ODTÜ’lü bilim adamları şok oldu Böylesi dünyada görülmemiş

Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) İnşaat Mühendisliği Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kemal Önder Çetin, Kahramanmaraş merkezli depremlere yönelik yaptıkları ilk incelemenin sonuçlarına ilişkin, "Dünya deprem tarihinde bu kadar kısa süre aralıklarla üst üste 2 büyük depreme ve sonrasında da binlerce artçı depreme maruz kalan başka bir bölge görülmedi" dedi.

Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) İnşaat Mühendisliği Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kemal Önder Çetin, Kahramanmaraş merkezli depremlere yönelik yaptıkları ilk incelemenin sonuçlarına ilişkin, "Dünya deprem tarihinde bu kadar kısa süre aralıklarla üst üste 2 büyük depreme ve sonrasında da binlerce artçı depreme maruz kalan başka bir bölge görülmedi ancak bu durum mühendislik eksiklerimiz, hatalarımız, düzeltmemiz gereken konular için mazeret olamaz." dedi.

Doktora çalışmalarını deprem mühendisliği alanında yapan Çetin, AA muhabirine, "asrın felaketi" olarak nitelendirilen Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından bölgede yaptıkları incelemelere ilişkin bilgi verdi.

Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesindeki 7,7, Elbistan ilçesindeki 7,6, Gaziantep'teki 6,5 ve 6,4 büyüklüğündeki depremlerin ardından gönüllü öğretim üyeleriyle araştırma yapmak üzere hızla bölgeye ulaşmaya çalıştıklarını ifade eden Çetin, bu tür durumlarda incelemelerin acilen arazide yapılması gerektiğini, aksi takdirde depremin izlerinin rüzgar, yağmur ve kar gibi mevsim koşulları nedeniyle bir müddet sonra kaybolabileceğini söyledi.

Çetin, Gaziantep-Nurdağı'nda incelemelere başladıklarını ve burada Doğu Anadolu fay kırığını takip ederek güneye indiklerini belirterek, "Merkez üssü Pazarcık olan depremin, kuzeyden başlarsak Gölbaşı ve Türkoğlu istikametinde fayı kırdığına dair konunun uzmanları arasında bir tereddüt yoktu ancak fay kırığının güneyde Amanos fayını kapsayacak şekilde devam edip etmediği konusunda öncü veriler eksikti ve bunun araştırılması önemliydi. Nurdağı'ndan güneye doğru İslahiye, Hassa, Kırıkhan, Antakya yönünde ilerledik. Güzergahımızda Amanos fayının kırıldığını gösteren yüzey deformasyonlarına rastladık." dedi.

- "İskenderun Limanı'ndaki yarıklar fay hattı değil, zemin sıvılaşması kaynaklı"

İskenderun Limanı'ndan fay hattı geçtiğine dair basında yer alan yanlış söylemler sebebiyle o bölgede de incelemeler yaptıklarını anlatan Çetin, bölgedeki toprağın, zemin sıvılaşması nedeniyle sıvı gibi davranış göstererek aktığını ve yüzeyde derin yarıklar oluşturduğunu bildirdi. Çetin, oradan Hatay Havalimanı'na yöneldiklerini, bölgedeki zemin sıvılaşması ve yüzey deformasyonlarından örneklemler aldıklarını ifade etti.

İlk depremden yaklaşık 10 saat sonra yaşanan ikinci depremde Elbistan'a doğru uzanan Sürgü ve Çardak fay hatlarının da kırıldığını dile getiren Çetin, şöyle konuştu:

"Sabaha karşı olan deprem ile öğle saatlerindeki depremin fayları ve yönelimleri farklı. İlk fay kırıldıktan yaklaşık 10 saat sonra diğerinin kırılması manidar. İlk depremde 3 fayın birlikte kırılması, ardından bölgedeki Sürgü ve Çardak faylarının yine birlikte kırılması deprem mühendisliği açısından olası bir senaryo değildir. Tabii mühendislik hatalarını örtmek için bu argümanı kullanmak doğru değil, hatalarımız varsa bunları görüp düzelteceğiz ama depremin de sıra dışı bir deprem olduğunu kabul edeceğiz."

- "Yapılar tüm dünyada bir depreme dayanacak şekilde tasarlanıyor"

Çetin, bölgedeki 10 ili etkileyen asrın felaketinin sadece Türkiye açısından değil, tüm dünyanın üzerinde oturup düşüneceği, tartışacağı, öngörülmesi zor ardışık depremler olduğuna dikkati çekerek şu değerlendirmede bulundu:

"Türkiye'nin yanı sıra ABD, Çin, Japonya, hatta neredeyse tüm dünyada yapıların mühendislik tasarımları sadece bir depreme dayanacak şekilde tasarlanıyor ancak ülkemizde meydan gelen felaket iki veya üç ardışık depremden oluşuyor. Bölgedeki vatandaşlarla konuştuğumuzda, 'Sallantı başladı, depremi hissettik, kaçmak için hamle yaptık fakat deprem şiddetlendi, kaçamadık. 30-40 saniye sonra depremde yavaşlama oldu, tekrar konutlarımızı terk etmek üzere hamle yaptık ancak yine şiddetli sallandık.' diyorlar. İnsanların tarif ettiği bu durumu, sismolojik kayıtlarımızda da görüyoruz."

- "Bina tipi yapılar çoğunlukla sınıfta kaldı"

Yaşanan depremlerin ardından bu durumun mühendislik camiasında uzun uzun tartışılacağını, yeni mühendislik önlemlerinin uygulamaya alınacağını ve hatta deprem şartnamelerinde değişikliklere gidilebileceğini dile getiren Çetin, ana mühendislik yapıları üzerindeki incelemelere ilişkin de bilgi verdi. Çetin, 10 ili etkileyen deprem bölgesinde oldukça fazla yüksek ve geniş açıklıklı viyadüklerin bulunduğunu, özellikle Nurdağı'nda bulunan üç viyadüğün maruz kaldığı deformasyona rağmen ulaşım hizmeti vermeye devam ettiğini anlattı. Fayların geçtiği noktalardaki demir yolu hatlarının da hızla düzeltilmeye başlandığını belirten Çetin, Hatay Havalimanı dışındaki diğer havalimanlarının bu süreçte kesintisiz hizmet verdiğini bildirdi. Çetin, pist tamiri sonrası Hatay Havalimanı'nın da hizmete açıldığını anımsatarak şunları kaydetti:

"Dünya deprem tarihinde bu kadar kısa süre aralıklarıyla üst üste 2 büyük depreme ve sonrasında da binlerce artçı depreme maruz kalan başka bir bölge görülmedi ancak bu durum mühendislik eksiklerimiz, hatalarımız, düzeltmemiz gereken konular için mazeret olamaz. Eksik ve hatalı performans gösteren yapılarımızın durumu ortada ancak bu eksiklikler arasında çokça doğru örnek de mevcut. Deprem bölgesindeki kara yolları, köprüler, viyadükler ve tüneller, maruz kaldıkları hasarlara rağmen işlevselliklerini devam ettirip sınıfı geçerken bina tipi yapılar ise çoğunlukla sınıfta kaldı."

Gündem Haberleri