Gökten yağdırılan varil bombaları ile Halep’te masumlar katlediliyordu.. Hem de ölümler birer, onar değil yüzer yüzerdi.
Misket bombalarıyla Gazze de çocuklar öldürülüyordu..
Bağdat ta bir caddenin ortasında infilak ettirilen bomba yüklü bir araçla yüzler ölüyordu..
Ya da Arakanda sözde Budist çetelerce Myammar’lı garipler, kimsesizler soykırıma tabi tutuluyordu.
Adeviy’ye Meydanında Esmalar katlediliyordu topluca..
Afganistan da topluca ölüyorduk..
30 Yıldan bu yana Anadolu coğrafyasında da TERÖR kurbanı on binler haince ve kalleşçe öldürüldü.
Modern ve çağdaş dünya artık İslam coğrafyasında ki ölümlerin abonesi olmuştu.
Adeta günlük hava tahmin raporlarını izler gibi sadece izliyorlardı.. İzlemekle de kalmayıp adeta daha fazla kan ve gözyaşının akması adına olanca kirli tezgahları ardı ardına sahneye koyuyorlardı..
Şimdi ise garip ve tuhaf bir şekilde ölümler Avrupa’nın başkentlerinde ..
Özür diliyoruz PARİS..
Sanatın, kültürün, sözüm ona insanlığın ve Modanın merkezi PARİS te ölüm mü olur ?
Sizlerden onlarca ,yüzlerce kez özür diliyoruz..
Topluca ölmek, topluca öldürülmek size değil bize yakışır ancak..
Kan dediğin, ceset dediğin ancak Afrika da olur.. Ortadoğu da olur.. Irakta olur, Afganistan da olur, Suriye de olur, Mısır da olur, İşgal edilmiş Filistin toprakların da olur ve ölüm ancak buralara yakışır..
Size ölüm mü olur hiç?..
O yüzden tekrar tekrar siz Paris Halkından ve tüm Avrupa dan özür diliyoruz.
Size yaşamak, bizlere ölmek yakışır Ey Paris..
Bir yanlışlık oldu Paris..
Neyse bizler yine toplu toplu ölmeye devam edeceğiz ve yine sadece Tv ekranlarında sizler bunları altyazı olarak vereceksiniz..
Ne yapalım.. Size toplu yaşamlar ve bizlere Toplu Ölümler…
SELAM VE DUA..