17 Haziran Pazartesi günü, tüm İslam Alemi, Mısır’ın seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin şehadet haberiyle sarsıldı. Mısır’ın seçimle yönetime gelmiş ilk cumhurbaşkanı olan Mursi, 2013 yılında, kendisini dünyanın ve demokrasinin bekçisi olarak gösteren güçlerin de desteklediği darbeci Sisi tarafından yönetimden uzaklaştırılmıştı. O zamandan beri 6 yıldır, Mısır zindanlarında hapis yatan meşru Cumhurbaşkanı Mursi, tamda mahkemesi olan gün, mahkeme salonunda ruhunu Rabbine teslim etti. Anlaşılan o ki, dirisinden korktukları Mursi’den, öldürerek kurtulmağı düşündüler. Ancak, bunu, halkın tepkisinden korktukları için de, sessizce sıradan ölümmüş gibi göstermeye çalıştılar. Aynen cesedini, sessizce sadece ailesi tarafından defnedilmesine mecbur bıraktıkları gibi...
Böyle yaparak da Mursi’ni unutturmak istiyorlar. Fakat, 1960 yılında haksız yere idam edilen, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı merhum Adnan Menderesin son mektubunda söylediği gibi: “Şunu da söyleyeyim ki, milletçe kazanılacak hürriyet mücadelesinde sizi ve efendilerinizi yine de 1950'de kurtarabilirdim. Dirimden korkmayacaktınız. Ama simdi milletle el ele vererek, Adnan Menderes'in ölümü sizi ebediyete kadar takip edecek ve bir gün sizi silip süpürecektir. Ama buna rağmen merhametim sizlerle beraberdir.”
Evet, onlar Mursi’yi tarihten, gönüllerden silmek istediler. Fakat, artık Mursi sadece Mısır’ın değil, tüm Ümmet-i Muhammedin gönlüne girdi.
Mısır, birçok firavunlar, zalimler gördü. Ancak iktidarları bittikten sonra onları kimse hatırlamadı. Ancak bugün Yusuflar, Musa, Hz. Harun hala insanların gönüllerinde davanın bayraktarları olarak yaşamaktadır.
Mesele dünyada nefes almak değil, bir gaye uğruna, bir dava uğruna yaşamaktır. Azerbaycanlı şair Hüseyn Cavid’in de dediği gibi:
Ölüm var ki, hayat kadar değerli,
Hayat var ki, ölümden de zehirli.
Yaşamak da hoş, ölmek de hoştur,
Gayesiz hayatta, ölüm de boştur.
Mursi’nin bir şeyde yanıldığını itiraf etmek gerek. Kendisi: “Çocuklarımız, bizim için, “Onlar adamdı” diyecekler” diyordu. Ancak, çocuklarına gelmeden şimdi tüm ümmet onlar hakkında diyor: “Onlar Adamdı!!!”
Ne mutlu ona ki, Allah duasını kabul ederek, ondan emanetini şehit olarak aldı. İnna Lillahi ve İnna İlayhi Raciun. Allah Rahmet Eylesin