Ahmet Davutoğlu ve ekibinin ihracıyla başlayan süreçten sonra, AK Parti’de arınma çalışmaları devam ediyor. Cuma günü, tam da beklediğimiz gibi eski Konya milletvekili Ömer Ünal da AK Parti'den istifa etti.
Konya için bu istifaların olacağını daha önce söylemiştim. Hatta o isimlerin artık ikili oynamayı bırakıp bir an önce istifa etmeleri gerektiğini de vurgulamıştım. Ömer Ünal da öyle yapmış.
Ömer Ünal’ın istifa ederken yaptığı açıklamalar ilginçti.
Ünal mesela "AK Partiyi artık Pelikan medyası yönetiyor" açıklamasında bulunarak, Davutoğlu’nun yeni kuracağı partiye de şimdiden göz kırpmış oldu.
Bu beklenmedik bir şey değildi.
Benim için asıl garip olan cümlesi ise şuydu: “İlçe başkanı, milletvekili, teşkilat başkan yardımcısı olmanın dışında en önemlisi uzun yıllar gönüllü bir nefer olarak çalıştığım, hizmet ettiğim Ak Parti’den, kuruluş ilkelerinden uzaklaşması, bu ilkelere yabancılaşması nedeniyle istifa ediyorum…”
Burada Ömer Ünal’ın yaptığı eleştiri bence tutarsız.
Çünkü milletvekili olduğu dönemde Ömer Ünal’ın sergilediği tavır tam da bu cümledeki gibiydi. Ulaşılmaz, milletten kopuk bir tavır sergiledi…
Hatta Ömer Ünal’ın istifa haberini sitemize ve gazeteye almak için çabalarken bile bunu farkettim... Google’a AK Parti Konya Milletvekili Ömer Ünal yazıp görsellerde aratınca karşıma çıkan haberler hep adaylık süreci ile ilgiliydi ya da Ankara’da odasında ağırladığı misafirlerle ilgili haberlerdi. Hani vatandaşın hep dediği bir şey var ya, ‘Ankara’ya gidince bizi unutuyorsunuz’ diye, tam da öyle bir tablo bırakmış geride…
Bu esnada bir haber daha buldum ki o daha ilginç…
Ömer Ünal 27 Şubat 2017 tarihli açıklamasında Başkanlık sistemi ile ilgili olarak diyor ki: “Bir gemide iki kaptan olmaz veya bir direksiyonda iki şoför olmaz. Gerek Kandil, gerekse de Pensilvanya, bu süreçte de "Hayır" kampanyasında birleşmiş durumda. CHP ve onun tabanındaki vatandaşlarımıza sesleniyorum, bu terör örgütlerinin "Hayır" dediği bir süreçte ülke olarak bu değişikliğe destek olun diyorum ve sandıktan güçlü bir "Evet" çıkması gerektiğini düşüyorum"…
Peki şimdi soruyorum: Ömer Ünal, Başkanlık sistemini hiç desteklemediğini bildiğimizi Ahmet Davutoğlu’nun yeni partisinde yer alırsa eğer, Başkanlık sistemine destek vermeye devam edecek mi, etmeyecek mi? O dönemde terör örgütlerinin hayır dediği Başkanlık sistemine şimdi kendisi ne diyecek?
Bunu zaman gösterecek, bakalım görüşleri, zamana ve mekana göre değişiyor muymuş…
Bunları görünce Ömer Ünal’ın istifasının ardından hem kendi haberimizin hem de diğer haberlerin altındaki yorumları üşenmeyip okumaya karar verdim...
Vardığım sonuç: Konyalıların birçoğu kendisini hatırlamıyor. Ömer Ünal’ın daha düne kadar milletvekili olduğundan neredeyse herkes habersiz…
Bu durum benim için de öyle tabi. Vekil olduğu dönemde kendisiyle 1 kez karşılaştık ve çok soğuk bir tavır sergilemişti. Sonra varlığını bile unuttum…
Kendisinin iz bıraktığı hiçbir gündem maddesi yok desem yeridir. Özellikle Konya ile ilgili hiçbir projede adının geçtiğine şahit olmadım. Mecliste bir araştırma önergesi verdiğini hatırlamıyorum. Konya için hafızalara kazınacak her hangi bir gelişmeye dair açıklamasını okumadım.
Bunun tek bir istisnası var benim için…
20 Temmuz 2016 tarihinde kendisiyle ilgili yaptığımız bir haber vardı.
FETÖ’nün 15 Temmuz’daki darbe girişimi sırasında bombalı saldırı düzenlenen Türkiye Büyük Millet Meclisine destek amacıyla Türkiye Barolar Birliği heyeti o dönemde meclise gitmişti. O heyetin içinde Konya Barosu Başkanı Fevzi Kayacan da vardı. Bunu fark eden Konya Milletvekili Ömer Ünal, Fevzi Kayacan’a tepki göstermişti.
Biz de bunun üzerine “Adamsın Ömer Ünal” başlıklı bir haber yapmıştık. Şimdi o haberimizi geri alıyoruz…
Bundan sonrasını nasıl yorumlayacağınız da size kalsın…