Nerede o eski bayramlar sözü artık dillerde bir gülümsemeye dönüştü..İnsan çocukluğunda yaşadığı bayram hazzını düşününce bugününden zevk almaz oldu. Hep bir hasret ve iç çekmelerle anar oldu yaşadığı günleri.
Neden böyle oldu ki
Yaşanan ekonomik şartlardan mı, yoksa çocukluğa duyulan özlem mi…
Yaşanan ekonomik şartlardan mı, yoksa çocukluğa duyulan özlem mi…
Belki de hepsi
Herkes aynı şeyi söyleyip duruyor hani o eski bayramlar diye, ama kendisine dönüp bir baksa kendi ne yapiyor.
Herkes aynı şeyi söyleyip duruyor hani o eski bayramlar diye, ama kendisine dönüp bir baksa kendi ne yapiyor.
Tabii ki yaşadığımız zaman, iş hayatı, stresler derken insan birazcık nefes alabilmek için bayram tatilini de fırsat bilip tatil yapmak, dinlenmek, gezmek istiyor, belki çekirdek ailesiyle, belki arkadaşlarıyla. Büyüklerini de telefonla aramak yetiyor yakinlarini bile…
Çocukluğumuzda ki el öpme merasimlerinden, verilen mendillerden, harçlıklardan, yediğimiz o lokumlardan, bayram tatlılarından, annemizin ev baklavasindan bahseder veya bayram öncesi kendisine alınan bayram kıyafetlerinin, ayakkabılarının günlerce başucumuzda durduğundan bahsederiz. Artık bayramlarda değil her gün alınıyor ve dolaplara sığmıyor kıyafetler. Yeni kıyafetin önemi mi kaldı…
Ama yine de insanlar mutlu olmayı bilmiyor…
Bu bayram bence biraz dikkat edelim…
Bu bayram lütfen toplu mesaj atmayalim. Bir kere çok ayıp yapiyoruz. İnsan büyüklerinin, sevdiklerinin bayramını toplu mesajla kutlamaz.
Bayramda ailemizin, dostlarımızın, sevdiklerimizin yanına gidelim. Yüz yüze, ona dokunarak, hissederek halini hatırını soralim, bayramlaşalim.
Unutmayalim insan yalnız yaşayamaz.
Kazasiz belasiz iyi bayramlar…