1. Dünya Savaşı'ndan sonra Ortadoğu haritasının cetvelle çizilerek temelde tek millet olan İslam ümmetini ayırmaya çalışan dış güçlerin Osmanlı imparatorluğunun dağılma sürecinde olduğu gibi günümüzde de İslam dünyasının içinde etnik ve mezhepsel ayrılıkları sürekli tetikleyerek bu günlerin ortaya çıkmasına neden olan ülke hangisidir sorusuna verilen cevap İngiltere’dir. Peki bu günlerde ortalıkta görünmeyen İngiltere Ortadoğu bataklığının neresinde durmaktadır. Üzerinde güneş batmayan imparatorluk olan Birleşik Krallık Ortadoğu politikasında neyin peşinde ? 1. Dünya savaşı öncesi ve sonrasında bu bölgede emelleri olduğunu bilmeyenimiz yoktur. Tamam da tarihte Ortadoğu’ya ilgisi olan Birleşik krallık şimdiler de neden bu bölgeye ilgisiz. İngiltere Ortadoğu’da ki emellerinden vazgeçti mi ? hayır. Peki ne değişti ? Bu soruların hepsinin bir cevabı var ama temelde enerji payı ve batının güven içinde yaşaması yatmaktadır. Ortadoğu da 1.dünya savaşı sonrasında manda yönetimler kurularak sınırları cetvellerle çizilmiş olan , İngiltere’nin maşası devletler ortaya çıkardılar. Hepsinin ortak özelliği monarşi ile yani krallık ile yönetilmeleri ve hepsi İngiltere’ye hizmet eden manda yönetimler olmaları ne kadar ilginç. Son zamanlarda gündemimizi oluşturan Ortadoğu da yaşayan Müslüman toplumların özellikle Arap , Kürt ve Türkmenlerin maruz kaldıkları Daeş terörü , Rus ve İran destekli Esed terörü gibi sorunları Ortadoğu’da ki ülkelerin bu sorunlardan nasıl kurtulacağının muhakemesini yapması gerekirken mezhepsel çatışmaları körükleyerek Ortadoğu’yu içinden çıkılmaz hale sokmaktadır. Peki Ortadoğu’da yapılmak istenen nedir dersek veya bu bölgede kıs kıs gülerek göbeğini kaşıyan kim dersek İsrail cevabını alırız. İsrail artık bu bölgede kendisini rahatsız edecek bir Arap devleti olmadığı için kendisini daha güvende hissediyor . Medeniyetin beşiği olan Avrupa’nın Ortadoğu coğrafyasında 2010 yılında ortaya çıkan Arap baharı adlı Demokrasi hareketlerini neden desteklemediklerini şimdi daha anlamaya başladık . Sanki Ortadoğu’da oynanan oyunlar İsrail’in ve batının güvenliği için İslam ümmeti ateşe atılıyor.
Almanya’nın Ortadoğu’ya tarihte hep ilgi göstermiş ve politikalarını bu yönde şekillendirmiştir hatırlayın PKK’nın en büyük destekçilerinden biri olmuştur. Almanya Ortadoğu petrolleri üzerinden pay alabilmek için bu bölgede faaliyetlerini artırarak Cihan harbinde müttefiki olduğu Türk milletinden son yıllarda uzaklaşan politikalar üreterek İran ve Suriye rejimleri ile işbirliğine önem vermiştir. Hatırlayın İran Nükleer ambargoya maruz kaldığında Nükleer desteği Almanya’dan almıştı. Almanya Şii İran’ı her zaman destekleyerek Türkiye bir alternatif oluşturmuştur. Şimdilerde İran Suudi çekişmesi İran-Kore işbirliği Hidrojen bomba denemesi derken Dünya özellikle de bölgemiz kaynayan kazanın taşmaya başladığının kanıtıdır. Bu savaş PKK’nın Suriye kolu PYD’nin Fırat’ın batısına geçmesi ile müdahale edecek olan Türkiye üzerinden mi veya Şii muhalif lider Nimri'nin idam edilmesi ile ortaya çıkan İran ve Suudi Arabistan krizinden mi çıkar bilinmez. Bildiğimiz Ortadoğu’da yine çocuklar ve kadınlar yani masum insanlar ölüyor, Ölen çocukların aç olması bir başka trajedi ama Ortadoğu’da İnsanlık ölmüş sorunun özeti bu.
SAYGILARIMLA