Söz namustur

Senan Kazımoğlu

16 Eylül tarihinde Hatay’ın Yayladağı ilçesinde “Dünya ve Suriye Türkmenleri Buluşma Şöleni” yapıldı. Aksaray Azerbaycanlı Öğrenciler Birliği ve Aksaray Üniversitesi Turkuaz Öğrenci Topluluğu başkanı değerli arkadaşım Revan Mustafayev, beni arayarak bu etkinliğe davet etti. Böylece şölene, çoğunluğu Azerbaycanlı öğrencilerin oluşturduğu Turkuaz ekibiyle katıldım. Her şey çok güzel organize edilmişti. Kızılgöl mevkisinde 11 bin 500 metrekarelik ay yıldız figürü altında yapılan etkinliğe 17 ülkeden 15 binin üzerinde ziyaretçi katıldı.

Program akışı da çok güzel hazırlanmıştı. Protokol konuşmalarından sonra etkinliklere başlanacaktı. Etkinlikler arasında da Hatay’a özgü aba güreşi, boyunda koyun kaçırma yarışması, at üstü gösteriler ve şölende Azerbaycan’ı temsil eden “Turkuaz” ekibinin hazırladığı sahne gösterisi vardı. Buraya kadar her şey normaldi, ancak program başlayınca bugün bütün İslam Aleminde olan bir hastalık yine kendisini gösterdi. Verilen söze dikkat etmemek.

Şölenin onur konuğu olarak çağrılan Azerbaycan Milletvekili Ganire Paşayeva Azerbaycan’dan, biz “Turkuaz” ekibi olarak Aksaray’dan ve diğer misafirler Türkiye’nin çeşitli bölgelerinden zamanında geldiğimiz halde maalesef Hatay’dan olan protokol heyetinin bazıları zamanında gelmedi. Bu sebepten saat 12’ye kadar bitmesi beklenen protokol konuşmaları programın sonuna kadar devam etti. Ne mi oldu? Gecikmeler ve bitmeyen aba güreşleri yüzünden birçok etkinlik iptal edildi. Erken saatte konuşma yapması planlanan ve ardından Hatay’ın Belen ilçesinde “Karabağ Parkı”nın açılışına gidecek olan Ganire Paşayeva, Hatay Protokolünün 5 saat geç gelmesi yüzünden saat 17’de ancak sahneye çağrıldı. Bu yüzdende saat 15’de sahne alması ve daha sonra Ganire hanımla park açılışına katılması planlanan “Turkuaz” ekibi de ancak bundan sonra sahne aldı. Yapılanlar sadece bununla mı sınırlı kaldı? Maalesef hayır! Azerbaycan ekibi sahneye çıktıktan az sonra yine geç gelen Hatay protokolün isteğiyle daha gösterinin yarısına bile gelmeden sahneden indirildi. Oraya tek kuruş bile almadan gönüllü olarak gelen ve saatlerce bekletilen Azerbaycan ekibine yapılan bu hareketin ne anlama geldiğini siz değerli okuyuculara bırakıyorum. Arkasından sahne alan protokol heyeti ise yarım saat kardeşlikten bahsetti. Biraz argo kelime olacak ama bu ne perhiz bu ne lahana turşusu?

Yani anlayacağınız programa çağrılan Hatay protokolü sınıfta kaldı. Elbette hepsini kastetmiyorum. Sabahın ilk saatlerinden beri orda olan protokol üyeleri de vardı. Onları tenzih ederim.

Bu ümmet kendini düzeltmek istiyorsa ilk olarak verdikleri söze dikkat etmeleri gerek. Maalesef biz İslam Ümmeti olarak bu konuda çok geride kaldık.