Cumhuriyet gazetesi "chp'li vekillerden ahmet hakan'a çok sert yanıt" başlığı atmış. Bu "yanıtın" az serti vardır herhalde.
Türk yakın tarihi şahittir ki, chp "yanıt" fabrikasıdır.
Mesela tek partili dönemin "değişmez" genel chp genel başkanı ismet paşa, yüzlerce yıldır kullanmakta olduğumuz "an'ane" yerine "gelenek" lafını üretmişti.
Mavi gömleğiyle feto'nün "şefaatine" nail olan Ecevit de "olanak" ve "olasılık" kelimelerinin mebzul şekilde kullanılmasında kayda değer emekleri olmuştur.
Okyanus ötesinden (Pensilvanya) hiç kimsenin dahli olmadığı hususiyetle bizzat kendisi tarafından ifade edilen, kaset vakasıyla genel başkanlığı bırakan Doç. Dr. Deniz Baykal ise "sath-ı mail" tabirinin yerine yerine "eğik düzlem" lafını üreterek chp tarihinde "onurlu" yerini almıştır.
Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşuyla aynı yaşta olan cumhuriyet gazetesinin, devletin kurucu partisinin (chp) sayın vekillerinin “sert yanıt” ifadesi vesilesiyle tedai ettirmiş olduğu şeyleri nakletmiş oldum.
ADALET
Bir müezzinin şortlu bir kadın tarafından sala okuduğu için satırla yaralanması hemen tevkif edilerek muhakeme edilmeyi gerektirmiyor. Ama şortlu bir bayana, bir erkeğin tekme atılması derhal tutuklanarak katmerli cezayı talep etmeyi gerektiriyor.
Demek ki adalet bazen böyle tecelli ediyor...
Adaletin bu mu dünya (!)
…
Şortlu kadına saldırana gösterdiğin tepkiyi İzmir'de müezzine saldırana da göster de görelim senin "adam" olduğunu.
…
İslam güneş gibidir. Ondan rahatsız olanlar karanlık tipli olanlardır. Güneş gibi olan İslam'dan rahatsız olanlar her geçen gün güneşin karşısında erimektedirler.
…
30 çocuğa tecavüz eden papaz suçsuz bulunmuş. Her konuda daima Müslümanları itham eden devrimcilerle diyalogcular duydunuz mu?
…
Temsil ettiği halkının değerlerine sahip çıkmayan birileri en azından karaktersizdir.
Herkes bilmelidir ki, Türk milletinin ortak paydası bin yıllık temel değerlerdir. Hiç kimse Türkiye'yi 1930'lu yıllara hapsedemez.