Konyaspor Çaykur Rizespor deplasmanında iyi bir oyun ortaya koydu ama buna rağmen hasret kaldığı üç puana yine kavuşamadı.
Yeşil beyazlılar, Çaykur Rizespor maçı beraberliğiyle dış saha kayıplarına 2 puan daha ekledi.
Konyaspor, dördüncü haftadaki Başakşehir galibiyeti sonrasında çıktığı 11 deplasman maçından 3 puan alamadı. Dış sahada kaybedilen puan 29’a yükseldi.
İç sahada başarılamayanı dış sahada başarmayı beklemek biraz absürt kaçabilir ama iç sahada kreatiflikten uzak yapısı nedeniyle rakip savunmaları açmayı başaramayan Konyaspor’un, en azından deplasmanlarda kontrataklarla gol bulma ihtimalinin daha fazla olduğunu düşünüyordum açıkçası.
Ama bu olmadı. Kaçan fırsatları bir türlü değerlendiremedik…
Fahrudin Omerovic’in talebeleri beraberlikle birlikte puanını 22’ye yükseltmesine karşın ateş hattından çıkamadı. Omerovic takımın başındaki 4 müsabakada 3 beraberlik, 1 mağlubiyet aldı.
Fahrudin Omerovic’in karnesi aslında hiç de fena başlamadı.
Psikolojik olarak çökmüş durumdaki Konyaspor’a bir soğuk duş etkisi yaptı diyebilirim.
Oynanan oyun ümit veriyor.
Konyaspor kazanmak için her şeyi yapıyor ama şanssızlığını bir türlü kıramıyor.
Daha önce de belirttiğim gibi, hocanın takıma bazı dokunuşları oldu. Alan kapatmada ve hızlı çıkışlarda gözle görülür bir iyileşme var.
Bu iyi gidişatta tabi ki yeni transferlerin de azımsanamayacak bir etkisi var.
Ndao’nun ve Ethemi’nin takıma katkısı büyük olacak gibi görünüyor. Nzonzi’nin formunun zirvesinde olması da Konyaspor’un oyununa güç katıyor.
Fahrudin Omerovic’in defans hattında yaptığı bazı değişikliklerin de önemli olduğunu söylemeliyim.
Mesela Cebrayil Karayel hiç de fena oynamadı. Ben futbolu unuttuğunu düşünüyordum ama Cebrayil’e haksızlık etmişim.
Hocanın bu dokunuşlarının devam etmesini umuyorum.
Gelinen noktada şunu söylemek lazım ki, keşke Fahrudin Omerovic hoca sezon başında takımın başına gelseymiş. Keşke bu transferler sezon başında yapılsaymış.
Neyse, hala ümitliyiz, bu takım kendine yakışanı yapacak ve yukarıya tırmanacaktır.