REKTÖRE AYDA 40 BİN TL Mİ?

Murat Can

Üniversite camiasından bir dostumla sohbet ediyoruz.

  • Hocam lütfen elimizi vicdanımıza koyup söyleyin ve hatta gündeme getirin, bir rektör 30 Bin TL’nin üzerinde döner sermayeden pay alabilir mi?

“Vay canına, diyorum… 30 bin TL’nin üzerinde döner sermaye geliri mi?”

  • Yani, bildiğimiz bu kadar…
  • Belki de daha fazla…

Hesaba bakın.

30 Bin döner sermayeden, maaşını da üzerine ekleyin. Ortaya çıkan rakam ayık 40 Bin TL gibi bir rakam…

***

Refah Partisi zamanlarında il başkanı, belediye başkanı ve milletvekili olmak için yine bugün olduğu gibi yoğun çaba sarf edilirdi.

Siyasetin en önemli argümanı ise “Allah Rızası” için yapılmasıydı.

Tabi biz gençler Allah Rızası için insanların bu denli mücadele etmesini seyrederken arenanın aktörlerini imrenerek ve her birine mücahitlik payesi yakıştırarak izlerdik.

Nitekim zaman içerisinde mücahitlerin müteahhitliğe terfi etmesini seyredenlerde yine biz olduk.

Türkiye genelinde rektörlük seçimlerinde verilen mücadeleleri görünce Allah Rızası için verilen o mücadeleler geldi aklıma.

“Bir insan neden rektörlük için bu kadar hevesli olur?” diye düşünmüşümdür.

“40 Bin TL’yi duyunca bu bir sebep olabilir” dedim.

El insaf. Cumhurbaşkanı’nın 32 Bin TL aldığı bir ülkede, üniversite rektörü 40 Bin TL alıyorsa sistem kendisini sorgulamalı…

Buna benzer bir durum geçmişte Milli Eğitim Müdürlüklerinde vardı.

Örneğin İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü yapılan her sınavdan ayrı ayrı para alır ve aldığı ücret aylık 50 Bin TL’nin üzerine çıkardı.

Evet evet yanlış duymadınız.

Düşünün Milli Eğitim Müsteşarı 9 Bin TL maaş alıyor. Ona bağlı İstanbul Milli Eğitim Müdürü 50 Bin TL’nin üzerinde ücret alıyor.

Bu durumu eski bakanlardan Ömer Dinçer değiştirdi.

Alınabilecek ücretlere sınırlama getirdi. Üst rakamı tam olarak bilmiyorum ama müdürlerin alabilecekleri sınav ücretlerini en yüksek memur maaşıyla sınırlayarak 50 Bin TL gibi garip rakamların ortaya çıkmasını engellemiş oldu.  

Ben buna benzer bir düzenlemenin YÖK tarafından yapılması gerektiğini düşünüyorum.

YÖK bütün üniversitelerin patronu. Koskoca YÖK’ün başkanı 9 Bin TL maaş alırken ona bağlı bir üniversitenin rektörünün aylık döner sermayeden de kazandıklarıyla birlikte 40 Bin TL maaş alması kusura bakmayın ama akılla izah edilecek bir durum değil.

Peki, nasıl bir düzenleme olabilir?

Basit…

“Üniversite rektörleri aylık en yüksek memur maaşı kadar döner sermaye alabilir” diye bir yönetmelik çıkartılır. Böylece rektör 9 Bin TL’nin üzerinde döner sermaye alamaz. Bu biraz olsun vicdanları rahatlatır düşüncesindeyim ben.

Ayrıca beni rahatsız eden önemli bir husus var.

30 Bin TL’nin üzerinde döner sermaye alacaksınız. Aylık 40 Bin TL kazancınız olacak, bağlı olduğunuz kurum, yani YÖK’ün başkanı terör destekçilerinin aleyhinde açıklama yapacak, siz kendiniz çıkıp iki kelam etmediğiniz gibi bu açıklamaya destek bile olmayacaksınız.

Böyle bir düzen olamaz, olmamalı…

Rektör devletinin yanında bugün olmayacaksa ne zaman olacak?

Uçuk kazançlarla, aman bana ne canım ne olursa olsun ben işime bakayım tavırlarını millet görmüyor sanmayınız.

Devletin zirvesiyle uyumlu çalışmayan, keyfini bozmayan, imtihan günlerinde kulaklarının üzerinde yatanlar bugün iyi bellenmeli, nitekim belleniyor da…