“Eyy Kış”, ne güzel geldin sen.
Ne kadar da sıcak geldin.
Çok özlemiştik , iyi ki geldin.
Beyaz melekleri bıraktı Rabbim, şehrimize.
Bakmadı günahlarla kirlenmiş kalplerimize/sokaklarımıza.
Merhametini esirgemedi.
Bir güzel hale sebep oldu.
Geçtiğimiz sene evet geçtiğimiz sene tek melek inmemişti şehrimize.
Küresel ısınma da dese bilim adamları,
Bilemediler,
günahlarımızla kirlettiğimiz dünyaya meleklerini göndermedi Rabbim.
Günahlarla kirlenmiş yüreklerimize bakma Rabbim.
Merhametine sıgınıyoruz.
Lut kavminin bir gecede işlediği günah bir saat de işlenir oldu.
Rabbim, muhafaza buyur imanımızı,ahlakımızı.
Aldanmamıza izin verme.
Aldatma bizi.
Aldananlardan ve altananlardan kılma.
Bizi affet. ”Ne Güzel Kul” hitabının muhatabı kıl..(Amin)
Yüreklerimiz yine kutup menzili.
Kış geldi gelmesine de olanca güzelliğiyle;
Suriyeli kardeşlerimiz ne halde?
Suriye’deki ve Türkiye’de yaşayan kardeşlerimiz ne halde.?
İnsanlığımızı unuttuğumuz yerde insafsız oluşumuz göze çarpıyor.
Ne kadar da vurdumduymaz olduk.
Bangladaşli Molla idam edilecekti.
Medya çalkalandı.
Twitler attık.
Zulme dur dedik.
BM yazı gönderdi.
“İdamı tekrar gözden geçirin.” dedi güya.
Biraz durulduk.
BM dur diyecekti nasıl olsa.
ABD’nin insafına güvendik.
Ne de olsa “savaşın” dese savaşacak kadar cesur;
“Susun” dese susacak kadar koyun olduk.!
Hasılı sustuk ama twitterdan tepki göstermeye devam ettik.
Devlet büyüklerimiz de bizimle sustu.
Hatta Dünya sustu.!
Abartılacak bir durum yoktu nasılsa.(!)
İdam edilecek olan bir Yahudi yada bir Hristiyan değildi.
Bizden biriydi.
Bir Müslüman’dı.
Dünya bu yüzden sustu.
Herkesin kendine göre bahanesi var nasılsa.!
“Biz de sustuk” demiştik.
Gezi parkı olayı yada dershaneler değildi söz konusu durum.
Sadece bir İslam alemi idam edilecekti.
Ortalığı velveleye vermeye gerek yoktu.
“Takdir’i İlahi” diyebilirdik.!
Oysa ne diyordu Molla:
“Suçum Allah’tan başkasına “Kulluk” etmemekti.
“Bize Kulluk” et dediler.
Bende,ASIN!” dedim.
Ne şerefli bir ölüm.Nasılda mert nasıl da yiğit.!
"Bu gün bir şehid kazandık Allah yolunda.
Yeryüzünün damarlarına kan verildi.
Kurban verdik bu davaya dirilmek için.
Bir çocuğun döktüğü süt dişleri gibi.."
'Abdulkadir Molla'nın idamı gerçekleşti'
Allah'ım bizleri affet.!
Ümmetin suskunluğunu sana şikayet ediyoruz !
Molla Abdulkadir'in şehadeti,İslamın uyanışına sebep olsun.
Şehadeti mübarek olsun,Rabbim şehidlerle haşreylesin.
Amin.
“Korkmuyorum sizden.
İdam sehpalarınızdan!” dedi Molla.
Dedi de çok kişi duymadı.
Hasılı Molla kazandı biz kaybettik!
Hz. Ali(r.a.) Efendimiz diyordu ki:
"Haksızlığın önünde eğilmeyiniz,
zira hakkınızla beraber şerefinizi de kaybedersiniz!”
Biz kaybettik mi yoksa kazandık mı?
Cevabını siz verin…
Mısır’da ki kaos sürecinde devlet yetkililerimizden birisi;
“Bu Firavunlara karşı; Elbet bir Musa çıkacaktır” demişti.
Demişti ve halkla beraber Musa’yı beklediğini bir nevi ifade etmişti.
Belki de beklenen Musa kendisiydi.
Kendisi bile fark edemedi.
Öyle ya; Musa cesurdur. Korkmaz. Başı diktir.
Kavmi bilir O’nu;
Musa “Allah’a Kul’dur.”
Biz kimi bekliyoruz?!
Neyi bekliyoruz.?
Neden İslam alemi olarak bir araya gelemiyoruz.?
Fazla parçalandık.
Dağıldık.
Toparlanamıyoruz.
FARKINDA MIYIZ.?
Farkına varabilir miyiz.?
Küllerimizden yeniden dirilebilir miyiz.?
İmanımız ve inancımız varsa elbette.
Eyy Ümmet’i Muhammed(s.a.v.)!!!
Uyan..! Uyan şu kör/karanlık uykudan!
Uyan ve kendine gel!
Mü’minler Kardeştir.!
Ne buyuruyor Hz. Allah?
Bismillah.
“Hiç şüphe yok ki inananlar, ancak kardeştirler. (…)”
(Hucurat_10)
Kardeşlerimizi umursayalım.
Kardeş oluşumuzu hatırlayalım.
Kardeş olalım.
Yeniden dirilmek için.
Yeniden güçlenmek için.
Ey İnsan!
“Musa” sensin!
“Musa” aramayı bırak.!