayli fazla. Allah ülkeye hain planlar kuran özellikle de içimizdeki hainlere fırsat vermesin.
İHH “Halep’e yol açın” sloganıyla çok önemli bir projeye gerçekleştiriyor. Şunu kabul etmek gerekir ki artık Halep düştü. Bundan sonra Halep’te çok küçük bir alanda sıkışmış olan insanların kurtarılması çok büyük önem arz ediyor. Bu anlamda da kamuoyunun dikkati bu noktaya çekilmesi gerekiyor. En azından bu kadarını yapabilelim…