Yaşadığımız son bir ay tarihin kalın çizgilerle
kayıt altına alacağı bir dönem oldu.Ekonomi
miz ve siyasetimizdeki hareketliliğe küresel
piyasalardaki oynaklık da eklenince hızlı ve
yorucu bir dönem yaşadık. Ekonominin sadece
istatistiki verilerden ve mali göstergelerden
ibaret olmadığını, ekonomik sonuçlara siyase
tin öncelikle etki ettiğini bir kez daha teyit et
miş olduk. Ortalık henüz yatışmış sayılmaz.
enformatik bilgi bombardımanı ve kirliliği elan
devam etmekte.Bu bağlamda biraz soluklana
rak geriye dönüp olan biteni etraflıca analiz
etmemiz gerekiyor. Neler oldu, olan bitenden
kim ne kadar etkilendi?
Olayların başladığı tarihten bugüne;
-8 milyar usd yabancı sermaye ülkeyi terketti.
-dövizde bir miktar yükselme yaşandı.
-Bıst 100 endeksi 75.000-seviyelerini test ede
cek kadar düştü.
Temel olarak, göstergesel anlamda olan bitenin
neticeleri yukarıdaki gibi. Mesele bu sonuçların
hangi süreçlerin neticesi olduğu meselesi.
Bu sonuçları sadece gezi parkına bağlayanlar
çoğunlukta.
Eğer bu sonuçlar sadece gezi parkı olayları ile
İlgili sonuçlarsa;
-Not artışlarının ardından kar realizasyonusa
İki ile yapılan satışlar,
-ABD’nin faiz arttırım, Merkez Bankasının faiz
indirim kararları,
-Fed’inpiyasaları tatmin etmeyen açıklamaları
-Brezilya’nın tobin vergisini kaldırması
gibi çok önemli ve piyasaların yönünü tayin eden
gelişmeleri hiç olmadı saymamız gerekmez mi
Dolayısı ile mesele sadece gezi parkı meselesi
değildir. Gezi parkı olayları olmasaydı da döviz
bir miktar hareketlenecek, borsa endeksi bir mik
tar düşecekti. Bu düzeyde olmasa da bir miktar
sıcak çıkış zaten olacaktı. Neticede göstergesel
anlamda karşımızda çok da kötü bir tablo yok.
hatta, enformatik bilgi kirliliğinden farkedeme
diğimizçok güzel gelişmeler de mevcut.
TUIK’ın geçen hafta açıkladığı sanayi üretim en
deksi verileri yaşamakta olduğumuz bu sıkıntılı
günlerde yüreğimize adeta su serpti.
açıklanan verilere göre ülkede sanayi üretimi
artış trendinde. Takvim etkisinden arındırılmış
sanayi üretimi nisan ayında, geçen yılın aynı ayına
göre %3,4, bir önceki aya göre ise %1,3 artmış.
Sanayi CiroEndeks (Toplam) ve DeğişimOranları (2010=100), Nis
Demek ki, geçen yıldan bu yana artış devam
ediyor.Ekonomi Bakanımız Zafer Çağlayan’ın
ifade ettiği gibi her ne kadar bu rakamlar %4’lük
Orta Vadeli Plan hedefini yakalamamız için yeter
li olmasa da bu sıkıntılı günlerde gelecek için
Umut vermekte. İlk Çeyrek büyüme rakamı ise
Hepimizin malumu. Türkiye büyümeye devam
ediyor.
Fıtch kıdemli direktörü Paul Rawkins’in turizm ve
kısa süreli sermaye artışlarının bir süre etkilene
bileceği, ancak her şeye rağmen Türkiye’ninbü
yük fotoğrafında endişeye mahal bir durum olma
dığı yönündeki ifadeleri de teyit ediyor ki, en
önemli piyasa yapıcısı güvendir ve Türkiye’ye
piyasaların güveni artarak devam etmektedir.