Bir kaç haftadır sosyal medyada İran sınırları içerisindeki Güney Azerbaycan’dan başlayan yeni akım oluştu. Azerbaycan Türkçesindeki “Seni Deyirler” etiketi (hashtag) ile paylaşılan videolarda Güney Azerbaycan Türkü, Urmiyeli bir sanatçının okuduğu “seni diyorlar” anlamına gelen şarkıya oynayan insanları görüyoruz. Yeni akım Güney Azerbaycan’dan başlasa da az sonra Kuzey Azerbaycan ve dünyanın farklı ülkelerinde yaşayan Azerbaycan Türkleri arasında hızla yayıldı. Videoları ilk izlediğiniz zaman sadece düğün şarkısına oynayan insanları görürsünüz. Ama aslında bu akım İran hükümeti tarafından maksatlı şekilde yapılan büyük bir doğa felaketine tepkidir. O felaket Urmiye gölünün kurutulmasıdır.
Binlerce yıllık yaşı olan Urmiye gölü ve etrafındaki şehirler, tarih boyu büyük medeniyetlere ev sahipliği yapmıştır. İran sınırları içindeki Doğu ve Batı Azerbaycan eyaletleri arasında yerleşen göl, dünyanın en büyük ikinci tuzlu gölüydü. Gölün uzunluğu 140 km, genişliği ise 55 km olmuştur. En derin yeri 16 metre olan gölü daimi olarak 14 nehir besliyordu. Gölde irili ufaklı 102 tane ada vardı. Bu adaların en büyüğü olan Şahı adasında Cengiz Han'ın torunu Hülagü Han ve oğlu Abaka Hanın kabri var. 1979 verilerine göre Şahı adasında 1170 aile yaşamaktaydı.
Urmiye gölünün etrafı da yeşillikler ve meyve bağlarıyla ünlü olmuştur. Göl tuzlu olduğu için pek fazla canlı yaşamamakla birlikte kuşlar için önemli besin olan artemia isimli bir canlı yaşamaktaydı. Bu sebeple göl üzerinde flamingo, pelikan, leylek ve martı başta olmakla 200’den fazla kuş türü mevcuttu.
Bütün bunların yanında Urmiye gölü turizm açısından da çok zengindi. Her yıl göl, hem İran içinden hem de ülke dışından gelen turistlerin uğrak yeri oluyordu.
Buraya kadar yazdıklarımı fark ettiyseniz hep geçmiş zamanda yazdım. Çünkü bünyesinde bu kadar zenginliği barındıran tarihi Türk gölü Urmiye, artık son nefesini veriyor. Zira İran hükümeti tarafından gölün %95-i artık kurutulmuş durumda. Nasıl mı? İran son yılarda gölü besleyen 14 nehir üzerinde 70’den fazla baraj yaptı. Bu barajların birçoğuyla da İran, Ermenistan’ın elektrik ihtiyacını ödüyor. Bununla yetinmeyerek göle sahili olan Tebriz ve Urmiye şehirleri arasında gölü ikiye ayıracak köprü kurdu. Bu köprüyle birlikte göl kuzey ve güney olmakla ikiye bölünerek bir biriyle su bağlantısı tamamen kesildi. İlave olarak da gölün etrafında 22 binden fazla su kuyusu kazdırıldı. Yapılan onca protesto ve tekliflere rağmen İran Meclisi, Urmiye gölüyle ilgili sunulan yasayı da reddetti. Urmiye gölü İran’da sadece seçim zamanlarında hatırlanan bir vaat olarak kaldı.
Peki neden İran Urmiye gölünü kurutmak istiyor? Urmiye gölü kenarında olan şehirler Azerbaycan Türklerinin en sık yaşadığı şehirlerdir. Buradaki Azerbaycan Türklerinin sayısı 15 milyona yakındır. Göl dünyanın en büyük 2. tuzlu gölü olduğu için kuruduktan sonra burada ortaya çıkan tuz fırtınaları hem insan hem de bitkiler için hayatı yok edecek derecede zararlıdır. Bu yüzden buradan göçe mecbur olan Azerbaycan Türkleri, İran’ın içlerine yerleşerek farslaştırılmak isteniyor. Artık birkaç yıldır başlayan tuz fırtınaları sebebiyle 100’den fazla köy boşaltılmış durumda. Çok yakın gelecekte bu fırtınalar sadece İran’ı değil, Urmiye sınırındaki Türkiye’yi de tehdit edecek hale gelecek. İşte bütün bunların yaşanmaması için acilen Urmiye gölü yeniden canlandırımladır.