Hayat inişli çıkışlı, sancılı, meşakkatli ayaklarımızın kan revan içinde kaldığı uzun bir yolculuğun adıdır.
Yüce kitabımız Kur’an'ı Kerim’de bir ayeti kerimede ''Hanginizin davranışça daha iyi olduğunu deneyerek göstermek için ölümü ve hayatı yaratan O' dur. O, güçlüdür. Çok bağışlayandır. (Mülk 67/3) buyrulmuştur.
Demek ki, dünya ve ahiret hayatını ilgilendiren her şey bir imtihandır. Peki imtihan nedir? Arapça kökenli olan imtihan kelimesi; direnme, dayanma, güç gerektiren, sonuçta bir deneyim kazandıran zor bir durum demektir.
Allah’u teala yine Bakara Suresi 155. ayeti kerimesinde ''And olsun biz sizi biraz korku, açlık ve bir parça mallardan, canlardan, ürünlerden eksilmekle imtihan edeceğiz, sabredenleri müjdele!'' der. (Dikkat ediniz sabır ve müjde) Hiç şüphesiz en ağır imtihanlar, en büyük belalar Allah’ın en sevgili kulları olan Peygamberlere isabet etmiştir, daha sonra velilere ve Salih kullara...
Peygamberler tarihine baktığımızda onların da insan olmaları hasebiyle kendi hayatımıza dair kırıntılar bulabiliriz. Bu bizim için bir teselli, bir örnek bir lütuftur…
Mesela hastane köşelerinde çetin hastalıklara düçar olan, şifa bekleyen kullara şüphesiz Hz. Eyyup (as) ne güzel örnektir. Ağır hastalıklara maruz kalıp, yaşadığı tüm sıkıntılara rağmen Allaha dua edip şifa istersem takdirine rızada kusur eder miyim? diye düşünüp dua etmekten haya eden nihayetinde eşinin ısrarlarına dayanamayıp... “Rabbim başıma bu iptila geldi sen merhametlilerin en merhametlisisin... (El enbiya 83)” diye dua buyurmuştu.
Hz. Eyyup'ün (as) bu güzel sabrına karşılık Allah’ü teala şu iltifatta bulunmuştu. O, ne güzel kuldu. (Sad 44) Ve onu şifa ile müjdelemişti… (Sabır ve müjde). Peki içimizde babasına hasret kalmış, bu satırları okurken iç geçiren, kardeşlerinin kuyuya attıkları yok mudur?
Dünya zindanında bir ışık bekleyen yok mudur? Muhakkak vardır. Onlara Hz. Yusuf’u (as) bir an bile gaflete düşmeyen o bilinçli sabrını ve karşılığında Mısır'a sultan oluşunu örnek verebiliriz. Oğluyla imtihan olanlara Hz. Nuh (as) eşiyle imtihan olanlara Hz. Lut (as) misalini gösterebiliriz...
Ve son ümmetin göz bebeği, Allah’ın sevgilisi ismini anarken kalbimizin titreyip yaşadıklarını düşününce gözlerimizin yaşardığı o büyük, o aziz Nebi bir Hadis-i Şerifinde şöyle buyurmuştu ''Allah yolunda hiç kimsenin görmediği eziyetlere maruz kaldım.”
Şüphesiz onun ümmeti olarak onun hayatında bizlere nice örnekler vardır.
Netice itibariyle Cenabı Allah bize yaşadığımız her sıkıntı karşılığında sabırlı davranmamız gerektiğini, dünyanın geçici bir yer olduğunu sabır ve namazla ondan yardım istememiz gerektiğini buyurmuştur.
Şüphesiz Allah’ın müjdesi haktır…!