Eğer, dikkatli olmazsanız, gazeteler, mazlumlardan nefret etmenizi , zalimleri ise çok sevmenizi sağlar” Malcolm X
Baktıklarımız ve gördüklerimiz bütün mesela bu.
Bize sunulan ve bizim gördüklerimiz. Bazen bize sunulan görsel malzemeleri tam anlamıyla idrak edemiyoruz. Bakıp geçtik dediklerimizin içinde milyon tane mesaj olabiliyor. En küçük görsel malzeme de bile bu yöntem kullanılıyor. Çocuklarımızın izlediği çizgi filmlerden tutun her akşam ailecek izlediğimiz dizilere ve haberlere varana kadar. Her görsel malzeme de amaçlanan bir takım fikirler barınır. Bu fikir üzerinden görsel malzeme sunulur. Mesela bir çocuğa çizgi film adı altında bir hırsız karakteri veriliyorsa zamanla çocuk karakterden çok yaptığı iş sevimli hale gelir veya onun yasa dışı bir suç olduğunu göremez. Veya Hollywood filmlerinde FBI’ın asla yenilmediğini ve bu kurumu hiç kimsenin çökertmeyeceğini gösteren görsel malzeme çoktur. Başrol oyuncusu gerekirse FBI karşısında yenilir ve tutuklanır çünkü çok güçlü bir kurumdur. Her ülkenin kendi fikirlerini verme çabası. İran filminde Şiilik işlenmesi gibi veya diğer ülkelere kapalı olduklarını gösteren öğeleri kullanmaları gibi mesela. Daha bir çok örnek verilebilir bunun üzerine. Zaten yazıdaki amaç da bu değil. Bizim amacımız mazlum ve zalim bu çerçeve nasıl işlenir onu görmek.
İsrail medyasında yayınlanan haber: ‘İsrail kolluk güçlerine direnen terörist tüm ihtarlara rağmen direndiği için askerlerimiz tarafından imha edilmiştir.’
Bu habere bu şekilde bakıldığında herhangi bir sıkıntı yok gibi terör eyleminde bulunan bir gencin öldürülmesinden daha olağan ne olabilir ki. Tabi ki bir ülke kendi ülkesindeki vatandaşların güvenliğini sağlamakla görevlidir.
Şimdi haberin içeriğine yani sadece baktığımızı değil gördüğümüzü yazalım. Savunmasız bir genç üzerinde herhangi patlayıcı bir madde olamadığı halde katledildi. Tüm ihtar yapıldı tabi ama anlamadığı bir dilde daha ne olduğunu anlamadan genç bedeni birçok kurşunla karşılaşıp yere serildi. Zaten onun bedeni bu dünya için ağırdı. Tıpkı bir iki hafta önce öldürülen Hedil gibi. Ruhları o kadar değerliydi ki onlara normal bir ölüm yakışmazdı ancak şehit olabilirlerdi.
Bazen bakıp da görmediklerimiz çok oluyor. Öyle bir duruma geldik ki bazen mazlum ve zalimi ayırt edilmiyor. Ya da tam tersi şekilde bize sunuluyor.
Herkes bakıyor ama çok az insan görüyor. Veya şöyle bir cümle kuralım herkes bakıyor çok az insan görmek istiyor. Görmek için istemek gerekir. Eğer bir şeyler görülmek istense rahatımız kaçacağından biz çoğu zaman görmek istemeyiz. Sadece bakıp geçeriz. Her şeyde olduğu gibi...
Görmez misiniz akletmez misiniz hitabına mazhar olmuş gördüklerimizin baktıklarımızdan daha çok olduğu birer insan olmak dileğiyle.
Vesselam...