Bu kadar açık seçik böyle ayan beyan safların netleştiği kaç zaman olmuştur?
Esasen kimin kimle olduğu, kimlerin nerelerle dirsek temasında olduğu, hangi safta yer aldığı bilinmektedir. Bu bilişi “hak” tarafında olanlar “batıl” olanı bilmekle elde etmiştir. Lakin günümüz dünyası, ortalığı bulanıklaştırma, suni bir sis perdesi oluşturma ve maskeleme konusunda uzmanlaştığı için kimin eli kimin cebinde sezmek güçleşmektedir.
Her ne kadar batıl ve onun son yüzyıl temsilcisi Batı, saklasa da yüzünü ve elini, onu teşhis etmek için elimizde yeteri kadar veri ve tecrübe var. Bununla birlikte son yaşanan olaylarda safların netleştiği, kartların açık oynandığı, saman altındaki suyun sızıntı yapmaya başladığı kanaati benim gibi sizin de kafanızı meşgul ediyor sanırım.
Taksim’den Tahrir’e, Suriye’den Kandil’e kadar yaşadığımız gelişmeler çok daha çetin ve meşakkatli bir sürecin gelmekte olduğunu haber veriyor. Acaba bu haberi alanlar, kendi kafalarındaki neticeye yaklaştıkları ya da projeleri böyle gerektirdiği için mi tavırlarını netleştirdiler?
Gezi olayları sürecinde malum sanatçılar, iş dünyasındaki destekçileri, uç grupların bayraktarlığını yapanlar, ucu istihbarat teşkilatlarına uzanan sosyal medya ve şu kelli felli haber kanalları; net bi söylemin içine girmekten, kaldıramayacakları sözler sarf etmekten, göz göre göre yalan haber yapmaktan hiç çekinmediler. Büyük ağaları böyle dediği için mi? Umdukları boşa çıkmasın…
Sadece ülkemizde değil, yanı başımızda bizzat Türkiye ile ilgili bir projenin de yürütüldüğüne inandığım Suriye meselesinde de durum farklı değil. Belli bir coğrafi çizgide devam eden bozgunculuk faaliyetleri, Doğu ve Batı temsilcilerini net olarak ayırmışa benziyor. Avrupa, Suriye’yi değil ama Suriyelileri gözden çıkarmış anlaşılan. Aynı Avrupa, Mısır’da kanlı bir iç savaşın çıkmasından değil rahatsız olmak, planı işleyen bir mühendis gibi davranıyor. Ve kendi içimizde bu mühendislerin taşeronluğunu yapanlar kafalarında inşaat bareti, ellerinde kazma kürek sırıtarak dolaşıyorlar.
Safların böle netleşmesi neyin işaretidir? Karşı tarafta olanlar, bildikleri bir planın bir üst aşamasına mı geçmişlerdir? Kimi yazarlar tarafından dillendirilen senaryoların hangisi isabet edecek göreceğiz. Seçimlerle ilgili bir proje yürütüldüğünü söyleyenler iktidarın içinden çatlaklar olacağını söylüyor. Kaset savaşları olacak diyenler de var. Sınırdan tarafımıza yapılan taciz atışlarının Ankara’daki yansıması üzerine kılıcını bileyenler de az değil.
Saflar belirginleşirse mücadele anlam kazanır. Her halükarda, kazanan hak olacaktır.