1828 yılında yapılan “Türkmençay” anlaşmasıyla Kuzey Azerbaycan’ı tamamen işgal eden Çar Rusya’sı, Kafkasları elde tutmak için bölgeye Ermenileri yerleştirme planını uyguladı. Bu siyaset ilk meyvelerini 1905 yılında vermeye başladı. Zira 1905 yılındaki savaşta, Ruslar, Japonlara mağlup olmuştu. Bu mağlubiyet Rusya’nın birçok bölgesinde olduğu gibi Kafkaslarda da etkisini göstermeye başladı. Ruslar bu etkini dağıtmak için Ermenilerden istifade etti. Ruslar tarafından gizlice desteklenen Ermeniler, Azerbaycanlılara karşı misli görülmemiş katliamlara başladılar.
Durumun ciddiyetini gören Azerbaycan aydınları, Rusya’nın Kafkasya valisine giderek hükümet olarak derhal bu işe bir çare bulmalarını istediler. Fakat hükümetin bu işlere ilgisizliğini ve hatta bazı yerlerde Ermenilere destek çıktığını gören Azerbaycan aydınları, artık devletten umudunu tamamen kestiler. Azerbaycan’ın artık deyim yerindeyse, kendi göbek bağını kendisi kesmekten başka çaresi kalmamıştı.
Türk siyasi tarihinde iyi tanınan, meşhur Azerbaycan aydını ve siyasetçisi Ahmet Bey Ağaoğlu, Bakü’ye döndükten sonra, Arapçada “savunma” anlamına gelen ilk Azerbaycan gizli örgütü “Difai” teşkilatını kurdu. Ağaoğlu, bütün Azerbaycan’ı karış-karış gezerek Azerbaycan aydınlarını ve halkını, “Difai” teşkilatı etrafında birleştirmeye başladı. Az sonra Azerbaycan’ın hemen-hemen bütün bölgelerinde teşkilatın şubeleri açıldı. Her ne kadar Difai’nin kuruluşu ve merkez karargahı Bakü’de olsa da, onun en güçlü olduğu yer Gence şehriydi.
Difai teşkilatı ilk önce beyanname yayımlayarak, Ermeniler ve onlara destek olan Rusların, Azerbaycan halkına karşı giriştikleri katliamlar son bulmazsa, Difai’nin sorumlulardan intikam alacağı bildirildi. Ayrıca, Kafkasya’nın Müslüman halkına karşı yapılan katliamlar durdurulursa Difai’nin barış elini uzatmağa hazır olduğu da belirtildi. Fakat ne Ruslar, ne de Ermenilerin katliamları durdurmaya niyeti yoktu. Bu, bardağı taşıran son damla olmuştu...
Difai teşkilatının ilk kurbanı, Şuşa şehrinde, elinde yüzlerce Azerbaycanlının kanı olan Rus Generali, Goloşapov oldu. Ardından gubernator (vali) yardımcısı, Ermeni taraftarı Kreşçinski öldürüldü. Aynı yıl içersinde Nahçivan’ın eski kaza reisi ve Nahçivan’da binlerce Azerbaycanlını acımadan katleden Engel, Gence’deki Ermeni celladı Vasili yok edildi. Bu liste böyle uzayıp gidiyordu.
Difai küçük insanlarla uğraşmıyor, Azerbaycan Türklerinin katledilmesinde eli olan, yüzlerce, binlerce insanı katleden yüksek rütbelilere karşı suikastlar yapıyordu. Her suikast sonrasında da beyanname yayarak kurbanları ne için öldürdüğünü bildiriyordu. Difai her ne kadar suikastlarla tanınsa da, Difaini kuran ve yöneten Azerbaycan aydınlarıydı. Bu aydınlar Azerbaycanlı çocukları okutmak için Difai teşkilatının eğitim ve kültür kollarını da oluşturmuşlardı.
Difai o kadar gizli teşkilattı ki, beyannamelerinin altında olan Difai mührünün kimde olduğunu, teşkilatın yönetiminde olanlar bile bilmiyordu. Ayrıca Difai’nin her yerde hatta Rus istihbarat idaresinde bile çalışan adamları vardı.
Fakat ne yazık ki, 1906 yılında kurulan Difai teşkilatı, 1909 yılında hem yönetimindeki kişilerin birçoğunun tutuklanması veya sürülmesi, hem de teşkilatın mührünün ele geçmesi sonucu faaliyetini durdurmak zorunda kaldı. Ancak mühür ele geçirilse de, daha Ruslar o mührün ne olduğunu anlamadan Difai’nin Rus istihbaratındaki adamı, düşman eline geçmesin diye mührü yok etti.
Difai her ne kadar kısa süre faaliyet gösterse de, Difai’nin eylemlerinden sonra Rus ve Ermeniler Azerbaycan halkına karşı yaptıkları katliamları durdurmağa mecbur oldular. Difai’nin faaliyeti durdurulduktan sonra teşkilatın üyeleri, 1918 yılında Azerbaycan Halk Cumhuriyeti’ni kuracak olan Müsavat Partisi’ne katılarak bir nevi bugünkü Azerbaycan’ın temellerini atan kadrolardan oldular.