PTT ile ilgili birçok şikâyet alıyorum. Özellikle kargo noktasında PTT’nin başarısızlığı vatandaşı mağdur etmeye devam ediyor. Bakkal dükkânı gibi açılan PTT şubeleri saat 16.00’da kapanıyor. Merkez şubeye gittiğimiz zaman ise eleman sayısının yetersiz olduğunu görüyoruz. Yetişemiyorlar. Bu konuda vatandaşı rahatsız ediyor. PTT şubeleri sadece yapıyoruz mantığından vazgeçip işini en iyi yapan kurum olarak adlandırılmak için çaba harcamıyor. Bu şube ve personel sıkıntısı başlıca ilk sıkıntı olarak görünüyor. İkinci sıkıntı ise personelin kargo dağıtımı yaparken yeterince ilgilenmemesi. Geçtiğimiz günlerde İstanbul’a adrese teslim bir kargo göndermiştim. Kargo 1 hafta sonra Konya’ya geri geliyor. Ve açıklamasında, adrese gidildi, yıkılmış yazıyordu. İstanbul’da kargoyu gönderdiğim kişiyi aradım, senin adres yıkılmış olarak görünüyor deyince tabi çok şaşırdı. Kargo elemanının işgüzarlığı mağduriyet yarattı. Kargoyu tekrar İstanbul’a gönderdim. Bu sefer yerine ulaştı. Bana ne kaybettirdi. 2 defa kargo ücreti ödemek zorunda kaldım. Kargo Konya’dan İstanbul’a 12 günde ulaşmış oldu. Şu anki teknoloji ile 12 günde Dünya Turu yapabilirsiniz. Bu tür konular herkesin başına geliyor. Bu mağduriyeti gidermek için yetkililerin özel olarak ilgilenmesi gerekiyor.
NAVİGASYON CİHAZI YERİNE ISLAK MENDİL
Birazda Shopping TV’lere(Alışveriş kanalları) değinmek istiyorum. Bu kanallar tamamen ticaret üzerine kurulmuş ve günün her saatinde farklı ürünler satıyorlar. Vatandaşımız bu TV kanalları üzerinden alışveriş yapıyorlar. Vatandaş parasını ödeyerek cep telefonu, navigasyon cihazı, tablet gibi cihazları satın alıyor fakat gelen kargo içerisinden alınan cep telefonun sadece fotoğrafı çıkabiliyor, navigasyon cihazı yerine ıslak mendil, tablet yerine bir parfüm şişesi çıkabiliyor. Bu olaylar gerçek yaşanmış ve örnekleri bulunabiliyor. Çok garip değil mi? Bu kanallar halen aynı şekilde yayın yapabiliyor. Hiçbir şekilde yaptırımı yok.
BİLİNÇSİZ REKLAM YAYINLAMAK İNSANLIĞA İHANETTİR
Ayrıca radyo kanallarına da değinmek istiyorum. Sabah işe gelirken radyoyu açtığımda bir gergedan hapı mı nedir, onun reklamı ile karşılaşıyorum. Yayında adam 15 dakika durmadan bu ürünü övüyor. Neymiş efendim performansı artırıyormuş. İnsanı dinçleştiriyormuş. Tamamen bitkiselmiş. Ve bu ürünlerden satın alan, radyonun telefonlarını kilitleyen binlerce insan olduğunu öğrendim. Komik ve içler acısı bir durum olarak görüyorum. Saçma sapan reklamları, sırf para kazanmak uğruna yayınlayan basın kuruluşlarını ve radyolarını da kınıyorum. Her şey para değildir. Gazete, TV, Radyo ve Dergi gibi mecralar yayınlayacakları reklamlara çok dikkat etmeliler. İçerisinde halkı yanlış yöne sürükleyen, kişi veya kurumlara haksız şekilde iftiralar atılan veya kalitesiz bir ürünü kaliteli gibi göstererek pazarlamaya çalışmak insanlığa ihanettir. Bu tür konular, güven kaybına ve yıpratılmaya yol açar. Lütfen dikkatli olalım…
Önceden insanlar günümüz teknolojisinden mahrum bir şekilde mektuplaşarak haberleşirler bu şekilde iletişim kurarlardı. Bu şekilde haberleşmek tabi ki çok uzun vakitler alıyordu. Günler, haftalar yâda aylar. Daha sonraları ise telgrafın icadı ile artık insanlar elektronik ortamda haberleşmeye anlık olmasa da dakikalar içerisinde iletişim kurmaya başlamışlardır.